Davacı kadın vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı davanın reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla, dosya üzerinde yapılan incelemede; her ne kadar yerel mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesinde, davacının kendisinin ziynet eşyalarını rızası olamaksızın davalıya verip davalının kullandığını, ziynet eşyalarının kullanılmasından sonra kendisine geri verilme/yapılma vaadiyle verdiğini diğer bir deyişle ziynet eşyalarının iade edilmek üzere erkeğe verildiğini ve kadının isteği dışında bozdurulup harcandığını ispatlayamadığı, tarafların ziynet eşyalarını birlikte rıza ile bozdurup ihtiyaçları için kullandıkları, kadının altınları takmayı sevmediği ve yeniden istemediği bu halde erkeğin ziynet eşyalarını iadeden kurtulduğu, davacının iddialarını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, dosyada bulunan tüm bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde; davacı kadının düğünde...
tazminat taleplerinin reddini ve davalı-k.davacı kadına verilen yoksulluk nafakasına yönelik hükümlerin kesinleştirilmesini, sadece ziynet yönünden yerel mahkeme kararının kaldırılarak, davalı-k.davacının ziynet talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
nun ise kayınvalidesi olduğunu, davalıların kendisini iki çocuğuyla birlikte darp edip, evden kovduklarını, çeyiz ve ziynet eşyalarının davalılarla birlikte yaşadığı evde kaldığını iddia ederek; çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesini, aynen iade mümkün olmazsa 35.500,00 TL'nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 10.02 2011 tarihli celsede ziynet eşyaları dışında kalan talepleri atiye bıraktığını belirtmiştir. Davalılar cevap dilekçelerinde; ziynet eşyalarının davacı tarafından bozdurulduğunu iddia ederek; davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dilekçesinde; müvekkiline düğünde hediye olarak takılan ... adet burma bilezik, ... adet çeyrek altın ve ....000 TL paranın davalı tarafından haber vermeden alındığını, sonrasında ise alınan bu ziynet eşyaları ile paranın ev yapımında kullanılacağının bildirildiğini ileri sürerek; müvekkiline ait olan ziynet eşyaları ile paranın iadesini, olmadığı takdirde ziynet eşyalarının bedeli olan ....086 TL ile ....000 TL nakit para olmak üzere toplam ....086 TL nin tahsilini talep etmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline düğünde takılan takılara davalının el koyduğunu, kumar alışkanlığı yüzünden borçlarını ödediğini, ziynet eşyalarını da davacıya iade etmediğini belirterek 4 adet 25'er gram bilezik, 1 adet altın saat, 3 adet altın yüzük ve 5 adet tam altının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde şimdilik 1.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya belirttiği miktar ve cinste ziynet eşyası takılmadığını, ziynet eşyalarının davacıdan alınmadığını, davacının ziynet eşyalarını kendi kardeşine verdiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline düğünde takılan takılara davalının el koyduğunu, kumar alışkanlığı yüzünden borçlarını ödediğini, ziynet eşyalarını da davacıya iade etmediğini belirterek 4 adet 25'er gram bilezik, 1 adet altın saat, 3 adet altın yüzük ve 5 adet tam altının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde şimdilik 1.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya belirttiği miktar ve cinste ziynet eşyası takılmadığını, ziynet eşyalarının davacıdan alınmadığını, davacının ziynet eşyalarını kendi kardeşine verdiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir....
Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ... ile boşandıklarını, boşanma kararının kesinleştiğini, evlenirken çeyiz senedi ile çeyiz eşyaları ve ziynet eşyalarının teslim edildiğini, ayrılırken bu eşyaların kendisine teslim edilmediğini ileri sürerek çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesini, aynen iade mümkün olmadığı takdirde değerlerinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere yasal faizi ile birlikte davalılar tarafından ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, davalının davacıya ait ziynet eşyaları aldığı ve tekrar geri davacıya vermediği gerekçesi ile davanın kabulüne, 23.000 TL ziynet alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. ./.....
Mahkemece, davanın kabulü cihetine gidilerek; ....853,00 TL ziynet bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi, iadesi mümkün değilse bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu’nun .... maddesi hükmü uyarınca kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. İspat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden kimseye düşer. İleri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir. Bu bağlamda kural olarak davacı kadın, dava konusu ettiği ziynet eşyalarını varlığını ve evden ayrılırken bunların zorla elinden alındığını, ziynetlerin müşterek hanede ya da davalıda kaldığını ispat etmek zorundadır. Zira; olağan olan ziynet eşyasının kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir....
Davalı, davacının sözünü ettiği 10 adet bileziği oğlunun ölümünden sonra gelininden aldığını, bozdurup oğlunun tedavi sürecine ilişkin borçları kapattığını, bakiyesini ise sunduğu belgeden anlaşılacağı üzere davacıya iade ettiğini, gelini davacıdan nakit para ve başkaca ziynet eşyası almasının söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, eldeki dava ile kayın pederi olan davalının kendisinden ziynet eşyaları ile nakit parasını geri verilmek üzere emaneten aldığını, ancak iade etmediğini ileri sürerek ziynet eşyaları ile 15.000,00 TL nakit paranın davalıdan tahsilini istemiş; davalı ise davacıdan yalnız 10 adet bilezik aldığını, oğlunun tedavi sürecine ilişkin borçları kapattığını, bakiye 4.500,00 TL'sini ise davacıya iade ettiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, tanık ...'...