Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Zamanaşımı defi üzerine mahkemece davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı yönünde inceleme yapılıp bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde zamanaşımı defi incelenmeksizin işin esasına girilerek hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... Sigorta A.Ş.’nin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma neden ve şekline göre davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 10.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Dosya kapsamından davacının iş kazası sonucu %7,30 oranında sürekli iş göremezliğinin bulunduğu ve davacı sigortalının %50, davalının %50 oranında kusurlu oldukları, davacının kaza geçirdiği tarihin 25/12/2003 tarihi olduğu, buna ilişkin olarak 15/12/2005 tarihinde incelemeye konu maddi ve manevi tazminat davasını açtığı, yine hesap raporu doğrultusunda davacı tarafın maddi tazminat istemlerini 25/07/2014 tarihinde ıslah ettiği, bu ıslah dilekçesinin davalı vekiline 21/08/2014 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin ise 28/08/2014 tarihinde ıslaha karşı zamanaşımı defi ileri sürdüğü anlaşılmaktadır. Dava konusunun iş kazasından kaynaklanan zararların tazminine ilişkin olduğunun kabulü sonrasında işbu davada uyuşmazlık konusu olan öncelikli husus, ıslah istemine ilişkin olarak gerek 818 sayılı B.K.’nun 125. maddesinde, gerekse 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesinde belirtilen 10 yıllık zaman aşımı süresinin dolup dolmadığı noktasında toplanmaktadır....

      Davalının zamanaşımı defi olduğu görülmekle öncelikle bu defi değerlendirilmiştir. Yük ve yolcu taşımacılığına ilişkin hükümler TTK'nın 850 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Somut olaydaki taşıma Yurtiçi Taşıyıcı Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunan emtianın ...'den – .../...’e yapılacak olan taşımaya ilişkin olup, TTK'nın taşımaya ilişkin 850 ve devamı maddelerinin uygulanacağı tartışmasızdır. TTK'nın 855.maddesinde; "(1) Bu Kitap hükümlerine tabi taşımalarda, yolcunun bir kaza sonucu ölmesi veya bedensel bütünlüğü zedeleyen bir zarara uğraması hâlinde istem hakları on yılda; diğer zararlarda ise bir yılda zaman aşımına uğrar. (2) Bu süre, eşya taşımasında, eşyanın gönderilene teslimi; yolcu taşımasında, yolcunun varma yerine ulaşma tarihinden başlar. Eşya tamamen zayi olmuş veya yolcu gideceği yere ulaşamamış ise, zaman aşımı süresi, eşyanın teslimi ve yolcunun ulaşması gereken tarihten itibaren işlemeye başlar....

        Davalı Bakanlık vekili davaya karşı cevap dilekçesinde zaman aşımı defi ileri sürmemiş ise de davacı tarafın ıslah talebinden sonra süresinde zaman aşımı definde bulunmuştur. Mahkemece davalı tarafın ıslaha karşı zaman aşımı define ilişkin kararda hiçbir değerlendirme yapılmamıştır. Dava konusu alacaklardan kıdem tazminatı alacağı bakımından dava ve ıslah tarihleri itibariyle 10 yıllık zaman aşımı süresi geçmemiş ise de fazla mesai ücreti alacağı bakımından ıslah edilen miktarlar yönünden ıslah tarihinden geriye doğru 5 yıllık süreden önceki ( 26.206.2014 tarihinden) döneme ilişkin miktarların zaman aşımına uğradığı bu itibarla dava dilekçesinde talep edilen 1.000,00 TL ile hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre 26.06.2014 tarihi sonrası dönem için hesaplanan toplam 1.392,75 TL brüt fazla mesai ücretinin net miktarı olan 1.713,33 TL'ye hükmedilmesi gerekir. Diğer davalının zamanaşımı itirazı yoktur....

        aşımı itirazında bulunarak davanın reddini talep edilmiştir....

          Davalı ... vekili zaman aşımı def'inde bulunduklarını, sigortalının kusuru olmadığını, davacının müvekkilinden hasar bedeline ilişkin herhangi bir talepte bulunmadığını müvekkilinin temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına sebebiyet vermediğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir. Diğer davalılar vekili, zaman aşımı def'inde bulunduklarını, müvekkillerinin kusuru bulunmadığını, diğer davalı ... tarafından ödeme yapıldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar Dairemizin 16.05.2012 tarih, 2011/283 E. 2012/7939 K. sayılı ilamı ile bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, olay sebebiyle dava tarihinden önce 27.09.2005 tarihinde davalı İsviçre Sigorta A Ş.'...

            Somut olayda davalı vekili dava edilen alacaklar bakımından zaman aşımı def'ini ileri sürmüştür. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalı vekilinin davaya yönelen zaman aşımı def'i nedeni ile dava tarihinden geriye doğru 5 yıl için yani 17.12.2002-01.10.2007 tarihleri arasındaki süre için fazla mesai ücreti hesaplanacağının belirtilmesine rağmen 1998-2007 yılları arasındaki hizmet süresi için fazla mesai ücreti hesap edilmiş, davalı vekilinin davaya yönelen zaman aşımı def'ini bu şekilde dikkate almamıştır. Mahkemece zaman aşımı def'ini dikkate almadan hazırlanan rapora itibarla fazla mesai ücretinin hüküm altına alınması hatalıdır. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 15.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              (Yargıtay HGK 2013/4-440 - 2014/115 Sayılı ilam). 07/10/2002 tarihli, müteveffa Taner Yeşilbaş'ın ölümüne sebep olan olaya ilişkin ceza zaman aşımının, olay tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK 455/1 ve 765 sayılı TCK 102/4 maddesi gereği 5 yıllık zaman aşımına tabi olduğu, zaman aşımı süresinin 07/10/2007 tarihinde dolduğu, davanın 19/09/2017 tarihinde açıldığı, davalının cevap dilekçesinde zaman aşımı definde bulunduğu anlaşılmakla, davanın zaman aşımı sebebiyle reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli olmamıştır....

                (Yargıtay HGK 2013/4-440 - 2014/115 Sayılı ilam). 07/10/2002 tarihli, müteveffa Taner Yeşilbaş'ın ölümüne sebep olan olaya ilişkin ceza zaman aşımının, olay tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK 455/1 ve 765 sayılı TCK 102/4 maddesi gereği 5 yıllık zaman aşımına tabi olduğu, zaman aşımı süresinin 07/10/2007 tarihinde dolduğu, davanın 19/09/2017 tarihinde açıldığı, davalının cevap dilekçesinde zaman aşımı definde bulunduğu anlaşılmakla, davanın zaman aşımı sebebiyle reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli olmamıştır....

                  Davalılar vekili ıslaha karşı zamanaşımı definde bulunmuş mahkemece alınan ek raporda zamanaşımı defi dikkate alınarak fazla çalışma alacağı 25.05.2005-01.04.2007 tarihleri arası için net 1540.40 TL olarak hesaplanmıştır. Mahkemece fazla çalışma alacağından takdiren % 20 indirim yapıldığı kabul edilmiş ek raporla belirlenen 1540.40 TL tutarından değil 8.4.2010 havale tarihli raporda belirlenen 2115.19 TL üzerinden % 20 indirim yaparak 1692.20 TL fazla çalışma alacağını hüküm altına alınması karşısında, davalının zaman aşımı def'inin dikkate alınmadığı sonucu çıkmaktadır. Mahkemece yapılacak iş ıslaha karşı zamanaşımı definin esas alındığı ek bilirkişi raporunu değerlendirmeye tabi tutarak sonuca gitmekten ibarettir.Yazılı şekilde zamanaşımı defi değerlendirilm...n karar verilmesi hatalıdır....

                    UYAP Entegrasyonu