WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasında zamanaşımı uyuşmazlık konusudur. Somut olayda; dava kısmi dava olarak açılmış olup davalı vekili tarafından, havalesiz ancak Uyap sisteminde 17.12.2014 tarihinde kayıt yapıldığı anlaşılan dilekçesi ile hem bilirkişi raporuna karşı itirazlarını hem de ıslah dilekçesine karşı beyanda bulunmak suretiyle zamanaşımı defiinde bulunduğu görülmüştür. Islah dilekçesi davalıya 16.12.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir. Dolayısıyla 17.12.2014 tarihli işlem gören dilekçede ileri sürülen hususlar, takip eden ilk duruşma olan 30.12.2014 tarihinde tekrar edildiği belirtilerek zapta şerh düşüldüğü görülmüştür. Hal böyle olunca; süresi içinde zamanaşımı defii ileri sürüldüğü ve hüküm altına alınan fazla çalışma ve genel tatil alacakları yönünden ıslah tarihinden itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresi gözetildiğinde zamanaşımına uğrayan alacaklar olduğu anlaşılmaktadır....

    Taraflar arasında zamanaşımı uyuşmazlık konusudur. Somut olayda; dava kısmi dava olarak açılmış olup davalı vekili tarafından, havalesiz ancak Uyap sisteminde 17.12.2014 tarihinde kayıt yapıldığı anlaşılan dilekçesi ile hem bilirkişi raporuna karşı itirazlarını hem de ıslah dilekçesine karşı beyanda bulunmak suretiyle zamanaşımı defiinde bulunduğu görülmüştür. Islah dilekçesi davalıya 16.12.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir. Dolayısıyla 17.12.2014 tarihli işlem gören dilekçede ileri sürülen hususlar, takip eden ilk duruşma olan 30.12.2014 tarihinde tekrar edildiği belirtilerek zapta şerh düşüldüğü görülmüştür. Hal böyle olunca; süresi içinde zamanaşımı defii ileri sürüldüğü ve hüküm altına alınan fazla çalışma ve genel tatil alacakları yönünden ıslah tarihinden itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresi gözetildiğinde zamanaşımına uğrayan alacaklar olduğu anlaşılmaktadır....

      Hal böyle olunca mahkemece davalının zamanaşımı defii değerlendirilmeden davanın reddine karar verilmiş olması ve bu yönün davalılarca temyiz sebebi yapılmaması da gözetilerek işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik incelme yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 01/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Açılan itirazın iptali davasında davalı, cevap süresi içerisinde zamanaşımı itirazında bulunmamıştır. Davalı borçlu, icra takibinde zamanaşımı itirazında bulunmamış olsa bile, itirazın iptali davasında önceki itiraz sebepleri ile bağlı olmadan zamanaşımı itirazında bulunabilir. Ancak, davalı borçlu, davaya cevap süresi içinde zamanaşımı itirazında bulunmamıştır. Dilekçeler aşamasında, süresinde zamanaşımı defiini ileri sürmeyen davalı, ön inceleme aşamasında diğer tarafın duruşmaya gelmemesi veya duruşmaya gelip de açık muvafakatinin bulunması halinde zamanaşımı defiini ileri sürebilir (HMK. m. 141). Mahkemece, 21/03/2012 tarihinde yapılan ön inceleme duruşmasında, davalı vekili, zamanaşımı defiinde bulunmuş ise de, aynı duruşmada davacı asil hazır bulunduğundan ve zamanaşımı defiine açık bir şekilde muvafakat etmediğinden zamanaşımı defii dinlenmez....

          Dava cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceaza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörülmüş bulunursa, bu süre maddi tazminat talepleri içinde geçerlidir." hükmüne yer verilmiştir. Davalı süresi içerisinde zamanaşımı defiinde bulunmuş olup, trafik kazası 29.08.2006 tarihinde meydana gelmiş, dava ise 17.09.2009 tarihinde açılmıştır. Bu hale göre, davanın iki yıllık süre içerisinde açılmadığı görülmektedir. Bu durumda mahkemece davalı ...Ş. vekilinin süresindeki zamanaşımı defii konusunda olumlu veya olumsuz bir karar vermeden işin esasına girilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... şirketi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... şirketine geri verilmesine, 25.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Bu nedenle davalı belediyeye yapılan dava dilekçesi ve tensip zaptı ekli davetiyenin tebliği usulüne uygun olup, davalı ... tarafından süresinde cevap verilmediği, dolayısıyla süresinde zamanaşımı defiinin ileri sürülmediği görülmektedir. Mahkemece davalı tarafından süresinde ileri sürülmeyen zamanaşımı defi dikkate alınmadan hesaplama yapılarak hüküm kurulması gerekirken aksi yönde karar verilmesi bozma nedenidir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 17.09.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              nedenle eser sözleşmeleri için ön görülen 5 yıllık zamanaşımı değil 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi tutulması gerektiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

                Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.” şeklindendir. Somut olayda davacı vekilinin beyanlarından ve kaza tespit tutanağında açıkça görüleceği üzerine dava konusu kazının meydana geldiği tarih 10/09/2018'dir. Arabuluculuk sürecinin başladığı tarih 04/12/2020 ve arabuluculuk sürecinin tamamlandığı tarih ise 11/01/2021'dir Böylelikle haksız fiilin meydana geldiği tarih ile arabuluculuk sürecinin başlatıldığı tarih arasında 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmıştır. Tüm dosya kapsamına göre davalı ... vekilinin süresinde ileri sürdüğü zamanaşımı defiinin yerinde olduğu göz önüne alındığında davanın zaman aşımı nedeni ile reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                  Davaya konu aylık ücret alacaklarının muaccel olduğu tarihle iş bu davanın açıldığı 02/06/2015 tarihi arasında 818 S.lı Borçlar Kanunu'nun 125/4. maddesinde öngörülen 5 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmaktadır.İlk derece mahkemesince süresinde ileri sürülen zamanaşımı defii incelenmemiştir.Davalının zamanaşımı defii yerinde olduğundan davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. Bu itibarla ilk derece mahkemesince açıklanan bu hususlar dikkate alınarak, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ise de, bu husus yeninden yargılamayı gerektirmediğinden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılmasına ve davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul 14....

                    Mahkemece, zamanaşımı defii konusunda herhangi bir karar verilmemiş ve karar gerekçesinde de zamanaşımı ile ilgili herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır. Bu durumda mahkemece, birleşen dava davalısı olan yüklenicinin zamanaşımı def'i incelenip değerlendirilerek bu konuda bir karar verildikten sonra gerekirse birleşen davanın esasına girilip inceleme yapılarak birleşen davanın sonuçlandırması gerekirken bu husus üzerinde durulmadan birleşen davada eksik ve kusurlu işlerin giderim bedeli ile ilgili yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu