Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm tazminatlar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Davacı-davalı (koca) vekili temyize cevap dilekçesinde hükme ilişkin itirazlarını bildirerek temyiz isteğinde (HUMK.43/2) bulunmuş ise de; temyiz harcı yatırılmadığı gibi, dilekçenin temyiz defterine kaydedildiğine dair bir bilgi de bulunmadığından davacının temyize cevap dilekçesindeki temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 2-Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yol açan olaylar iradi olduğu takdirde boşanma sebebi olur. İradi olmayan fiiller boşanma sebebi olmaz ve bu fiiller kendisinden sadır olan eş de kusurlu kabul edilemez....

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından reddedilen boşanma davası, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve nafakalar yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise nafakaların ve tazminatların miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava: erkek tarafından açılan Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası, birleşen dava ise kadın tarafından açılan Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasıdır....

      GEREKÇE : Karşılıklı davalar; TMK'nun 166/1 maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve boşanmanın fer'isi niteliğindeki taleplere ilişkindir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-karşı davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, evlilikte davalının tam kusurlu olduğunu, hükmedilen tedbir nafakasının az olduğunu, reddedilen yoksulluk nafakası ile tazminat talepleri yönünden yerel mahkeme kararının müvekkili lehine kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan karşılıklı boşanma davasında (TMK m.166/1) davacı-karşı davalı taraf; kusur tespiti, hükmedilen tedbir nafakası miktarı ile reddedilen yoksulluk nafakası ve tazminat talepleri yönünden, süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

      Bu durumda asıl davanın ve birleşen davada ki evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine ( TMK 166/1- 2) dayalı boşanma talebinin kabulü ile TMK'nıın 166/1 maddesi uyarınca boşanmaya karar verilmesinde, birleşen davadaki zina ( TMK 161 ) hukuksal sebebine dayalı boşanma talebinin reddinde, Boşanmaya sebep olan olaylarda daha ziyade veya eşit kusurlu olmadığı anlaşılan, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen, en azından eşinin maddi desteğini yitiren davacı-davalı kadın yararına TMK'nun 174/1.maddesi gereğince maddi tazminat takdir edilmesinde, Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı anlaşılan, bu olaylar nedeniyle kişilik hakları saldırıya uğrayan davacı-davalı kadın yararına, TMK'nun 174/2.maddesi gereğince manevi tazminat takdir edilmesinde, Boşanmaya sebep olan olaylarda ağır kusurlu bulunan davalı-davacı erkeğin maddi ve manevi tazminat isteklerinin reddedilmesinde, Ziynet alacağına ilişkin...

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Taraflarca karşılıklı açılan TMK 166/1 maddesine dayalı boşanma davasının yapılan yargılamasında mahkemece tarafların eşit kusurlu olduğundan bahisle davanın kabulüne ve tarafların tazminat talebinin karşılıklı olarak reddine karar verilmiş, verilen karar taraflarca istinaf edilmekle, bölge adliye mahkemesince, kadının istinaf itirazlarının kabulü ile yeniden kusur belirlemesi yapılarak, erkeğin ağır kusurlu olduğundan bahisle kadın lehine tazminat ödenmesine hükmedilmiştir. Bölge adliye mahkemesi kararı yukarıda gösterildiği şekilde temyiz edilmiştir....

        Türk Medeni Kanununun 166.maddesi hükmünü tamamen kusurlu eşin de dava açabileceği ve yararına boşanma hükmü elde edebileceği biçiminde yorumlamamak ve değerlendirmemek gerekmektedir. Çünkü böyle bir düşünce, kimsenin kendi eylemine ve tamamen kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceği yönündeki temel hukuk ilkesine aykırı düşer. Diğer taraftan gene böyle bir düşünce tek taraflı irade ile sistemimize aykırı bir boşanma olgusunu ortaya çıkarır. Boşanmayı elde etmek isteyen kişi karşı tarafın hiçbir eylem ve davranışı söz konusu olmadan, evlilik birliğini, devamı beklenmeyecek derecede temelinden sarsar, sonrada madem ki evlilik birliği artık sarsılmış diyerekten boşanma doğrultusunda hüküm kurulmasını talep edebilir....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir. 2-Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak taraflarca karşılıklı açılan boşanma davasında, ilk derece mahkemesi tarafından erkeğin davasının reddine, erkeğin bağımsız hane temin etmeyerek tam kusurlu olduğu gerekçesi ile kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın lehine maddi tazminata karar verilmiş, taraflarca istinaf başvurusunda bulunulması...

            Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davalı erkeğin birlik görevlerini yerine getirmeme ve şiddet eylemlerinin süreklilik arzettiği anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, davacı kadının Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yer alan evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı davasının şartları oluştuğundan boşanma davasının kabulüne karar verilecek yerde davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir....

              İlk Derece Mahkemesinin İkinci Kararı İlk Derece Mahkemesinin 24.06.2021 tarihli ve 2021/115 Esas, 2021/441 Karar sayılı kararı ile; davacı-davalı kadının evlilik birliği içinde başka bir erkekle cinsel birliktelik yaşadığı, kadının zina eylemini öğrendikten sonra davalı-davacı erkeğin eşine şiddet uyguladığı, evlilik birliğinin devamı sırasında yedi kez işten çıkışının olduğu, sürekli bir işinin olmadığı ve evin ihtiyaçlarını karşılamadığı, evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet veren olaylarda davacı-davalı kadının ağır kusurlu, davalı-davacı erkeğin ise hafif kusurlu olduğu gerekçesi ile davacı-davalı kadın tarafından açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, davalı-davacı erkeğin pek kötü ve onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma talebinin reddine, zina nedenine dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, davacı-davalı kadın yararına takdir...

                UYAP Entegrasyonu