İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda, "04/12/1957 tarih 11/26 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ve İ.İ.K 275. maddesine göre tahliye talebi noterlikçe resen tanzim veya '' tarih '' ve imzası tasdik edilmiş yahut ikrar olunmuş bir mukaveleye müstenit olup da kiracı, kiranın yenilendiğine veya uzatıldığına dair aynı kuvvet ve mahiyette bir vesika gösteremezse itiraz kaldırılır. Aksi takdirde itirazın kaldırılması talebi reddolunur. İtirazın kaldırılması üzerine tahliye ve teslim icra edildikten veya kaldırılma talebi reddolunduktan sonra kiracının veya kiralayanın genel hükümlere göre mahkemeye müracaat hakları bulunmaktadır. Alacaklı, noterlikçe resen tanzim edilmiş veya '' tarih '' ve imzası tasdik edilmiş yahut ikrar olunmuş bir belgeye dayanmadıkça, tahliye taahhüdündeki imza ve tahliye tarihine itiraz edilmesi halinde icra mahkemesinden kiralananın tahliyesi istenemez (Yargıtay 6....
Taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nın 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesini isteyebileceği gibi salt zilyetliğe dayalı olarak TMK'nın 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümleri gereğince istemde bulunma hakkına da sahiptir. Davacı, dava konusu taşınmazın zilyedi olduğunu, davalının bu taşınmaza haksız olarak müdahale ettiğini, bu nedenle zilyedi olduğu taşınmazdaki davalının haksız müdahalesinin önlenmesini talep ettiği anlaşıldığına göre, davacının salt zilyetliğin korunmasına ilişkin olduğu, arkasında nesnel ya da öznel bir hakka dayalı olarak talepte bulunmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre, salt zilyetliğin korunması istemine dayalı bir dava olduğundan, TMK'nın 981 ve devamı maddeleri uyarınca uyuşmazlığın çözümünde sulh hukuk mahkemesi görevlidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet yolu ile takipin iptali Uyuşmazlık, tahliye taahhüdüne istinaden yapılan takipte, tahliye emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden ve tahliye taahhüdünün geçersiz olduğundan bahisle kiracı tarafından açılan şikayet istemine ilişkin olup, kiralayan tarafından açılan itirazın kaldırılması niteliğinde değildir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay ... Hukuk Dairesine aittir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 18/04/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk ve ... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, zilyetliğin tespiti istemine ilişkindir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi davanın zilyetliğin korunması istemine ilişkin olduğu ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. ... Sulh Hukuk Mahkemesince ise davanın salt zilyetliğin korunması niteliğinde olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....
Asliye Hukuk ve 4.Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, 3282 ada 25 parsel sayılı taşınmazın bir bölümüne davacının zilyet olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın mahiyeti itibariyle zilyetliğin korunması davası olduğunu belirterek, zilyetliğin korunması davasının sulh hukuk mahkemesinin görevine girmesi nedeniyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın zilyetliğin korunması değil, taşınmazdaki zilyetliğin davalıda olmadığı,davacıda olduğunun tespiti davası olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm vermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira sözleşmesinin iptali Uyuşmazlık zilyetliğin korunması istemine ilişkindir. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığı’ na gönderilmesine, 20.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
a tahliye emri gönderildiği, şikayetçinin sair şikayet nedenleri ile birlikte taşınmazın paylı mülkiyete konu olduğu, hisse satışının yapıldığı, alacaklının tek başına tahliye talep edemeyeceği gerekçeleri ile tahliye emrinin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. TMK.’nun 688. maddesinde; “Paylı mülkiyette birden çok kimse, maddi olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla maliktir. Başka türlü belirlenmedikçe, paylar eşit sayılır. Paydaşlardan her biri kendi payı bakımından malik hak ve yükümlülüklerine sahip olur. Pay devredilebilir, rehnedilebilir ve alacaklılar tarafından haczettirilebilir” hükmü yer almaktadır. Somut olayda, gayrimenkulün 13/16 hissesi ihale yolu ile satılmış, alıcısı adına tescil edilmiş ve üçüncü kişi şikayetçiye İİK’nun 135. maddesi uyarınca tahliye emri gönderilmiştir....
Mahkemece, ödeme emrine karşı 7 gün içinde icra dairesine itiraz edilmediği, icra dairesi yerine icra mahkemesine yapılan itirazın geçersiz olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş olup, istinaf dilkeçesinde icra emrinde kanun yollarının, itiraz mercinin yanlış gösterildiği, icra emrinin usule aykırı olduğu ileri sürülmüş ise de, Uyapta "takip açıldıktan sonra dosyaya eklenen takip talebi ve ekleri " kısmında yer alan ödeme emrinde kanun yollarının ve itiraz merciinin doğru bir şekilde yazıldığı, seçilen takip şekline göre, tüm itirazların ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde icra dairesine yapılması gerektiği, mahkemece şikayetin reddine karar verilmesinde usulsüzlük bulunmadığı, HMK.355 mad....
ın da ihtarlı ödeme emrinin tebliğine rağmen yasal 7 günlük süre içinde takibe itiraz etmediği gibi 30 günlük ihtar müddeti içinde de kira borcunu ödemediği anlaşıldığından tahliye talebinin kabulü ile takip dosyasına konu taşınmazdan davalıların tahliyesine karar verilmiş, karar davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar, Hukuk Mahkemeleri Kanunu'nun 176 ve devamı maddelerine göre ıslah yolu ile dava konusu iddialarını ve savunmalarını genişletip, değiştirebilirler. Daha önce dava konusu edilmeyen bir hususun ıslah yoluyla istem konusu yapılmasına yasal açıdan olanak yoktur. Davacı alacaklı tahliye talebi olan ilk davasına, itirazın kaldırılması davasını ıslah yoluyla ekleyemez. Bu durumda mahkemece, ıslah talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde ıslah talebinin kabul edilerek, itirazın kaldırılmasına karar verilmesi doğru değildir. Kabule göre, itirazın kaldırılması istenilmeden tahliye istenemeyeceğinden, mahkemece tahliye isteminin reddi gerekir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı tarafından, davalı aleyhine 16.10.2006 gününde verilen dilekçe ile yola elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, samanlığın yıkılması ve fındık ocaklarının sökülmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliği ile talep halinde dosyanın görevli Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine dair verilen 15.05.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, yola elatmanın kal suretiyle önlenmesi istemiyle açılmıştır. Mahkemece istem zilyetliğin korunması talebi olarak nitelendirilerek görevsizlik kararı verilmiştir....