Davacı vekili,yüklenici şirketin tapuları vermemesi üzerine dava açtıklarını ve ... 4. Tüketici Mahkemesinin 2009/314-582-583-584-585-586-587-588 ve 589 Esas sayılı dosyaları ile davayı kazandıklarını ancak bu kararların tapu sicilinde tescilinin mümkün olmadığını, kat irtifakı kurulması gerektiğini söz konusu taşınmazda kat irtifakının kurulabilmesi için gerekli işlemlerin yapılmak üzere kendilerine nama ifa izni verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacıların satın aldıkları taşınmazların tapu kayıtlarının kendi adlarına tesciline ilişkin davaların ... 4. Tüketici Mahkemesince davacılar lehine hüküm altına alındığı, kesinleşen mahkeme kararlarının tapu idaresi tarafından yerine getirilmesi mecburi olduğu, bu dava bakımından daha önce açılmış ve sonuçlanmış dava bulunması sebebiyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir....
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde yüklenici sözleşmeye, fen ve sanat kurallarına göre edimi ifa ederse kendisine düşecek taşınmazlara hak kazanabilecektir....
Arsa maliklerinin nama ifa için dava açtığı bir durumda davacıya İİK. 94. madde hükmüne göre neden taşınmazın borçlu adına tescilini sağlamak için dava açmadan biçimindeki bilirkişi görüşünü kabul etmek ve davanın reddi için gerekçe yapılması doğru olmadığı gibi ek kararla haciz yetkisi alınması karşısında neden nama ifa davasına katılmadın gibi bir gerekçeyi de kabul etmek mümkün değildir. Tapu kaydının incelenmesinde de taşınmazın 73.000,00 TL bedelle yüklenici ...'ye satıldığı görülmektedir. Yargıtay uygulamasına göre Tapu kaydında gösterilen satın bedelinin satıcıya geçtiğinin kabulü gerekir. Yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgulara göre son malik Makbule yönünden de muvaaza olgusu ve borçlu hakkında İcra takibinin mevcudiyeti değerlendirilerek davalı ...'...
İzin kararının hüküm fıkrasında da, eksik ve ayıplı iş kalemleri ve diğer borç ve masrafların her birinin tahmini masrafları tek tek gösterilir. Genel nitelikli yetki ve izin verilemez. Mahkemece, infazda tereddüde yol açmamak için nama ifasına izin ve yetki verilen iş ve işlemlerin hüküm fıkrasında tek tek belirtilip gösterilmesi veya bu nitelikte olduğu denetim sonucu anlaşılacak infazı mümkün hüküm kurulması ve nama ifa için belirlenen giderlerin ne suretle karşılanacağının da gösterilmesi gerekir. Bu giderler yükleniciye kalacak bağımsız bölümün satışı suretiyle karşılanacak ise, satışına izin verilecek bağımsız bölümün hükme en yakın tarih itibariyle rayiç değeri belirlenip, bu değerden düşük olmamak suretiyle satışına izin verilmesi gerekir. Ayrıca arsa sahiplerince nama ifa kapsamında talep edilen eksik-ayıplı işler vs. masrafların da hükme en yakın tarih itibariyle serbest piyasa rayiçleri dikkate alınmak suretiyle tespiti gerekmektedir....
Konut Yapı Kooperatifi vekili tarafından dava konusu A Blok hakkında davalı yüklenici aleyhine ... ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/141 Esas sayılı dosyasında nama ifa davası açıldığı belirtildiğinden dava konusu ile ilgili olan ... ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/141 Esas sayılı dosya suretinin teminiyle, 2- Davalı yüklenici ... İnşaat Tic. ve San. Ltd. Şti. Şirketi tarafından arsa sahibi ... Konut Yapı Kooperatifi aleyhine .... ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/141 Esas sayılı dosyasının temini ile, Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 02.10.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre sözleşmeye göre binanın en geç ruhsata tarihinden itibaren 18 ay içerisinde yani 29.09.2007 tarihinde teslim edilmesi gerektiği ancak binanın %80 seviyesinde tamamlanarak terk edildiği, davacının nama ifa talep etmekte haklı olduğu, davalıların tamamlanmamış binada yükleniciye düşen bağımsız bölümleri aldıklarından iyi niyet ilkesinden faydalanamayacakları gerekçesi ile 1,2,5,7 ve 13 numaralı bağımsız bölümlerin nama ifa ve bu amaçla avans niteliğinde olmak üzere satışına izin verilmesine karar verilmiştir....
Taraflar arasındaki tazminat davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl dava ve birleşen dava, Borçlar Kanunu’nun 97. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, davalı yükleniciye verilmesi gereken bağımsız bölümlerin satışına izin ve yetki verilmesi, satılacak bağımsız bölümlerden elde edilecek bedelle inşaatın yüklenici namına tamamlanması için davacılara yetki verilmesi ve gecikme tazminatı istemlerine ilişkindir. Asıl ve birleşen davada davalı yüklenici vekili, asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir. Mahkemece ıslah da dikkate alınarak asıl ve birleşen davanın gecikme tazminatı talebi yönünden kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine, Yüksek 15....
Bozma ilâmında, yüklenicinin asıl ve ek sözleşmede belirtilen imalâtları tamamlamadığı, davalı iş sahibinin, davacı yükleniciye keşide ettiği 18.09.2014 günlü ihtarnamenin yükleniciye 19.09.2014 tarihinde tebliğ edildiği, tanınan 10 günlük süre eklendiğinde iş sahibinin nama ifa yaptırabileceği sürenin 30.09.2014 tarihinde başladığı, bu tarihten önce yüklenici tarafından işin eksik de olsa iş sahibine teslim edildiğinin kanıtlanamadığı, asıl ve ek sözleşmelerin götürü bedelli olduğu, götürü bedelli sözleşmelerde gerçekleştirilen imalât ve hakedilen iş bedelinin gerçekleştirilen imalâtın işin tamamına göre fiziki oranı tespit ve bu oranın götürü bedele uygulanmak suretiyle hesaplanması gerektiği, sözleşme ve ek sözleşme kapsamındaki işler yüklenici tarafından teslim edilmemiş ise de davalı iş sahibi 18.09.2014 tarihli ihtarname ile 10 günlük süre verip tamamlanmaması halinde nama ifa suretiyle bedeli yükleniciden tahsil etmek üzere tamamlanacağını belirttiği ve söz konusu ihtarname sözleşmenin...
Arsa payı karşılığı yapılan inşaatlarda “nama ifa” istenmesi durumunda; arsa sahibi, kural olarak nama ifa suretiyle tamamlayacağı inşaatın, yüklenicinin payına düşen bağımsız bölümlerin eksik işlerini tamamlamak ve kusurları gidermek zorunda değildir. Buna göre, inşaattan kendisine isabet edecek bağımsız bölümler ile ortak alanlarını yüklenici namına tamamlamak üzere Borçlar Kanunu’nun 97/1. maddesi hükmüne dayanarak izin talep edebilir. Sözleşmenin yanları arasında bağımsız bölümlerin paylaşımı yapılmamış ise, arsa sahibi inşaatın tamamı için nama ifa izni talep etmek durumundadır. Eksik ve kusurlu işler bedelinin tahsili isteminde ise; akdin ifası doğrultusunda zararın tazmini kapsamında sadece bedel istemi sözkonusu olduğundan nama ifada olduğu gibi “hakim izni” gerekmez. O halde, davacı tarafın yüklenici namına ifaya izin mi; eksik ve kusurlu işler bedelinin tahsilini mi istediği sorulup açıkça saptanmalıdır....
Taraflar arasındaki nama ifa, tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....