Mahkemece, davacının dava konusu çekleri avans mahiyetinde davalıya teslim ettiğini ileri sürdüğü, davalının çekler karşılığında davacıya hayvan ve hayvan yemi verdiğini beyan ettiği, bu durumda ispat yükünün davalı üzerinde olduğu ve bu hususun davalı tarafça ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı davalıdan 100 adet hayvan alımı için anlaştıklarını, bu anlaşma çerçevesinde davalıya avans çekleri verdiğini ancak eksik mal teslimi olduğunu belirterek menfi tespit ve istirdat isteminde bulunmuştur. Satış sözleşmesinde tarafların edimlerini aksine anlaşma olmadıkları takdirde, aynı anda ifa etmeleri kural olduğundan, peşin satış karinesi uyarınca davacının çeklerin avans niteliğinde verildiğini ve karşılığında kısmen mal teslim edilmediğini kanıtlaması gerekir. Mahkemece ispat yükünde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir....
Mukabilinde 50 nolu Bağımsız bölüm); bu taşınmazların alım ücreti için davalı bankadan 1 adet konut kredisi aldığını; taşınmazların fiilen teslim edildiğini ancak tapuların verilmediğini, taşınmazı üzerindeki takyidatlar sebebiyle ayıplı olduğunu, davacının sözleşmeden dönme hakkını kullandığını belirterek; ödenen 285.000 TL’nin faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İnş Turizm Nak Plastik ve Ağaç Doğrama Hay. San. Tic. Ltd. Şti. DAVA TÜRÜ : Yükleniciden konut alımı nedeniyle DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ: 19.10.2015 K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, yükleniciden kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile alınan dairedin sözleşmeye göre tam teslim edilmediği iddiası ile eksik ifaya dayalı alacak isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (23.)...
temerrüde düşmesi sebebiyle, kiracının TBK'nun 125. maddesinde yer alan seçimlik haklardan istediğini kullanabileceği, bu kapsamda davalı kiracı tarafından sözleşmeden dönerek menfi zararların giderilmesinin talep edildiği, dönme iradesi ile kiraya veren aleyhine, ödenen kira bedelinin tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı ve dönme iradesinin karşı tarafa bildirildiği" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Mahkemece, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığı, ancak davalı tarafın makinanın hazır olduğunu ve bakiye kısım ödendiğinde malı Torbalı'da teslim edeceklerini ve sözleşmenin kendileri açısından geçerli olduğunu belirttikleri, davacı tarafın kendi bakiye borcunu ödemediği gibi makinayı teslim almaktan kaçındığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, davalı ile aralarındaki yazılı olmayan sözleşmeye istinaden mal alımı için 20.000 TL kapora ödendiğini ancak malın teslim edilmediğini belirterek, menfi tespit-istirdat isteminde bulunmuştur. Davalı ise mal bedelinin 100.000 TL olduğunu, 20.000 TL'nin bu alacağın bir kısmını oluşturduğunu, bedelin tümü ödenmediğinden malın teslim edilemediğini savunmuştur. Ödenen 20.000 TL'nin mal alımı için kapora olduğu tarafların kabulündedir. Satış sözleşmesinde akdin esaslı unsurlarından olan mal bedeli konusunda taraflar arasında uyuşmazlık vardır....
İİK'nın 72/5. maddesi gereğince borçlunun açmış olduğu menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı almamış veya verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının herhangi bir sebeple kaldırılmış olması nedeniyle dava konusu borcu alacaklıya ödemiş olursa açılmış olan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir. Bu durumda borçlunun menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştürülerek devam edilmesi için bir talepte bulunmasına gerek yoktur. Borcun ödenmiş olduğunu öğrenen mahkemenin yukarıda yazılı ... hükmü gereğince davaya kendiliğinden istirdat davası olarak devam etmesi gerekir(Çavdar, Seyit, İtirazın İptali,Borçtan Kurtulma, Menfi Tespit ve İstirdat Davaları, Ankara, 2007,s.803)....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satılan konutun geç teslimi nedeniyle kira ve eksik işler bedeli istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, dava dışı S.S.... Arsa Konut Yapı kooperatifince yapılmakta olan ve davalıya ait 18 nolu bağımsız bölümün davacıya satıldığı, ancak sözleşmeye göre konutun zamanında teslim edilmemesi sonucu kira kaybı nedeniyle dava açıldığı, davalının yüklenici konumunda olmadığı, yüklenicinin davada taraf bulunmadığı anlaşılmaktadır. Tüketici Mahkemesi özel bir mahkemedir ve görevleri 4077 Sayılı Yasadan kaynaklanır. Somut olayda; yükleniciden konut alımı söz konusu olmadığı anlaşılmakla, davanın genel hükümlere göre ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 2....
Davacı, sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle davalıya ödediği ayni ve nakdi avansların iadesini talep etmekte olup, davacı bu talebi ile sözleşmeden dönme iradesini ortaya koymuş bulunmaktadır. Buna göre davacı TBK 125. maddesi gereğince müsbet zararlarını talep edemese de menfi zararlarını talep edebilecektir. Davacı, davalının kendisine teslim etmesi gereken ayçiçeğini teslim etmemesi nedeniyle piyasadan ayçiçeği satın almak zorunda kalması nedeniyle zarara uğradığını iddia etmekte olup, davacının bu talebi müsbet zarar değil menfi zararının tazminine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı dilekçesinde hiçbir sözleşmeye dayanmadan haricen satın aldığı konutun süresinde yapılmaması nedeniyle arsa sahibi ile yüklenici arasındaki dava sonucu sözleşme iptal edilip aldığı tapunun mahkeme kararı ile iptal edildiğini belirtip sebepsiz zenginleşme nedeniyle konut bedelini davalılardan talep etmektedir. Dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemidir. Tüketici Mahkemesi özel bir mahkeme olup, görevleri 4077 Sayılı Yasadan kaynaklanmaktadır. Somut olayda, yükleniciden konut alımı söz konusu olmadığı gibi, hiç bir sözleşmeye dayanılmadığı da anlaşılmakla, yalnızca alacağa ilişkin davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 3....
Önödemeli konut satış sözleşmesinden dönme hakkı 6502 s.TKHK.nun 45.m.sinde:" (1) (Değişik: 2/1/2017- KHK-684/8 md.; Aynen kabul: 1/2/2018- 7074/8 md.) Ön ödemeli konut satışında sözleşme tarihinden itibaren yirmidört aya kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır. Sözleşmeden dönülmesi durumunda satıcı; konutun satışı veya satış vaadi sözleşmesi nedeniyle oluşan vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar ile sözleşme tarihinden itibaren ilk üç ay için sözleşme bedelinin yüzde ikisine, üç ila altı ay arası için yüzde dördüne, altı ila oniki ay arası için yüzde altısına ve oniki ila yirmidört ay arası için de yüzde sekizine kadar tazminatın ödenmesini isteyebilir. (2) Satıcı, yükümlülüklerini hiç ya da gereği gibi yerine getirmezse tüketiciden herhangi bir bedel talep edemez....