Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacı lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminatın yerinde olmadığını, miktarının da fahiş olduğunu, boşanma ve diğer hususlara itiraz etmediklerini, tazminat yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. D-HUKUKİ SEBEP, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ziynet alacağı istemine ilişkindir. Davacı vekilinin ziynet alacağı talebi, usul ekonomisi uyarınca Dairemizin 2020/640 Esas sayılı dosyasından tefrik edilerek yukarıda belirtilen esasa kaydedilmiş ve bu dosya üzerinden sadece yerel mahkemenin ziynet alacağının reddine yönelik davacı kadının istinaf talebi değerlendirilmiştir....
Bu hâle göre; davacı tarafça asıl dava ve birleşen dava kapsamında dava konusu yapılan ziynet eşyaları toplamda "56 çeyrek altın, 9 adet yarım altın, 2 adet tam altın, 1 adet set, 8 adet bilezik ve 1 adet taşlı bilezik"ten ibaret olup, mahkemece toplam 24 adet çeyrek altın, 9 adet yarım altın, 2 adet tam altın, 1 adet takı seti, 8 adet bilezik ve 1 adet taşlı bilezik yönünden davanın (taleple bağlılık ilkesi de göz önüne alınarak) kabulüne, 32 adet çeyrek altın yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir. Mahkeme kararında, davacı tarafça nitelikleri belirtilerek talep edilen tüm ziynet eşyalarına yönelik olarak hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafça dava konusu yapılan tüm ziynet eşyaları yönünden red ve kabul edilenler ayrı ayrı belirtilmek suretiyle hüküm kurulmasında isabetsizlik görülmemiştir. Dava konusu yapılan ziynet eşyalarının tamamı yönünden red veya kabul şeklinde hüküm kurulmasında usul ve yasaya uymayan bir yön yoktur....
Dava; ziynet eşyasının iadesi istemine ilişkindir....
Davacı-k.davalı kadın dava dilekçesinde; 20.000,00 TL'lik 1 adet set, 4 adet 30 gram bilezik, 7 adet 15 gram bilezik, 4 adet tam, 10 adet yarım, 8 adet çeyrek altın, el öpme ve kınada takılan 1 adet tam ve 2 adet çeyrek ile 14.670,00 TL takı parasının koca tarafından elinden alındığını ve iade edilmediğini ileri sürerek, ziynetlerin aynen iadesini, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 5.000,00 TL'nin faiziyle tahsilini talep ve dava etmiş, davalı-k.davacı koca ise; düğünde takılan paralar ile 5.000,00 TL olan düğün salonu parası ve 3.900,00 TL gelinlik parasının ödediğini, belirtilen miktarda takı takılmadığını, 1 tam, 9 yarım, 4 çeyrek, 1 gram altın ve 4 bilezik takıldığını, bunları da kadının beraberinde götürdüğü savunmasında bulunmuştur. Davalı-k.davacı koca 01/06/2021 tarihli duruşmada; "kendi ailemin taktıklarını kadının onayı ile bozdurdum ödedim, kadının ailesinin taktıklarını ise kadına verdim" şeklinde beyanda bulunmuştur....
Bu durumda, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, davalı yanca kanıtlanması halinde, davalı koca ziynet eşyalarının iadesinden kurtulur. Davacı tanıkları düğünde takılan ziynetlerin davalı tarafından alındığını ve bozdurulduğunu beyan etmişlerdir. Davalı taraf bu hususta da herhangi bir delil sunmadığından dosya kapsamına göre ziynet alacağı yönünden dosya arasında bulunan fotoğraflar ve davacı tanıkları beyanları doğrultusunda ve 09/03/2020 havale tarihli kuyumcu bilirkişisi Veli Şenel'in bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varılarak davacının davasının kısmen kabul kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "1- Davacının davasının kısmen kabulü ile; 14.426,00.-TL ziynet alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişikin talebin reddine" karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşyalarının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı kadın tarafından, yararına hükmedilen tazminat ve nafakaların miktarları ile ziynet eşyalarının iadesi talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı kadının ziynet eşyalarının iadesi talebi, davalı-karşı davacının gösterdiği diğer delillerle kanıtlanamamıştır. Ancak, davalı-karşı davacı açıkça "yemin deliline de dayanmıştır. Davalı-karşı davacıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılmamıştır....
DAVA TARİHİ : 12.08.2009 KARAR : Kısmen kabul kısmen ret/Karar verilmesine yer olmadığına Taraflar arasındaki katılma alacağı ve ziynet eşyalarının aynen, mümkün olmaması halinde bedelinin iadesi davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece katılma alacağı yönünden davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, ziynet eşyaları yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Mahkeme kararı davacı kadın vekili ve davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA 1....
Davalı erkek vekilinin istinaf başvurusuna ilişkin olarak; dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; davacı kadın tarafından düğünde takılan ziynet eşyalarının evden ayrılırken alınmasına engel olunduğu ve evde kaldığının iddia edildiği, dinlenen tanık beyanlarına göre davacı kadının davalıyla yaşadığı tartışma sonrasında karakola gittiği, akabinde tanık Gülcan'ın davacıyı gidip karakoldan aldığı, davacının yanında küçük bir cüzdandan başka bir eşyasının olmadığını gördüğü, davacının annesinin ve babasının ertesi gün davacıyı alıp müşterek haneye gittiklerinde birkaç parça giyim eşyasını aldıklarını, evde ziynet eşyasının bulunmadığını beyan ettikleri, davacı kadının ziynet eşyasını götürmesine engel olunduğunu ve evde kaldığını ispatladığı, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi tarafından verilen kararın usul ve yasaya ve hakkaniyet ilkesine uygun bulunduğu anlaşılmakla; davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun HMK m. 353/1- b-1 uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiş ve...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
ve kardeşi ile müşterek eve gittiğinde kişisel eşyalarının ve kıyafetlerinin çöp poşetleri içerisinde konutta bırakıldığı kalan tüm eşyaların ise götürülmüş olduğunu gördüğünü, müvekkilinin aylık kazancını iyi niyetli olarak davacıya teslim ettiğini ve davalı tarafından evin giderlerinin karşılanmadığını, taraflara düğünlerinde takılan ziynet eşyalarının küçük bir kısmı ile çeyrek altınların tamamının balayı masrafları için davacının bilgisi ve rızası dahilinde bozdurulduğunu, yine kalan ziynet eşyalarının da davacının bilgisi ve rızası dahilinde müvekkilinin borçlarını ödemek ve geçinmek amacıyla bozdurulduğunu, müvekkilinin evlilik öncesi ve sonrası dönemde işsiz olduğunu ve ziynetleri geri ödeyemeyeceğini belirterek davanın boşanma yönünden kabulüne diğer yönlerden ise reddine karar verilmesini talep etmiştir....