Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, ilk derece mahkemesinin dosya içeriği ile çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre; HMK'nın 355.maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve re'sen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacının istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
DAVA KONUSU : İCRA TAKİBİNE İTİRAZ (BORCA İTİRAZ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesiyle; davalı şirketten 12/06/2019 tarihinde bir adet araç kiralama sözleşmesi ile araç kiraladığını, kiralamanın yapıldığı günün ertesinde, kaza tespit tutanağı ile kaza yapıldığını ve bir hasar oluştuğunu, davalı yanın ellerinde davacının imza etmiş olduğu senet ile hasar bedeli olarak takriben 110.000 TL para talep etttiklerini, Veli Barbaros ve Pelican Hıll'in kendileri tarafından her hangi bir senet imza edilmediğini, var ise bu konuda bir evrak suretinin kendisine sunulmasını talep etmiş ise de davalının hiçbir evrak sunmadığını, ilerleyen süreçte davalının Beyoğlu 42....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, kambiyo senetlerine özgü takipte yetkiye ve borca itiraz davasıdır. İİK'nın 169/a-1 maddesi, "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir" hükmünü içermektedir. Bu hükme göre, başvurunun niteliği de gözetilerek mutlaka duruşma açılmalı ve yetki itirazı duruşmalı olarak incelenmelidir. Bu bağlamda, daha özel bir kanun olan İİK'daki usul hükümlerinin, daha genel bir kanun olan HMK hükümleri ile değiştirildiği söylenemez. Somut olayda, ilk derece mahkemesince duruşma açılmaksızın dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilmesi nedeniyle, verilen karar hukuki dinlenilme hakkının ihlali niteliğindedir....
İşverenin tazminatların derhal ödeneceği sözünü vermek ve benzeri baskılarla işçiden yazılı istifa dilekçesi vermesini talep etmesi ve işçinin buna uyması halinde, gerçek bir istifa iradesinden söz edilemez. Bu halde feshin işverence gerçekleştirildiği kabul edilmelidir. Somut olayda, davacı el yazısı ile düzenlediği 13.06.2011 tarihli istifa dilekçesinde kendi isteği ile işten ayrıldığını belirtmiştir. Ayrıca, işçi itirazi kayıtsız aynı tarihli ibranameyi imzalamıştır. Dosya içeriğine göre davacı istifa dilekçesinin baskı altında alındığını, iradesinin sakatlandığını yeterli ve inandırıcı delillerle kanıtlayamamıştır....
İşçi ve işveren arasında işverenin borçlarının sona erdirilmesine yönelik olarak 6098 sayılı Kanun’un yürürlülüğü öncesinde yapılan ve miktar içeren ibra sözleşmelerinde alacağın tamamen ödenmiş olması durumunda borç ifa yoluyla sona ermiş olur. Buna karşın kısmi ödeme hallerinde, Dairemizin yerlemiş içtihatlarında yapılan ödemenin makbuz hükmünde olduğu kabul edilmektedir. Makbuz hükmünde olan ve miktar içeren bu ibranamelerin iş sözleşmesinin devamı sırasında imzalanmış olması ibranameyi geçersiz kılmamaktadır. Somut olayda, davalı işveren tarafından ibraz edilen 30.06.2008 tarihi ibraname ile davacıya bir miktar kıdem, ve ihbar tazminatı ile ulusal ... genel tatil günleri ve hafta tatili ücret alacağı ödendiği görülmektedir. İbranamenin işçi tarafından itirazi kayıtsız imzalandığı ve ibraname altındaki imzaya davacı tarafça itiraz edilmediği görülmektedir....
Adı geçen şartnamenin geçici hakedişlere ilişkin 37. kesin hesap ve kesin hakedişe ilişkin 38. maddelerinde geçici ve kesin hakedişlere itiraz yöntemi gösterilmiş, yüklenicinin hakedişlere itirazı olduğu takdirde karşı görüşlerinin neler olduğunu ve dayandığı gerekçeleri bankaya vereceği ve bir örneğini de hakediş raporuna ekleyeceği dilekçesinde açıklaması ve hakediş raporunu “Bankaya verilen … tarihli dilekçemde yazılı ihtirazi kayıtla” cümlesini yazarak imzalaması gerektiği, hakediş raporunun imzalanmasından sonra tahakkuk işlemi yapılıncaya kadar yetkililer tarafından hakediş raporunda yapılabilecek düzeltmelere bir itirazı olursa hakdeşin kendisine ödendiği tarihten başlamak üzere en çok 10 içinde bu itirazını dilekçeyle bankaya bildirmek zorunda olduğu, yüklenicin itirazlarını bu şekilde bildirmediği takdirde hakedişi olduğu gibi kabul etmiş sayılacağı hükmü getirilmiştir....
DEĞERLENDİRME : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi, İİK'nın 169, 169/a maddeleri uyarınca yetki itirazı, takibe konu senedin teminat olduğu olduğu iddiasıyla borca ve faize itiraz, alacak ipotek ile teminat altına alındığından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılmadan kambiyo senetlerine özgü takip yapılamayacağına yönelik şikayet istemine ilişkindir....
DAVA KONUSU : YETKİ İTİRAZI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil aleyhine bonoya istinaden kambiyo senedine dayalı icra takibi başlatıldığını, takibe konu senette vade tarih ve düzenleme yeri bulunmadığını, keşidecinin adının yanında her hangi bir yer ismi bulunmadığından alacaklı tarafından kambiyo senedine dayalı icra takibi başlatılamayacağını, bononun ödeme yerinin müvekkilin ikamet adresi olan Kızıltepe ilçesi olduğunu, Kızıltepe İcra Müdürlüğünün yetkili olduğunu, borca itiraz ettiklerini belirterek davanın kabulüne, karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, davalının davayı kabul etmesi sebebiyle davanın kabulüne ve dava konusu parselin orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline, davanın açılmasına davalı sebebiyet vermediğinden ve davanın da davalı tarafça kabul edilmiş olması nedeniyle H.Y.U.Y.'nın 94/2 maddesi uyarınca davalının harç, yargılama giderleri ile vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından yargılama giderleri ve avukatlık ücreti yönünden temyiz edilmiştir. Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır. H.Y.U.Y.'nın 92. maddesine göre kabul; iki taraftan birinin diğerinin neticei talebine muvafakat etmesidir. Aynı yasanın 94/1 maddesine göre de ... kabul eden taraf mahkum olmuş gibi masarifi muhakemeyi tediyeye mecburdur....
ÇEKİŞMELİ TAŞINMAZKAZANDIRICI ZAMANAŞIMI ZİLYETLİĞİ"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda yolunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ..... Köyü 101 ada 37 parsel sayılı 4247 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden tarla niteliği ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adlarına tesbit edilmiştir. Davacı, orman iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine ve dava konusu parselin davalılar adlarına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır....