Bafra İcra Hukuk Mahkemesince, kıymet takdirine ilişkin şikayeti inceleme yetkisinin, haciz kararını ve kıymet takdiri yapılması kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olup, anılan yetki, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğinde olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Antalya 8. İcra Hukuk Mahkemesince ise, somut olayda, kıymet takdiri talimat yoluyla Bafra İcra Dairesince yapıldığından şikayeti inceleme yetkisinin Bafra İcra Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İcra İflas Kanunu’nun 128/a. maddesi gereğince kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler. Somut olayda; kıymet takdirinin, Bafra İcra Müdürlüğünce yapıldığı anlaşılmakla şikayeti inceleme yetkisi Bafra İcra Hukuk Mahkemesi’ne aittir....
İcra Hukuk Mahkemesince, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayeti inceleme yetkisinin haciz kararını veren esas icra müdürlüğü olan İstanbul 10. İcra Müdürlüğü’nün bağlı olduğu İstanbul İcra Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İstanbul 6. İcra Hukuk Mahkemesince, kıymet takdirinin Şanlıurfa İcra Müdürlüğü tarafından yapıldığı ve İİK.nun 128/a maddesine göre şikayeti inceleme yeri talimat icra müdürlüğünün bağlı olduğu İcra Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. İcra İflas Kanunu 128/a maddesindeki kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikâyette bulunabilirler hükmü dikkate alındığında; Somut olayda, kıymet takdiri talimat yoluyla Şanlıurfa 1. İcra Müdürlüğünce yapıldığı anlaşılmakla şikayeti inceleme yetkisi Şanlıurfa 1. İcra Hukuk Mahkemesine aittir....
Somut olayda, borçluların icra mahkemesine başvurusu takip dayanağı belgenin ödeme emri ile birlikte gönderilmesine ilişkin şikayet olup borçluların senet aslının icra kasasına alınmadığı yönünde bir şikayeti olmadığı gibi, icra müdürlüğünün ........2015 tarihli yazısında çek aslının icra kasasında olduğu belirtilmiştir. Bu durumda mahkemece; borçlunun dayanak belgenin ödeme emri ekinde tebliğ edilmediğine ilişkin şikayeti bulunduğu halde bu yönde inceleme yapılmadan çek aslının icra müdürlüğü kasasına alınmadığı gerekçesi ile şikayetin kabulu yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren ... gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/.../2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davalı hakkında bonoya dayalı ilamsız takip yaptığından davalının İcra Hukuk Mahkemesinde yaptığı şikayetin sonuç doğurmayacağı, davacının takibine dayanak yaptığı bonoların unsurları tam olan kambiyo senedi vasfında olduğu, kambiyo senetlerinde zamanaşımı süresinin vadeden itibaren 3 yıl olduğu, davacının zamanaşımına uğramış senetlere dayalı genel haciz yolu ile takip yapması halinde dahi zamanaşımı süresinin 3 yıl olacağı, takibe konu bonoların 01/07/2010, 11/01/2010, 01/05/2009 ve 01/11/2009 vadeli oldukları takip tarihinin 03/09/2013 tarihi olduğu, buna göre takip tarihi itibariyle takibe dayanak bonolar yönünden zamanaşımı süresinin dolduğunu, davalı borçlunun zamanaşımı itirazında bulunduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ilamsız takibe vaki itirazın iptali davasıdır....
Oluşa uygun kabule göre sanığın eyleminin 6545 sayılı Kanun değişikliğinden sonraki 5237 sayılı Kanun'un 102 nci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde düzenlenen sarkıntılık suretiyle cinsel saldırı suçunu oluşturup, öngörülen cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereği 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır. 3. Aynı Kanun’un 67 nci maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendi uyarınca zamanaşımı süresini kesen son işlemin 26.03.2015 tarihli mahkumiyet kararı olduğu ve bu tarihten, temyiz incelemesi tarihine kadar, 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin geçmiş olduğu belirlenmiştir. 4. Yukarıda açıklanan nedenle Tebliğnamedeki onama isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir. IV....
Hakim, şikayetçi yanlış göstermiş ya da hiç göstermemiş olsa bile doğru hasmı bulup şikayeti ona yönelterek ya da savunma haklarına riayet sınırları içinde şikayeti hasımsız olarak görüp sonuçlandırmak yetki ve görevi ile donatılmıştır. Şikayet , 818 BK 133. Madede düzenlenen zamanaşımını kesen sebeplerden olmadığından dava tarihi itibariyle zamanaşımı süresi dolmuştur.Bu ndenle itirazın reddi gerekmiştir....
nun 168 vd. maddeleri gereği (yani takibin kesinleşmesinden önce gerçekleşen zamanaşımı olarak) "borca itiraz" kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, davacı borçlunun ödeme emrinin tebliğine yönelik şikayeti kabul edildiğinden ve davacı borçluya icra müdürlüğünden usulüne uygun olarak gönderilecek ödeme emri üzerine yeniden itiraz hakkı doğacağından, davacının zamanaşımı sebebine dayalı borca itirazı hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği görülmektedir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; borçlu T1 İth. Tic. Ltd....
azaldığı ve durumunun iyi olduğunun tespit edildiği ve dodex replasmanına devam edilmesine karar verildiği, 22.11.2009 tarihinde hastanın uyumsuz olması tedavisine devam etmemesi nedeniyle anılan tedavi programından çıkartıldığı, ölenin, bacaklarda güçsüzlük şikayeti ile 09.11.2009 tarihinde ......
Zira hükmüne uyulan bozma ilamında "Davacının şikayeti üzerine davalı ... aleyhinde ceza davası açılmıştır. Ceza mahkemesince verilecek mahkumiyet kararı veya tespit edilecek maddi vakıa hukuk hakimini bağlayıcı olması nedeniyle ceza yargılamasının sonucunun beklenilmesi gerekirken, bu yön gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir" denilmiştir. Bozma ilamında bahsedilen...2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2005/152 Esas 2014/63 Karar sayılı dosyasında kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verildiği, işbu kararın katılan ... tarafından temyiz edildiği ve dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay'da bulunduğu dava dosyası içeriğinden anlaşılmaktadır. Bir başka anlatımla sonucunun beklenilmesi istenilen ceza davasında verilen karar henüz kesinleşmemiştir. Bu durumda mahkemece anılan ceza davası sonunda verilen kararın kesinleşmesinin beklenmesi gerekirken bu yön gözden kaçırılarak eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Devlet Hastanesinin 27.12.2010 günlü adli raporuna göre, basit tıbbı müdahale ile giderilemeyecek ve vücudunda kemik kırığına neden olacak şekilde yaralandığının tespit edildiği, katılanın şikayeti üzerine, sanığın cep telefonunu evinde olduğunu belirterek teslim ettiği, katılanın aşamalardaki tutarlı beyanları, sanığın kaçamaklı savunması, adli muayene raporu, yakalama tutanağı ile anlaşılması karşısında; anık ...'ın yağma suçunu işlediği anlaşıldığı halde, kanıtların takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 22.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....