WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının kapak hesabının iptaline ilişkin şikayeti yönünden yapılan incelemede: 6763 sayılı Yasa'nın 3.maddesi ile değişik İİK'nın 363/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin kararlarına karşı ait olduğu alacak, hak veya malın değer veya miktarının yedi bin Türk Lirasını geçmesi şartıyla istinaf yoluna başvurulabilir. Hüküm tarihi itibariyle aynı Kanun'un Ek 1/1. maddesi uyarınca yeniden değerleme oranına göre belirlenen parasal kesinlik sınırı 18.710- TL'dir. Şikayete konu kapak hesabında bakiye borç miktarı olan 2.615,56- TL uyuşmazlık miktarı olup, bu miktar 18.710- TL'yi geçmediğinden davacının istinaf başvurusunun usulden reddine karar vermek gerekmiştir. Davacının taşkın haciz şikayeti yönünden yapılan incelemede: Taşkın haciz şikayeti yönünden ise; icra mahkemesi kararlarından hangilerine karşı istinaf yoluna başvurulamayacağı İİK'nın 363/1. maddesinde açıklanmıştır....

İcra Hukuk Mahkemesince ise, kıymet takdirine konu taşınmazın değerinin tespiti için esas icra dairesi olan İstanbul Gayrimenkul Satış İcra Dairesi tarafından, Ankara Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğü 2021/523 Talimat sayılı dosyasına talimat yazılmış olup, taşınmazın kıymet takdirinin Ankara Gayrimenkul Satış İcra müdürlüğüne ait talimat sayılı dosyası tarafından yapıldığından, İİK m.128a/1-4 gereğince iş bu kıymet takdirine ilişkin şikayeti inceleme ve karar verme yetkisi Ankara İcra Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İcra İflas Kanunu’nun 128/a. maddesi gereğince kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler. Somut olayda; kıymet takdirinin, Ankara Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğünce yapıldığı anlaşılmakla şikayeti inceleme yetkisi Ankara 13. İcra Hukuk Mahkemesine aittir....

    KARAR Davacı, Boyun fıtığı şikayeti ile davalı doktora başvurduğunu, davalı doktorun kendisini yeterince aydınlatmadan ameliyat önerdiğini, davalı hastanede davalı doktor tarafından yapılan operasyon sonrasında sağ bacakta ve sağ kolda hissizlik ve hareket edememe şikayeti oluştuğunu bu şikayetlerin geçmediğini ve %60 özürlü hale geldiğini ileri sürerek kendisini yeterince aydınlatmadan ameliyata alan ve gerekli dikkat ve özeni göstermeyen davalı doktor ve hastanenin kusuru nedeni ile 40.000,00 TL maddi ve 40.000,00 TL manevi tazminatın, zararın doğduğu tarihten işleyeek faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı boyun fıtığı şikayeti ile başvurduğu davalılarca yapılan operasyon sonucu % 60 oranında özürlü hala geldiğini ileri üsrerek uğradığı maddi ve manevi zararların tahsili istemi ile eldeki davayı açmıştır....

      Mahkemece, borçlunun süresinde satış istenmediğinden haczin düştüğü iddiası ve tebligat usulsüzlüğüne yönelik şikayetinin, 10/07/2015 tarihinde, 2015/37 Esas – 157 Karar sayılı dosyası ile reddedildiği, ancak aynı kararda meskeniyet şikayeti yönünden dosyanın tefrik edilerek, iş bu temyiz incelemesine esas kararın verildiği 2015/169 Esasına kaydedildiği esastan incelenmek suretiyle meskeniyet şikayetinin reddine karar verildiği görülmektedir. Dairemizce 2015/37 Esas-2015/157 Karar sayılı dosya getirtilerek incelenmiş olmakla kararın taraf vekillerine tefhim edildiği halde temyiz edilmediği tespit edilmiştir. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, borçluya şikayete konu taşınmaz haczini bildiren tebligat, 14/03/2013 tarihinde yapılmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlu, icra mahkemesine başvurusunda, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte takibe konu senedin kambiyo senedi vasfında olmadığını belirterek ayrıca imzaya ve borca da itiraz etmiş, mahkeme, usulsüz tebligat şikayeti yönünden inceleme yapmaksızın, imzaya itirazın esasını inceleyerek itirazın reddine karar vermiştir....

          Mahkemece; davacının ,davalıların eser sözleşmesinden kaynaklı yükümlülüğünü ayıplı ifa ettiklerini iddia ettiği, davanın açıldığı tarih itibariyle eser sözleşmesinden doğan dava konusu alacak için, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 83/1 maddesinin atfı ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 478. maddesinde belirtilen 2 yıllık zamanaşımı süresinin doğduğu, davalıların süresinde zamanaşımı itirazında bulunduğu gerekçesiyle, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemece verilen kararı,davacı vekili istinaf etmiştir....

          İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "....Takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı İİK.nun 168/5. maddesine göre 5 günlük süreye tâbi ise de, takibin kesinleşmesinden sonraki devreye ilişkin zamanaşımı şikayeti İİK.nun 71/2.maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/a maddesi uyarınca süreye tâbi değildir. Borçlu tarafından takibin kesinleşmesinden sonra zamanaşımı iddiasına dayanılarak icranın geri bırakılması talep edilmiştir. 03/02/2012 tarih ve 28193 (mükerrer) sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6273 sayılı Kanunun 7. maddesiyle bu süre üç yıla çıkarılmıştır. Yine 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK'nun 6273 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik 814. maddesine göre de, çeklerde zamanaşımı süresi üç yıldır. Çekler yönünden zamanaşımı süresinin başladığı tarihte hangi yasa yürürlükte ise, o yasada öngörülen zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği kabul edilmelidir....

          Hukuk Dairesi 2022/767 Esas 2022/933 Karar) Yapılan yargılama, dava ve cevap dilekçesi ve icra dosyası içerikleri ve tüm dosya kapsamından, davacı (borçlu)ya davaya konu K.Maraş icra müdürlüğünün 2017/10484 esas sayılı dosyasında 103 davetiyesinin 04/10/2018 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, bu tarih ile hacizden haberdar olduğu, 04/10/2018 tarihinden itibaren 7 günlük şikayet süresi içerisinde şikayette bulunmadığı şikayetini 7 günlük süreden sonra 21/12/2022 tarihinde yaptığı anlaşıldığından meskeniyet şikayeti yönünden şikayetin reddine karar vermek gerekmiştir. Kıymet takdiri şikayeti yönünden İnşaat mühendisi bilirkişisinin düzenlediği raporunda, teknik hesaplamalar ve günün ekonomik şartlarına göre, K.Maraş ili, Dulkadiroğlu ilçesi, Aksu Mah. 4654 ada, 8 parsel üzerinde bulunan taşınmazın satışa esas toplam değerinin 369.477,58 TL olduğu tespit edilmiştir....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Davacının şikayeti üzerine ... tarafından yapılan soruşturma dosyası ve eklerinin istenerek eklenip tekrar Dairemize gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            ilişkin cezalarını azaltıcı nedenin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş; sanıklar ..., ... ve ...’in mağdur ...’i kasten yaralamak; sanıklar ... ve ...’in mağdur ...’i kasten yaralamak; sanık ...’un mağdurlar ... ve ...’u kasten yaralamak, 6136 sayılı kanuna muhalefet suçlarından kurulan hükümler yönünden sanıkların üzerine atılı suçların mahkemece tespit olunan niteliğine ve temas ettiği maddelerdeki cezanın üst sınırına göre, suç tarihi olan 23.08.2002 tarihinden karar tarihine kadar 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık dava zamanaşımı süresi geçmesi nedeniyle kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına karar verilmesi mahkemece takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, mağdur ... vekilinin eksik incelemeye vesaireye; sanıklar ..., ... ve ... müdafiinin bir sebebe dayanmayan; sanıklar ..., ... ve ... müdafiilerinin...

              UYAP Entegrasyonu