Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava; ziynet eşyasının iadesi istemine ilişkindir....

,kadının ortak konuttan ayrılırken kişisel eşyalarını almasını engelleyecek bir durumun olup olmadığı,kadının ortak konuttan ayrılırken kıyafet gibi diğer kişisel eşyalarını alıp almadığı ,ziynet eşyalarının harcandığı ileri sürülüyorsa buna ilşkin delil bulunup bulunmadığı,yapılan harcamalar ile ziynet eşyalarının değeri arasındaki ilişki , tanıkların ziynet eşyalarına ilşkin görgüye dayalı bilgilerinin olup olmaması önem arzetmektedir....

ilişkin tanıklarının anlatımının, hayatın olağan akışına da uygun olduğu, kaldı ki ziynet eşyası yönünden kocanın tanıklarının da kocanın, bozdurduğunu kabul ettiği ziynet eşyasını iade ettiğine dair görgüye dayalı değil kocadan duyum şeklinde beyanda bulundukları, tabidir ki ziynet eşyasının gramının, göz kararı ve standart üretimler dikkate alınarak saptandığı; raporun aksinin ancak o kıymette bir belge ile ortaya konulabileceği; dolayısıyla ziynet eşyasının gramlarına yönelik itirazın da yerinde olmadığı anlaşılmakla, ziynet eşyasına yönelik de kocanın istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar ile davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili, 28.7.2007 tarihinde vefat eden müvekkilerinin murisi ...in iradesi sakatlanarak 24.7.2007 tarihinde 115.290,22 TL, 30.7.2007 tarihinde de 30.000 TL olmak üzere toplam 145,290,22 TL'nin davalılara ödendiğini, yapılan ödemelerin bir kısmının murisin iradesinin sakatlanarak bir kısmının da tasarruf ehliyetinin bulunmadığı bir dönemde olduğunu belirterek davalılar lehine yapılan kazandırmalara dair hukuki işlemlerin iptali ile bu işlemler neticesinde davalı taraf lehine yapılan kazandırmaların terekeye idesi suretiyle mirasçı davacılara haksız tahsil tarihi esas alınarak hesaplanacak yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesini...

    Davacının ziynet eşyalarının iadesi davası yönünden yapılan değerlendirmede; Genel kaide düğünde takılan ziynet eşyalarının kadının olduğu ve kadın tarafından muhafaza edildiğidir. Aksinin iddiası ise ispata tabidir. Davacı dava dilekçesinde dava konusu yaptığı ziynet eşyalarının sadece adet ve miktarlarını belirtmiş, ziynet eşyalarının akıbeti hakkında anlatımda bulunmamıştır. Dosya kapsamında dinlenen tanıklardan da sadece Sebahattin Kurt ziynet eşyalarının davalı adına bankaya yatırıldığı şeklinde beyanda bulunmuştur. Bu anlatım ise görgüye dayalı olmayıp duyuma dayalıdır. Bu haliyle davacı ziynet eşyalarının davalı tarafından alındığını ispat edememiştir....

    Davalı-karşı davacının ziynet eşyalarının iadesi talebi yönünden yapılan değerlendirmede; Genel kaide düğünde takılan ziynet eşyalarının kadının olduğu ve kadın tarafından muhafaza edildiğidir. Aksinin iddiası ise ispata tabidir. Davacı kadın ziynet eşyalarının varlığını ve geri verilmek suretiyle davalı kocasına verdiğini ispat etmek zorundadır. Somut olayda davalı-karşı davacı kadın ziynet eşyalarının bozdurularak araba alındığını iddia etmektedir. Dinlenen tanık beyanları dikkate alındığında bir takım tanıklar bazı altınların bozdurularak araba alındığını söylemişse de, bunların hangi altınlar olduğu yönünde beyanda bulunamamışlardır. Davalı-karşı davacının yemin deliline dayanması nedeniyle bu delil kendisine hatırlatılmış, davacı-karşı davalının yemin etmesi istenmiştir. Duruşmada davacı-karşı davalı altınların bozdurulmadığını yeminli olarak beyan etmiş, ancak davalı-karşı davacıdan bir miktar araba alınırken para geldiğini ifade etmiştir....

    Davada kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve eki protokoller uyarınca verilen tapunun idesi istenildiğine göre inşaatı yapılamayan benzin istasyonu ile ilgili olarak sözleşmeden dönüldüğü mahkemenin kabulündedir. Bu durumda asıl sözleşmenin tarafı bulunan ve tapuda dava konusu payın devrini yapan...’in davada yer almasının zorunlu olduğu ortadadır (TMK. 692.md.). O halde mahkemece adı geçenin davaya katılımının sağlanması, feshe karşı beyanının alınması, feshe karşı çıktığında ayrıca dava açılarak eldeki dava ile birleştirildikten ve böylece taraf teşkili tamamlandıktan sonra davanın esası hakkında inceleme yapılması gerekirken bu husus üzerinde durulmadan eksik taraf teşkiliyle hükme varılması usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur....

      Davacı Kurum tarafından, 506 sayılı Kanun kapsamında ölüm aylığı alan sigortalının 31.08.1994 tarihinde vefatından sonra, sigortalının oğlu olduğu anlaşılan davalı borçluya verilmiş olan 1991 tarihli vekâletname ile hak sahipliği devam ediyor gibi muhtarlık aracılığıyla alınan belgelere dayalı olarak, sağ gösterilmesi yoluyla çekilen 21.09.1994-21.07.2003 tarihleri arasında ödenen tutarın idesi amacıyla takip başlatıldığı anlaşılmaktadır. İş Mahkemeleri, 5521 sayılı Kanunla kurulmuş olan istisnai nitelikte özel mahkemelerdir. 5510 sayılı Kanunun 101 inci maddesi, bu Kanunun uygulanmasından doğan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceğini kurala bağlamıştır. Somut olayda, mahkemenin görevini belirlerken, taraflar arasındaki uyuşmazlığın hangi hukuki sebebe dayandığına bakmak gerekir. Uyuşmazlık, murisin vefatından önce alınan vekâletname ile vefatından sonra bankaya yatan aylıkların tahsilinden kaynaklanmaktadır....

        Yine Yargıtay Ziynet eşyalarının nteliği gereği kadının ortak konuttan ayrulırken bu eşyaları yanında götürmesinin hayatın olağan akışına uygun düşeceğini belirtmektedir. Bu hususların somut olayın özelliklerine göre değişebileceğini de belirtmek gerekir. Ziynet eşyalarının nerde muhafaza edildiği kadının ortak konuttan ayrılması söz konusu ise bu olayın ne şekilde cereyan ettiği, kadının ortak konuttan aceleyle ve ziynet eşyalarını almadan çıkmasını gerektirir bir durum olup olmadığı, kadının ortak konuttan ayrılırken kişisel eşyalarını almasını engelleyecek bir durumun olup olmadığı, kadının ortak konuttan ayrılırken kıyafet gibi diğer kişisel eşyalarını alıp almadığı, ziynet eşyalarının harcandığı ileri sürülüyorsa buna ilşkin delil bulunup bulunmadığı, yapılan harcamalar ile ziynet eşyalarının değeri arasındaki ilişki, tanıkların ziynet eşyalarına ilşkin görgüye dayalı bilgilerinin olup olmaması önem arzetmektedir....

        Ziynet eşyaları açısından; ziynet eşyalarıyla ilgili olarak davacı kadın dosyaya CD sunmuştur; dinlenen davalı tanıklarının tümü ziynet eşyalarının davacı kadın uhdesinde kaldığını, davacı kadının ziynet eşyalarını zaman zaman taktığını gördüklerini, ayrıca davacı kadının ziynet eşyalarının bir kısmını bozdurarak bilezik yapmayı planladığını beyan etmişlerdir, davacı tanıklarının beyanları ise görgüye dayalı değil daha çok davacıdan duyum şeklinde olduğundan; davacı tanıklarının beyanlarına itibar edilememiştir, Davacı kadının 2019 yılı temmuz ayında müşterek konutu kendi isteğiyle terk ettiği dikkate alındğında ziynet eşyalarını da yanında rahatlıkla götürebileceği kanaatine varılarak ziynet alacağı talebinin reddi kararı verilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu