Taraflara ait çeyiz eşyasından kaynaklanan ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/90 esasında kayıtlı tazminat davasına ait dosyanın evraka eklenerek Dairemize gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı eksiklik giderildikten sonra Dairemize geri çevrilmek üzere dosyanın mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 02.10.2006...
Mahkemece, istemin kabulüne karar verilmiş, karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, muris eşi ... ile 2002 yılında evlendiğini, muris eşinin üzerine kayıtlı olan taşınmazın alımı sırasında ziynet eşyalarını vererek katkıda bulunduğunu, taşınmazın alımı için yapmış olduğu harcamaları geri alamadığını belirterek sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince alacak isteminde bulunmuştur.Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davalıların dava konusu taşınmazın alımı esnasında verilen ziynet eşyalarının bedelini davacıya iade ettiklerini ispatlayamadıkları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. ... 5....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın bir bölümünün eşler arasındaki çeyiz eşyasından doğan alacak istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 27/09/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
da açılabilir ve bu durumda hukuki yararın var olduğu kabul edilir.” şeklindeki hüküm ile belirsiz alacak davası düzenlenmiştir....
Buna göre, mahkemece "dava konusu ziynetlerin davalının iş kurmak için yaptığı giderler için bozdurularak harcandığı ve davacıya iade edilmediği, davacının darp edilmesi sebebiyle kadın sığınma evine gittiği, eşyalarını dahi alamadan evden ayrıldığı anlaşıldığından davacının davasının bu yönden kısmen kabulüne davalıya düğünde takılan ve bilirkişi raporunda nitelik ve değerleri belirtilen ziynet eşyalarının aynen iadesine, mümkün değil ise bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" şeklinde hüküm kurulmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davalının alacak davası yönünden de istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir. 3- Bunun yanında, istinaf başvuru sebebi yapılmadığından aşağıdaki hususların eleştirilmesi gerekir: -Davacı kadının dava dilekçesinde talep ettiği alacak konusunun ziynet eşyası yanında ev eşyalarını da kapsadığı, yargılama sırasında bu talep yönünden davacının feragati sebebiyle red kararı verildiği, yine ıslah ile talep edilen...
İlk Derece Mahkemesince kadının, kabulüne karar verilen ziynet eşyası alacak davası yönü ile 29/07/2020 tarihli 285,10.TL nispi karar ilam harcının yatırılması için istinaf eden davalı tarafa muhtıra çıkarıldığı, muhtıranın 03/08/2020 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalı erkek tarafından kabulüne karar verilen ziynet eşyası alacak davası yönünden nispi karar ilam garcının yatırılmadığı, 21/09/2020 tarihli ek karar ile erkeğin ziynet eşyası alacak davası yönünden istinaf başvurusunun reddine karar verildiği, ek kararın 26/09/2020 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalı erkek tarafından ek karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmadığı, bu hali ile davalı erkeğin ziynet eşyası alacak davasına ilişkin usulüne uygun istinaf başvurusunun olmadığı anlaşılmıştır. TMK nun 166/1- 2 maddesi gereğince "Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir....
Aile Mahkemesinin 2022/418 Esas sayılı dosyasında 02/06/2022 tarihinde açılan davada; boşanma ve fer'ileri ile ziynet eşyası alacak talebinde bulunduğu, dava açılırken başvuru harcı ile boşanma davasına ilişkin peşin harcın yatırıldığı, ziynet alacağı talebi yönünden dava değeri gösterilmediği ve harç yatırılmadığı, ön inceleme duruşmasında davacı vekilinin "ziynet eşyaları talebimizden feragat ediyoruz" beyanı üzerine mahkemece ziynet eşyası alacak davası hakkında tefrik kararı verildiği, tefrik edilen dosyanın 2022/959 esesa alındığı ve dosya üzerinden feragat nedeniyle davanın reddine, adli yardımlı dava açıldığı gerekçesiyle harçların davacıdan alınmasına karar verildiği, ayrıca davacı aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedildiği anlaşılmıştır....
Taraflar arasındaki ziynet alacağı ve mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne, mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafça temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 752.65 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.10.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi. ...........
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak, Ziynet Alacağı ... ile ... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak, ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ....1. Aile Mahkemesi'nden verilen 26.06.2014 gün ve 565/435 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ile davalı tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen mallar nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuş, ayrıca dava dilekçesinde belirtilen ziynet eşyalarının mümkünse aynen iadesine, değilse mislen karşılanmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., davanın reddini savunmuştur....
Dava, ziynet alacağına ilişkindir. Dava dilekçesi içeriği ve tüm dosya kapsamından; tarafların 1999 yılı Temmuz ayında imam nihahıyla birliktelik yaşamaya başladığı ve kendi aralarında düğün yaptığı, taraflar arasındaki resmi nikahın 02/08/2007 tarihinde kıyıldığı, dava konusu ziynetlerin ise resmi nikahtan önce ilk imam nikahlı birliktelik sırasında takıldığı ve yine davalı tarafça resmi nikahtan önce davacıdan alındığı iddia edilmiş olup, talep bu haliyle haksız fiil neticesinde oluşan alacak talebine ilişkindir. Bu sebeple, uyuşmazlık, aile hukukundan kaynaklanan ziynet alacağı niteliğinde olmayıp, genel hükümlere dayalı alacak istemi niteliğindedir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re'sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır....