Noterliği'nin 19 Ekim 2011 tarih, 28997 yevmiye no'lu kat karşılığı inşaat sözleşmesinde eksik ve kusurlu işlerin tamamlanması için nama ifaya izin verilmesine, nama ifaya izin kapsamında; eksik ve kusurlu iş ve işlemlerin tespitine, tespit edilen iş ve işlemlerin giderim bedelleriyle, yapı kullanma (iskan) izin belgelerinin alınması için gerekli her türlü harç ve masrafın tespitine, tespit edilen tutarın avans niteliğinde depo edilmek üzere davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, dava dışı ... ... ile yaptığı kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca kayden maliki olduğu, kat irtifakı kurulu, mesken vasıflı 8 nolu bağımsız bölümün yükleniciye bırakıldığını, yüklenicinin taşınmazı harici sözleşme ile davalıya sattığını, ancak yüklenicinin edimlerini yerine getirmemesi sebebi ile aleyhinde açtığı nama ifa davasının kabul edilip kesinleştiğini, davalının kendisi ve yüklenici hakkında açtığı tapu iptali ve tescil davasının da reddedilip kesinleştiğini, buna rağmen davalının taşınmazı haksız yere işgal ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, bir savunma getirmemiştir. Mahkemece, kayden davacıya ait çekişme konusu taşınmaza davalının haklı ve geçerli bir nedeni olmadan elattığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl davada nama ifa ve kira alacağı, birleşen 2014/... Esas sayılı davada nama ifa ve birleşen 2010/94 Esas sayılı davada alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın asıl ve birleşen 2014/... Esas sayılı davanın kabulüne, birleşen 2010/94 Esas sayılı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen 2014/... Esas sayılı davada davacı-birleşen 2010/94 Esas sayılı davada davalılar ile asıl davada davalı-birleşen 2010/94 Esas sayılı davada davacılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı yüklenicinin 30.11.2009 tarihinde tamamlaması gereken binayı bitirmemesi nedeniyle temerrüde düştüğü, BK'nın 97. maddesi uyarınca davalının binadaki eksik işlerin giderilmesi ve iskan ruhsatının alınması için davalı yüklenici adına nama ifa için izin verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, ortak yerlerdeki eksiklikler bedeli 16.989,00 TL, iskan harçları tutarı 570,28 TL, yapı denetim bedeli 25.986,36 TL, fotoğraf çekimi ve muhtelif harcamalar bedeli olarak 1.000,00 TL olmak üzere toplam 43.545,64 TL muhtelif gider ve işlerin yüklenici yerine getirilip iskan ruhsatı almak üzere davacılara nama ifaya izin verilmesine, davacılara yükleniciye isabet edecek 36225 ada 6 parselde bulunan 5 nolu bağımsız bölümü satma yetkisi tanınmasına, artan paranın davalı yüklenici adına açılacak banka hesabına yatırılmasına, davacıların kira kaybı bedelleriyle ilgili taleplerinin kabulü ile toplam 5.500,00...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.05.2007 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen davada ise davacı vekili tarafından davalı aleyhine 30.05.2007 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, inşaata izin ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen 24.06.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, 01.03.2995 ve 30.06.2005 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmelerine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Tekrar ve önemle vurgulamak gerekirse bu talebin ileri sürülebilmesi için sözleşmenin yürürlükte olması (feshedilmemesi) iş sahibinin bir kusurunun olmaması ve yüklenicinin temerrüdü gerekir. Burada iş sahibinin isteyebileceği masraf ifaya taalluk eden menfaatine karşılık olacağından bir bakıma müspet zarardır. Bu genel açıklamalardan sonra somut olaya gelince; Dosyada yer alan bilgi ve belgelerden taraflar arasındaki akdi ilişkinin 22.01.2008 tarihli sözleşmeyle kurulduğu, eserin tesliminden sonra davacının davalıyı gönderdiği ihtarnameyle temerrüde düşürdüğü, bir sonuç alamaması üzerinde de 16.06.2009 tarihli ihtarnamesiyle sözleşmeyi feshettiği anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtildiği üzere sözleşme iş sahibi tarafından feshedildiğinden Borçlar Kanununun 106. maddesindeki seçimlik hakkın sözleşmenin feshi doğrultusunda kullanılması sebebiyle artık nama ifa için yapılan harcamaların tutarı istenemez....
un gösterilmesi ve satış yetkisi verilmesi gerekiyorsa asıl adına verilmesi zorunludur. 4-Kararın hüküm bölümünde nama ifaya izin verilirken bilirkişi rapor ve ek raporuna atıf yapılarak karar oluşturulmuştur. Nama ifaya izinde eksiklerin ve ayıpların tek tek kararın hüküm bölümünde gösterilmesi ve avans mahiyetinde olan giderilme bedellerinin de kalem kalem açıklanması gerekirken, toplam olarak eksik ve ayıpların giderilme bedelini gösteren, her kalem için eksik ve ayıpların giderilme bedelini açıklamayan bilirkişi raporu ve ek raporuna atıfta bulunularak hükmün kurulması hatalı olmuştur. Kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir....
Şti. vekilinin karar düzeltme talebi Dairemizce incelenmiştir. 1-Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici nedenler karşısında yüklenici vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birisine uymayan aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer karar düzeltme taleplerinin reddi gerekmiştir. 2-Asıl davada eksik işlerin giderimi ve yapı kullanma izin belgesi alma masraflarının nama ifa suretiyle davacı arsa sahiplerince karşılanabilmesi için davalı yükleniciye düşen 20 no'lu bağımsız bölümün satışına izin verildiği, dolayısıyla da sözleşme gereği yüklenicinin yapması gereken iş ve işlemler asıl davada kurulan hükmün infazı sonucunda ifayla sonuçlanmış olacağından yüklenici tarafından arsa sahipleri aleyhine 16 ve 20 no'lu bağımsız bölümlerin tapu iptâli ve tescili talebiyle açılan 2012/547 Esas sayılı davada 16 no'lu bağımsız bölümün davacı adına tescili talebinin kabulü yerine davanın tümden reddi doğru olmamıştır....
Asıl dava davalısı yüklenici, işin ifa edileceği bir kısım yerlerde kamulaştırma işlemlerini tamamlamadığından ve davacı taşeronun süresi gelmiş hakediş ödemelerinin bir kısmını yapmadığından kusurludur. Asıl dava davacısı taşeron ise kamulaştırma yapılan ve çalışılan alanlardaki eksik ve hatalı işlerini çekilen ihtara rağmen düzeltmediğinden ve de iş sahasını bir bildirim yapmadan terk ettiğinden kusurludur. Şu durumda fesihte tarafların ortak kusuru bulunmaktadır. Taraflar ortak kusurlu olduklarından mahkemece tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Yine dönüş motorin giderleri sözleşmenin tam ifa ile sonuçlanması halinde hak edilecek bir bedel olarak öngörülmüş olup, iş tam ifa ile sonuçlanmadığından buna ilişkin talebin reddedilmesinde de bir isabetsizlik görülmemiştir....
Kat 31 numaralı bağımsız bölümü müvekkilinden satın aldığını ve bedelini peşin olarak ödediğini, müvekkili şirket ile arsa sahibi olan diğer davalı kooperatif arasında çıkan hukuki uyuşmazlıklar nedeniyle müvekkilinin davacıya sattığı bağımsız bölümün tapusunu veremediğini, diğer davalı arsa sahibi S.S. ... Konut Yapı Kooperatifinin müvekkili aleyhine açmış olduğu nama ifa davasının Sincan 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/92 E. sayılı dosyasında görülerek karara bağlandığını, nama ifa kararından sonra sözleşme gereğince arsa sahibinin payı olan C Blok'un iskana hazır olarak fiilen bitirildiğini, şu anda binada oturulduğunu savunarak haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. 2.Davalı SS. ......