Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı-karşı davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkiline düğünde takılan tüm ziynet eşyaları ve paralar davalı tarafça düğünden hemen sonra alındığını ve takılan paraların bir daha iade edilmediğini, davacı müvekkilinin talep etmesine rağmen ziynet eşyalarını davacı karşı davalıdan alamadığını, bu hususta dinlenen tanık beyanlarında ziynetlerin davacı Mustafa Kasap tarafından kullanıldığının sabit olduğunu, müvekkilinin rızası dahilinde bozulan bir ziynet eşyasının olmadığını, yerel mahkemenin dayanağı tamamen soyut bir görüş olduğunu, düğünde kendisine ziynet olarak takılan takıları düğün sonrası hiçbir kadının bütünüyle üzerinde taşıması ve beraberinde gezdirmesinin mümkün olmadığını, dosyada mübrez 25/06/2019 tarihli bilirkişi raporunda düğün CD ve fotoğrafların incelenmesinde ziynet eşyalarının varlığının tespit edildiğini, yine karşı davalının karşı dava dilekçesine cevap dilekçesinde de bir kısım ziynetlerin bozdurulduğu hususuna değinildiğini, iddia edildiği gibi...

Dava, ziynet alacağı istemine ilişkindir. "Dosya kapsamından bozdurulduğu sabit olan davacının ziynet eşyalarının, iade edilmemek üzere kocaya verdiğini ispat külfeti davalıya ait bulunmaktadır." (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 05/10/2017 tarihli 2016/3603 esas sayılı ilamı) Toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; davalı kocanın kabulüne karar verilen ziynet eşyasının varlığına, cins ayar ve gramına açıkça itiraz etmediği ve ziynet eşyasının kadının rızası ile müşterek ihtiyaçlar (taksi plakası alımı) için bozdurulduğunu savunduğu; bu şekilde, eşyanın varlığı ve akıbetinin koca aleyhinde kesinleştiği, davalı kocanın, bu eşyanın iade edilmemek üzere bozdurulduğunu iddia ve ispat etmediği, dolayısıyla bu eşyayı iade yükümlülüğünün bulunduğu, kararın usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesi kararına yönelik istinaf isteminin esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir....

Davacı tarafça 45000 TL ziynet alacağında bulunulmuş mahkemece, ziynet ve para olmak üzere toplam 36.698 TL bedel ile kabul kararı verildiği, 8.302 TL talebin reddine karar verildiği reddedilen bedel üzerinden de davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesinde herhangi bir isabetsizlik olmadığı görülmüştür. Dava dilekçesinde, davacı kadının ziynet alacağı yönünden faiz talebinde bulunmadığı, mahkemece talep olmadığı halde, ziynet alacağına faiz işletilmesinin hatalı olduğu ancak, davalı erkeğin bu konuda istinafı olmadığı anlaşılmakla, yanlışlığa işaret edinilmekle yetinilmiştir. Sonuç olarak, tarafların istinaf başvurusunun esastan reddi yönünde karar verilmesi gerektiği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

Davalı (karşı davacı) vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı T1 haksız bir şekilde müvekkilinden ziynet eşyasının iadesini talep ettiğini, keza kendi ailesinin maddi durumu iyi olmadığı için gün parası ve ziynet eşyalarını ailesine verdiğini, ayrıca bir kısım ziynet eşyalarını da müvekkilinin haberi dahi olmadan Handan Salihoğlu'na ait ziynet eşyalarını ödemek amacıyla bozdurduğunu, karşı tarafın ziynet eşyalarında istediği gibi tasarrufta bulunmuş olduğunu, T1 ziynet eşyasının iadesine ilişkin talebinin haksız ve kötü niyetli olup, aksi yöndeki beyanlarına itibar edilmemesi gerektiğini belirterek, talebinin reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; "Ziynet alacağı davası mahkememizde görülen boşanma davasından tefrik edilmiş olup, dosya kapsamında tanıklar dinlenmiş, tarafların delil olarak gösterdiği belgeler ilgili yerlerden getirtilmiştir....

Mahkemece; "Açılan dava, Ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesi istemine ilişkindir. Ziynet eşyalarının iadesi davası yönünden yapılan değerlendirmede; Genel kaide düğünde takılan ziynet eşyalarının kadının olduğu ve kadın tarafından muhafaza edildiğidir. Aksinin iddiası ise ispata tabidir. Davacı kadın ziynet eşyalarının varlığını ve geri verilmek suretiyle davalı kocasına verdiğini ispat etmek zorundadır....

Dava, ziynet eşyası iadesi istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı kadın tarafından, düğünde takılan ziynet eşyalarının ekonomik durumunun kötü olmasından dolayı eşine verildiği ve iade edilmediği iddia edilmiş, davalı erkek ise ziynet eşyasından kadında kaldığını, dolayısıyla iadesinin istenemeyeceğini savunmuştur....

"İçtihat Metni"Daire : YEDİNCİ DAİRE Karar Yılı : 1990 Karar No : 940 Esas Yılı : 1989 Esas No : 1969 Karar Tarihi : 09/04/990 İTHAL EŞYASININ, LİSANS ANLAŞMASI KAPSAMINDAKİ EŞYANIN ÜRETİMİNDE KULLANILMASI HALİNDE ÜRETİLEN HER EŞYA İÇİN YURT DIŞINDAKİ YABANCI FİRMAYA (KULLANMA HAKKI KARŞILIĞI=ROYALTY) ÖDENMESİ ZORUNLU OLDUĞUNDAN, İTHAL EŞYASININ NORMAL KIYMETİNE, ROYALTY ÜCRETİNİN DAHİL EDİLMESİ GEREKTİĞİ HK....

    HIRSIZLIKSUÇ EŞYASININ KABUL EDİLMESİ 5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 142 ] 5237 S....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın iddialarının haksız ve mesnetsiz olduğunu, ziynet eşyalarının müvekkilde bulunmadığını, bu nedenle iadesi de mümkün olmadığını, ziynet eşyaları ve altınlar davacı ve ailesince muhafaza edildiğini, dava dilekçesinde belirtilen taşınmazın müvekkilin babasına ait olmakla kredi ile satın alındığını, davacının mesnetsiz iddiasının aksine davacıya ait herhangi bir altın ya da ziynet eşyası kullanılmadığını ve kredi kullanılması sebebiyle buna gerek de olmadığını beyan etmekle davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece;"Açılan dava; ziynet eşyalarının iadesi istemine ilişkindir....

      Ziynet eşyalarının iadesi davası yönünden yapılan değerlendirmede; Genel kaide düğünde takılan ziynet eşyalarının kadının olduğu ve kadın tarafından muhafaza edildiğidir. Aksinin iddiası ise ispata tabidir. Davacı kadın ziynet eşyalarının varlığını ve eşine verdiğini ispat etmek, davalı erkek ise geri alınmamak üzere verildiğini yahut kendisine verilmediğini ispat etmek zorundadır. Dosya kapsamında düğün fotoğrafları üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yapılmış ve tespit edilen ziynet eşyaları 14/06/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda belirtilmiştir. İddiaların ispatına yönelik tanıklar dinlenmiş, dinlenen tanıklardan Nesibe Solak, bir kısım ziynet eşyalarının kız kardeşinin rızasıyla bozdurulduğunu, diğer ziynet eşyalarının tarafların kendisinde olduğunu beyan etmiştir. Diğer dinlenen tanık Ayşegül Yavuz, ziynet eşyalarının tarafların kendilerinde olduğunu, diğer tanık Sevinç Tüysüz ise, kardeşinde bulunan ziynet eşyalarının annesinin evinde olduğunu beyan etmiştir....

      UYAP Entegrasyonu