Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ve hukuki olarak bunun af olarak değerlenledirmesi yapıldığından iş bu dava tarihinden önceki olayların artık boşanma sebebi olarak ileri sürülemeyeceği de göz önünde bulundurulmuş bununla birlikte iş bu dava tarihi olan 17.06.2019 tarihinden önceki dönem için davalı erkeğin zina fiilini işlediğinin iş bu dosyada hukuka uygun deliller ile ispatlanamadığından açılan davanın reddine, 2019 yılının Kasım ayı içerisinde emniyet kayıtlarında belirtilen otellerde ve tarihlerde dosyada ismi geçen kadın ile aynı otel odasında kaldığı sabit olduğundan 4721 sayılı Kanun’un 161 inci maddesindeki zina fiilinin sübuta erdiği gerekçesi ile kadının 2019/497 Esas, 2020/730 Karar sayılı iş bu dava dosyası ile birleştirilen zina nedeniyle açılan boşanma davasının reddine; 2019/523 Esas sayılı davacı kadın tarafından zina nedeniyle açılan boşanma davasının reddine; 2019/1143 Esas, 2020/74 Karar sayılı iş bu dava dosyası ile birleştirilen erkek tarafından açılan 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince...

    Asıl dava, TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma, ferileri, birleşen dava ise TMK'nın 161. maddesi nedeniyle zina nedeni ile boşanma olmadığı takdirde, 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma ve ferilerine ilişkindir. Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları dava şartlarından (HMK 114/1- d md.) olup, bu husus kamu düzeni ile ilgilidir. Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırmakla yükümlüdür. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.(HMK 115/1 md.)...

    Gerçekleşen bu durum karşısında davacı-karşı davalı kadının zina (TMK m. 161) hukuksal sebebine dayalı boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kadının zina hukuki sebebine dayalı davasının reddine hükmedilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 15.11.2022 (Salı)...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davalı erkek tarafından, davasının zina nedenine dayalı olarak kabul edilmemesi, kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ile reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-davacı erkeğin zina hukuki sebebine dayalı olarak açılmış bir davasının bulunmadığının anlaşılmasına göre davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda davalı-davacı erkeğin ağır kusurlu olduğu kabul edilerek her iki tarafın açtığı boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş...

        Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, zina (TMK m. 161), haysiyetsiz hayat sürme (TMK m. 163) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebeplerine dayanarak boşanmalarına karar verilmesini istemiştir. Davacı, davalının zinası ve haysiyetsiz hayat sürmesi nedenleriyle hem özel hem de genel sebebe dayanarak boşanma talep edebilir. Evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı dava kabul edilmiş, zina ve haysiyetsiz hayat sürme sebeplerine dayalı boşanma davası konusunda ise bir karar verilmemiştir. Zina ve haysiyetsiz hayat sürme hukuki sebeplerine dayalı taleple ilgili olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi usul ve kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....

          GEREKÇE: Dava, zina sebebiyle boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Tarafların 10/07/2015 tarihinde evlendikleri, 06/07/2016 doğumlu Sıla, 18/08/2019 doğumlu Yiğit isminde iki çocukları bulunduğu; kadının istinafının velayet düzenlemesi, çocuklar yararına hükmedilen tedbir ve iştirak nafakaları ile erkek yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat hükümlerine yönelik olduğu, boşanma hükmünün ve gerekçesinin istinaf edilmeksizin kesinleştiği, davalının usulsüz tebliğe ve usul eksikliklerine yönelik açık istinaflarının bulunmadığı anlaşılmaktadır....

          Bu durumda, zina için öngörülen altı aylık sürenin son eylem tarihinden başlayacağı düşünülmeden, olayın tek eylem gibi değerlendirilip, zina (TMK m.161) hukuki sebebine dayanan boşanma davasının kabulü koşulları oluşmuş olmasına rağmen davanın hak düşürücü süreden reddedilmesi doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 29.05.2018(Salı)...

            Değerlendirme Somut uyuşmazlıkta, İlk Derece Mahkemesince davalı-davacı erkeğin 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca açtığı zina hukuki nedenine dayalı boşanma davasını ispatlayamadığından bahisle erkeğin zinaya dayalı davasının reddine karar verilmiş ise de; Tanık Mesut G. tarafından 18.02.2019 tarihli celsede davacı-karşı davalı kadının evlilik birliği içerisinde zina eylemini gerçekleştirdiğinin ifade edildiği, dosyaya yansıyan mesaj dökümleri ile tanık Mesut G.nin beyanları beraber değerlendirildiğinde erkeğin, kadının zina eylemini 2017 yılının Kasım ayında öğrendiği, tarafların bu tarihten sonra bir araya gelmediği anlaşılmaktadır. Olayların akışı karşısında davalı-davacı erkeğin 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesinde yer alan zina hukuki sebebine dayalı boşanma davasına ilişkin şartların oluştuğu dikkate alındığında, erkeğin zina hukuki nedenine dayalı davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken davasının reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

              Davalı karşı davacı asıl davaya cevap, ve karşı dava dilekçesinde özetle; tarafların son altı aydır birlikte ikamet ettikleri yerin Erciş olması sebebiyle yetkisizlik itirazında bulunmuş, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacının aile içinde kalması gereken hususları kendi ailesiyle paylaştığını, çalışmaması ve çocukları olmamasına rağmen ev işlerinde annesine ve kardeşine yardım etmediğini, müvekkilinin ayrı eve çıkma teklifini ise , müvekkilin annesi ve kardeşi zaten ev işlerini yapıyor diyerek reddettiğini, davacının müvekkiline eve gelmediği takdirde intihar edeceğini söylemesi sebebiyle müvekkilinin işini bırakmak zorunda kaldığını, davacının öfke ve kıskançlık sorunu olduğunu, daha önce defalarca evi terkederek baba evine döndüğünü, tüm bu hususlar sebebiyle davacının kusuruyla evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olduğunu, davacının davasının reddini, karşı davanın kabulünü, 50.000 TL....

                Açıklanan nedenlerle, davalı-davacı erkeğin kusur tespitine yönelik yapılan istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile, kusur belirlemesinin yukarıda açıklandığı şekilde düzeltilmesine karar verilmiş, davacı-davalı kadının zina hukukî nedenine dayalı boşanma talebinin reddine ve kusur belirlemesine yönelik istinaf isteminin ise esastan reddine karar verilmiştir. Yukarıda açıklanan ve değiştirilen kusura yönelik gerekçe uyarınca, bu şartlar altında evliliğin devamı beklenemeyeceğinden, her iki tarafın TMK'nın 166/1. maddesi uyarınca boşanma talebinin kabulü doğrudur. Boşanma sebebiyle maddî ve manevî tazminata hükmedebilmek için, tazminat talep eden tarafın kusursuz veya diğer tarafa göre daha az kusurlu olması gereklidir (TMK m. 174/1- 2). Tarafların kusur durumları ve kusurlu davranışların niteliğine göre, kadın lehine TMK'nın 174/1- 2. maddesi koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır....

                UYAP Entegrasyonu