Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, davalı yükleniciden 1 ve 3 nolu bağımsız bölümleri taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile satın alıp parasını da ödemesine rağmen tapuların verilmediğinden Asliye Hukuk mahkemesinde açtığı dava sonucu sözleşme bedelinin davalıdan alınmasına karar verildiğini, ancak dairelerin bugünkü bedelinin çok daha fazla olduğunu belirtip 50.000.000.000 .- TL.nin davalıdan alınmasını talep etmektedir. Dava, Borçlar Yasasının 105. maddesinden kaynaklanan munzam zarar istemine ilişkin olup, 4077 Sayılı Yasa kapsamında değerlendirilemez. Bu nedenle, Borçlar Yasası hükümlerine göre çözümlenmesi gereken uyuzmazlığın, Asliye Hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Ankara 25....

    Bu durumda dosya içeriğine, temyiz isteminin kapsamına göre, uyuşmazlık, kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre inşaat yapan yükleniciden haricen satın alınan taşınmazla ilgili olmayıp, taraflar arasında davalının kendisine ait gayrimenkule yaptığı inşaattan sattığı taşınmaz harici satış sözleşmesinden kaynaklı tazminat istemine ilişkin olup, temyiz itirazlarını inceleme görevi Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'ne aittir.SONUÇ: Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 14. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 23.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      .-2019/1026 K. sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R - Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 23.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı gereğince Dairemizin görevi 30.09.1988 tarihli 1987/2 Esas, 1988/2 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu kararı kapsamında kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre yükleniciden haricen satın alınan bağımsız bölüme ilişkin uyuşmazlıklarla ilgilidir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık taşınmaz satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptâli ve tescil istemine ilişkin olup, anılan iş bölümü kararı kapsamında Dairemiz'in görev alanına girmemektedir. Uyuşmazlık ile ilgili Yargıtay Yüksek 14. Hukuk Dairesi’nce görevsizlik kararı verilmeksizin UYAP sistemi üzerinden Dairemize gönderildiğinden dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay Yüksek 14....

        Mahkemenin nitelendirmesi ve temyiz kapsamına göre uyuşmazlık; yükleniciden taşınmaz satış sözleşmesiyle bağımsız bölüm satın alan davacının, ödediği bedel ile daireye yapmış olduğu masrafların tahsili istemine ilişkin olup, arsa sahipleri ve yüklenici arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı bir çekişme bulunmadığından, hükmün temyiz incelemesi Yüksek 13. Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır. Bu durumda, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 01.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Şirketi vekilinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir 2- Davacı vekilinin temyizi yönünden; Dava hizmet alım sözleşmesine istinaden işçiye ödenen bedelin yükleniciden rücuen tahsiline ilişkindir. Hizmet alım sözleşmeleri ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş aktinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. SGK kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur....

            CEVAP 1-Davalı arsa malikleri vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin sözleşme gereğince verilen süre içerisinde dava konusu inşaatı tamamlayıp iskan alınacak şekilde müvekkillerine teslim etmediğini ve edimlerini yerine getirmediğini, taşınmaz satışlarının ancak resmi şekilde yapıldığını, bu nedenle davacının öncelikle dava konusu yerden taşınmaz satın aldığına dair resmi satış belgesi alması gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. 2-Davalı yüklenici şirket davaya cevap vermemiştir. III....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı davacılar avukatınca duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı ... İnş. Tic. Ltd. Şti vekili avukat ... ile davacılar vekili avukat ...'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacılar, davalı yükleniciden inşaat halinde iken aldıkları üç adet konutun ayıplar nedeni ile oturulamayacak halde olduğunu ileri sürerek, satıştan vazgeçme ile dairelerin rayiç bedeli olarak 400.000 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir....

                Şti. bakımından; "birleştirilen dosyanın davacısı, akidi olan yükleniciden Türk Borçlar Kanununun 112. maddesine dayanarak ademi ifa sebebiyle tazminat isteyebilir. Buradaki borcun nedeni, borçlunun (yüklenicinin) taahhüdünü ihlal etmesidir. Borçlunun taahhüdü, genellikle bir akte dayandığından buna "akdi tazminat", borçlunun sorumluluğuna da "akdi sorumluluk" denilmektedir. Türk Borçlar Kanununun 112. maddesi gereğince ödenmesi gereken tazminat ise alacaklının müspet zararıdır. Müspet zarardan da borçlu edayı gereği gibi ve vaktinde yerine getirseydi alacaklının mameleki ne vaziyette bulunacak idi ise bu vaziyetle mamelekin hali hazır vaziyeti arasındaki fark anlaşılmalıdır. Bu nedenle mahkemece, bilirkişilerden ek rapor alınarak davacının isteyebileceği ./.. müspet zararı hesaplattınlmalı, bulunacak bu tutarın davadaki talebi aşmamak koşuluyla davalı yükleniciden tahsiline karar verilmelidir....

                  Bu durumda sözleşme gereği davacılara bırakılan ve aidiyeti konusunda çekişme bulunmayan 13 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki binada mevcut 1, 2, 4 ve 6 no'lu bağımsız bölümlerin adlarına tescili gerekmektedir. Bunun yanında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince arsalarını yükleniciye veren ve sonuçta bağımsız bölüm alacak olan davacı arsa sahiplerinin bağımsız bölüm tapularının geciçi bir müddet yüklenici üzerinde kalması da 3. kişilere hak sağlamaz. Yapılacak basit bir araştırma ile yükleniciye değil de arsa sahiplerine ait olacağı anlaşılabilcek olan bağımsız bölümler üzerine konulan takyidatlar nedeniyle de iyiniyetli oldukları kabul edilemez. Nitekim, Yargıtay'ın istikrar kazanmış içtihatları aynı yöndedir. Hal böyle iken, takyidatların kaldırılmasına ilişkin istemin de kabulü yerine reddi hatalı olmuştur. 3-Bozma nedenine göre, davalılardan Vergi Dairesi'nin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....

                    Hukuk Dairesi KARAR Dava, arsa sahibi ile yüklenici arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden daire satın alan kişi tarafından arsa sahibi, yüklenici ve taşınmazın devrinin yapıldığı üçüncü kişiye karşı açılan tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince tapu iptal tescil talebinin reddine, alacak isteminin kabulüne karar verilmiş, istinaf mahkemesince de davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş ve bu hüküm davacı tarafından öncelikle tapu iptal ve tescil talebi yönünden temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 14. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 14. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu