ziynet eşyalarının ayrı ayrı gösterilmesi ve aynen iade olmadığında bu değerlerinin davalıdan alınıp davacıya verilmesi şeklinde hüküm kurulması gerektiğinin görüldüğünü, mahkemenin gerekçeli kararın 4 no'lu kararında ise "Ziynet eşyalarının bedeli olan 84.206,00....
-TL ziynet alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dava; ziynet eşyasının iadesi istemine ilişkindir....
,kadının ortak konuttan ayrılırken kişisel eşyalarını almasını engelleyecek bir durumun olup olmadığı,kadının ortak konuttan ayrılırken kıyafet gibi diğer kişisel eşyalarını alıp almadığı ,ziynet eşyalarının harcandığı ileri sürülüyorsa buna ilşkin delil bulunup bulunmadığı,yapılan harcamalar ile ziynet eşyalarının değeri arasındaki ilişki , tanıkların ziynet eşyalarına ilşkin görgüye dayalı bilgilerinin olup olmaması önem arzetmektedir....
ilişkin tanıklarının anlatımının, hayatın olağan akışına da uygun olduğu, kaldı ki ziynet eşyası yönünden kocanın tanıklarının da kocanın, bozdurduğunu kabul ettiği ziynet eşyasını iade ettiğine dair görgüye dayalı değil kocadan duyum şeklinde beyanda bulundukları, tabidir ki ziynet eşyasının gramının, göz kararı ve standart üretimler dikkate alınarak saptandığı; raporun aksinin ancak o kıymette bir belge ile ortaya konulabileceği; dolayısıyla ziynet eşyasının gramlarına yönelik itirazın da yerinde olmadığı anlaşılmakla, ziynet eşyasına yönelik de kocanın istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
Davacının ziynet eşyalarının iadesi davası yönünden yapılan değerlendirmede; Genel kaide düğünde takılan ziynet eşyalarının kadının olduğu ve kadın tarafından muhafaza edildiğidir. Aksinin iddiası ise ispata tabidir. Davacı dava dilekçesinde dava konusu yaptığı ziynet eşyalarının sadece adet ve miktarlarını belirtmiş, ziynet eşyalarının akıbeti hakkında anlatımda bulunmamıştır. Dosya kapsamında dinlenen tanıklardan da sadece Sebahattin Kurt ziynet eşyalarının davalı adına bankaya yatırıldığı şeklinde beyanda bulunmuştur. Bu anlatım ise görgüye dayalı olmayıp duyuma dayalıdır. Bu haliyle davacı ziynet eşyalarının davalı tarafından alındığını ispat edememiştir....
Davalı-karşı davacının ziynet eşyalarının iadesi talebi yönünden yapılan değerlendirmede; Genel kaide düğünde takılan ziynet eşyalarının kadının olduğu ve kadın tarafından muhafaza edildiğidir. Aksinin iddiası ise ispata tabidir. Davacı kadın ziynet eşyalarının varlığını ve geri verilmek suretiyle davalı kocasına verdiğini ispat etmek zorundadır. Somut olayda davalı-karşı davacı kadın ziynet eşyalarının bozdurularak araba alındığını iddia etmektedir. Dinlenen tanık beyanları dikkate alındığında bir takım tanıklar bazı altınların bozdurularak araba alındığını söylemişse de, bunların hangi altınlar olduğu yönünde beyanda bulunamamışlardır. Davalı-karşı davacının yemin deliline dayanması nedeniyle bu delil kendisine hatırlatılmış, davacı-karşı davalının yemin etmesi istenmiştir. Duruşmada davacı-karşı davalı altınların bozdurulmadığını yeminli olarak beyan etmiş, ancak davalı-karşı davacıdan bir miktar araba alınırken para geldiğini ifade etmiştir....
Yine Yargıtay Ziynet eşyalarının nteliği gereği kadının ortak konuttan ayrulırken bu eşyaları yanında götürmesinin hayatın olağan akışına uygun düşeceğini belirtmektedir. Bu hususların somut olayın özelliklerine göre değişebileceğini de belirtmek gerekir. Ziynet eşyalarının nerde muhafaza edildiği kadının ortak konuttan ayrılması söz konusu ise bu olayın ne şekilde cereyan ettiği, kadının ortak konuttan aceleyle ve ziynet eşyalarını almadan çıkmasını gerektirir bir durum olup olmadığı, kadının ortak konuttan ayrılırken kişisel eşyalarını almasını engelleyecek bir durumun olup olmadığı, kadının ortak konuttan ayrılırken kıyafet gibi diğer kişisel eşyalarını alıp almadığı, ziynet eşyalarının harcandığı ileri sürülüyorsa buna ilşkin delil bulunup bulunmadığı, yapılan harcamalar ile ziynet eşyalarının değeri arasındaki ilişki, tanıkların ziynet eşyalarına ilşkin görgüye dayalı bilgilerinin olup olmaması önem arzetmektedir....
Ziynet eşyaları açısından; ziynet eşyalarıyla ilgili olarak davacı kadın dosyaya CD sunmuştur; dinlenen davalı tanıklarının tümü ziynet eşyalarının davacı kadın uhdesinde kaldığını, davacı kadının ziynet eşyalarını zaman zaman taktığını gördüklerini, ayrıca davacı kadının ziynet eşyalarının bir kısmını bozdurarak bilezik yapmayı planladığını beyan etmişlerdir, davacı tanıklarının beyanları ise görgüye dayalı değil daha çok davacıdan duyum şeklinde olduğundan; davacı tanıklarının beyanlarına itibar edilememiştir, Davacı kadının 2019 yılı temmuz ayında müşterek konutu kendi isteğiyle terk ettiği dikkate alındğında ziynet eşyalarını da yanında rahatlıkla götürebileceği kanaatine varılarak ziynet alacağı talebinin reddi kararı verilmiştir....
Somut olayda, istinaf istemine konu "boşanma ve ferileri ile ziynet eşyasının iadesi istemine" ilişkin kararlar gerekçeli olmadığı için bu bağlamda istinaf kanun yolu incelemesinin yapılması olanaklı değildir. 2- Davacı kadın dava dilekçesinde boşanmanın yanı sıra ziynet eşyası alacağı talebinde de bulunmuştur. Karşı dava açılırken alınan başvuru harcı, dava dilekçesindeki isteklerin tümünü kapsar. Davalı-karşı davacının ziynet alacağı talebi boşanmanın eki niteliğinde olmayıp nispi harca tabidir. Nispi harç tamamlattırılmadan müteakip işlemler yapılamaz. Karşı dava açılırken, ziynet eşyası alacağı yönünden nispi peşin harç yatırılmamıştır....