Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/898 Esas, 2019/1012 Karar sayılı dosyasında verilen davanın reddi kararına karşı, davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir 11. İcra Müdürlüğünün 2016/4583 Esas sayılı dosyasından 04/11/2019 tarihinde tahliye emri gönderildiğini, tahliye edilmesi istenin yerin ailesi ile birlikte yaşadığı mesken olup tahliye emri gönderilmesi ve tahliye emrinin içeriğinin yasanın aradığı şartları taşımadığını beyanla, davanın kabulü ile tahliye emrinin iptalini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda davanın reddine karar verilmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, dava konusu taşınmazın yüzölçümünün belirlenmesi ve zilyetliğin korunması istemine ilişkin olup, tescil istemi bulunmamaktadır. Dairemizce tahsis kararlarına dayalı elatmanın önlenmesi ile tapu iptali ve tescil davalarının temyiz incelenmesine bakılmakta olup, yalnızca zilyetliğin korunmasına ilişkin davalar sonucu verilen kararların 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.02012 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarih ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca, temyiz inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ancak, anılan Daire Başkanlığınca da görevsizlik kararı verildiğinden, görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Yargıtay Yüksek Birinci Başkanlığına sunulması gerekmiştir....

    İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;Ödeme emrinde borçlunun kim olduğunun belirtilmesinin kamu düzenine ilişkin olduğu ve süresiz şikayet edilebileceğinden ödeme emrinin iptalinin gerektiği, tahliyeye ilişkin mahkeme kararını istinaf ettiklerini, tahliye davası ile ödeme emrinin iptali şikayetinin ayrı ayrı davalar olduğunu, cevap dilekçesinde de borçlunun kimlik bilgilerinin ödeme emrinde belirtilmediğinin kabul edildiğini, mahkemenin önce tedbiren takibi durdurmasının sonrada kaldırmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, ödeme emrinin iptaline, tedbiren takibin durdurulmasına, yargılama giderlerinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE; Uyuşmazlık, ödeme emrinin iptali talebine ilişkindir....

    Bunun üzerine icra memuru bir tahliye emri tebliği suretiyle taşınmazın on beş gün içinde tahliye ve teslimini emreder. Tahliye emrinde: Kiralayanın ve kiracının ve varsa mümessillerinin isim, şöhret ve yerleşim yerleri ve mukavele tarihi ve kiranın yenilendiğine veya uzatıldığına dair bir itirazı varsa yedi gün içinde daireye müracaatla beyan etmez ve itirazda bulunmaz veya kendiliğinden tahliye etmezse zorla çıkarılacağı yazılır'' düzenlemesi yer almaktadır. Yine İİK'nun 274. maddesinde ''İtiraz etmek isteyen kiracı itirazını tahliye emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya şifahen icra dairesine bildirir. Bu suretle yapılan itiraz tahliye takibini durdurur. 63, 64 ve 65 inci maddeler hükmü tahliye takiplerinde de caridir" düzenlemesi bulunmaktadır. İcra İflas Kanunu’nun 63. maddesi gereğince borçlu itiraz sebepleri ile bağlı olup, itirazın kaldırılması istemi ile açılan eldeki davaya cevabı ile itiraz sebeplerini genişletemez ve değiştiremez....

    Alacaklı bu aşamada icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını isteyemeyeceği gibi, bir bütün olan kira sözleşmesi, kiralanan yerin niteliği ve tahliye isteminin bölünemez borç olması nedeniyle tahliye talebi de bölünemeyeceğinden, alacaklının kiracı olan tüm borçlular yönünden tahliyeyi de isteyemeyeceğinin kabulü gerekir. O halde İlk Derece Mahkemesince, yukarıda yazılı nedenlerle alacaklının itirazın kaldırılması ve tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile itirazın kaldırılması ve tahliyeye kararı verilmesi ve Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Borçluların temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nin 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nin 373/1. maddesi uyarınca, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6....

      kadar tahliye talebi yönünden 13 örnek ödeme emrinin tebliğinden itibaren 30 günlük ödeme süresi dolmadan dava açılmış ise de, davalının taşınmazı tahliye etmesi nedeniyle davacının tahliye taleplerinden feragat ettiği ve mahkemece tahliye talebi yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiğinin anlaşılmasına, istinaf olunun ilk derece mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

      Davalı vekili 24.06.2013 günlü dilekçesi ile borca itiraz ederek ödeme emrinin ....06.2013 tarihinde müvekkil davalının kendisine tebliğ edildiğini beyan etmiştir. Ancak evrak içerisindeki örnek icra dosyasında, ödeme emri tebligatına rastlanamamıştır. Bu durumda mahkemece öncelikle tahliye talebi için varlığı aranması ve tebliğ olunması gerekli ödeme emrinin, davalıya tebliğ edilip edilmediği üzerinde durularak ayrıca davacı vekilinin beyanındaki ....06.2013 tebliğ tarihine nazaran İİK. 269/... ve .... 315. maddesi gereğince, yasal 30 günlük ödeme süresi dolmadan 05.07.2013 tarihinde açılan dava ile kiralananın tahliyesinin istenemeyeceği de göz önünde bulundurularak neticesine göre bir karar verilmesi için kararın bozulması gerekmiştir....

        Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takibin taliki veya iptali Uyuşmazlık tahliye emrinin şikayet yoluyla iptali istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli ... ....... Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 28.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Dava elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişme konusu taşınmazı cebri ihale ile edinen davacının İcra İflas Kanunu'nun 135. maddesi uyarınca davalıya tahliye emri çıkarttığı, davalının ise tahliye emrinin iptali için Söke İcra Hukuk Mahkemesinin 2013/129 Esasında dava açtığı, bu dava sırasında tahliyenin geri bırakılmasına ilişkin olarak tedbir kararı verildiği ancak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verildiği ve verilen ret kararının 30.07.2013 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. 1. Davalı vekilinin temyiz itirazının incelenmesinde; dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin temyiz itirazı yerinde değildir. 2....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Bolu İcra Müdürlüğünün 2019/81673 esas sayılı dosyası kapsamında müvekkile ait ipotekli evin ihale yoluyla davalı banka adına tescil edildiğini, tahliye emrinin usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle açmış oldukları davada yerel mahkeme tarafından eksik inceleme sonucu şikayetin reddine karar verildiğini belirterek usul ve yasaya aykırı yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık; İİK.'nın 135/2.maddesi uyarınca düzenlenen tahliye emrinin iptali istemine yönelik şikayet niteliğindedir. İİK.'nın 135. maddesinde “Taşınmaz alıcıya ihale edilip bedeli alındıktan sonra alıcı namına tescil edilmesi için 134 üncü maddede yazılı müddete riayet edilerek tapuya müzekkere yazılır....

            UYAP Entegrasyonu