Etap Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı İşi" olarak adlandırılan, karma sözleşme niteliği taşıyan, arsa satışı karşılığı inşaat ve hasılat paylaşımı sözleşmesinin akdedildiği, paylaşım oranlarının davalı için % 37,5 ve dava dışı adi ortaklık için %62,5 olarak belirlendiği, taahhüt konusu tutarın üzerinde satış olması halinde ise artan kısmın paylaşımının davalı için %37,51 adi ortaklık için %67,49 olarak kararlaştırıldığı, dava dışı yüklenicinin, bu inşaat işini yapmak için davacı bankadan nakdi ve gayri nakdi kredi kullandığı, bu kredi borçlarını ödeyemediği, 16/02/2016 tarihinde de arsa sahibi olan ...’ya da işi bitiremeyeceğini bildirerek, nama ifa talebinde bulunduğu, (hemen sonra da 22/02/2016 tarihinde iflas erteleme davası açtığı), dava dışı yüklenicinin 16/02/2016 tarihli nama ifa komisyonu kurulması ve davalı marifetiyle işlerin tamamlanması talebi üzerine, davalı şirketin 29/04/2016 tarihli Yönetim Kurulu kararı ile inşaatın kalan kısmının nama ifa komisyonu marifetiyle yaptırılmasına...
Etap Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı İşi" olarak adlandırılan, karma sözleşme niteliği taşıyan, arsa satışı karşılığı inşaat ve hasılat paylaşımı sözleşmesinin akdedildiği, paylaşım oranlarının davalı için % 37,5 ve dava dışı adi ortaklık için %62,5 olarak belirlendiği, taahhüt konusu tutarın üzerinde satış olması halinde ise artan kısmın paylaşımının davalı için %37,51 adi ortaklık için %67,49 olarak kararlaştırıldığı, dava dışı yüklenicinin, bu inşaat işini yapmak için davacı bankadan nakdi ve gayri nakdi kredi kullandığı, bu kredi borçlarını ödeyemediği, 16/02/2016 tarihinde de arsa sahibi olan Emlak Konut GYO’ya da işi bitiremeyeceğini bildirerek, nama ifa talebinde bulunduğu, (hemen sonra da 22/02/2016 tarihinde iflas erteleme davası açtığı), dava dışı yüklenicinin 16/02/2016 tarihli nama ifa komisyonu kurulması ve davalı marifetiyle işlerin tamamlanması talebi üzerine, davalı şirketin 29/04/2016 tarihli Yönetim Kurulu kararı ile inşaatın kalan kısmının nama ifa komisyonu marifetiyle...
Karar, asıl davada davalı-birleşen davada davacı yüklenici vekili tarafından temyiz edilmiştir. Asıl dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı nama ifa ve cezai şart alacağı; birleşen dava ise yükleniciye satış yetkisi verilmesi istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki 09.01.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yüklenicinin, süresinde inşaatı tamamlayıp arsa malikine teslim etmediği ve bu suretle temerrüde düştüğü açıktır. Keza, davaya konu 1 ve 8 numaralı bağımsız bölümlerin sözleşme gereği yükleniciye ait olduğu hususunda da çekişme bulunmamaktadır. Asıl davada, ...'nın 113. maddesi uyarınca inşaattaki eksik ve kusurlu işlerin giderilmesi ile yapı kullanma izin belgesi alınması için gerekli masrafların karşılanması amacıyla 1 ve 8 nolu bağımsız bölümlerin satışı ile nama ifaya izin talep edilmiştir....
Yüklenici, ediminin ifasında borçlu temerrüdüne düşmüş olmalıdır.Nama ifaya izin, yanlar arasındaki sözleşmeye dayanılarak istenebileceğinden, borçlunun “yapma borcu” için nama ifa talep edilebilir. Yapma borcu olmayan işler için nama ifa istenemez. Nama ifaya izin istemi değerlendirilip hükümle sonuçlandırılırken mutlaka sözleşme hükümleri gözetilmeli ve karşı yanın da hakları korunmalıdır. Mahkemece, açıklanan bu yasal koşulların gerçekleşmiş olduğu saptanır ve nama ifaya izin talebi kabul edilirse; kurulacak hükümde, iznin hangi eksiklikler için verildiği ve bunların avans niteliğindeki tahmini tamamlama giderlerinin ne olduğu, tek tek açıklanıp gösterilmelidir. Eğer istenmişse, nama ifaya izin davasında tahmini maliyet gideri de avans olarak hüküm altına alınmalıdır. Mahkemece yukarıdaki hususlar gözetilmeyerek kararın infazında kuşku uyandıracak şekilde ve ne kadar miktar için nama ifaya izin verildiği belli olmayan hüküm usul ve yasaya uygun bulunmamıştır....
Bu madde hükmüne göre yapma borcu, borçlu (eser sözleşmesinde yüklenici) tarafından süresi içerisinde ifa edilmediği takdirde alacaklı (eser sözleşmesinde iş sahibi) masrafı borçluya ait olmak üzere ifa edilmeyen ya da eksik bırakılan edimin kendisi veya başkası tarafından tamamlanmasına izin verilmesini isteyebilecektir. Özellikle arsa payı karışılığı inşaat yapım sözleşmelerinde yükleniciye isabet edip de henüz teslim ve devir edilmeyen ve arsa sahibi adına kayıtlı olan bağımsız bölüm-bölümler varsa nama ifaya izin davası ile birlikte eksik ve kusurlar ile gecikme tazminatı ile cezaların giderilmesi ve karşılanmasında harcanmak ve ödenmek üzere yükleniciye ait bağımsız bölümün satışına izin verilmesi de talep edilmekte, Yargıtay uygulamasında eksik ve kusurların giderilmesi ve gecikme tazminatını karşılayacak bağımsız bölümlerin en az satış bedelinin de gösterilerek satışa izin verilmesi ve giderlerin bu satış bedelinden karşılanması gerektiği kabul edilmektedir....
Somut olayda, bilirkişi kurulunca eksik ve ayıplı işlere ilişkin nesafet bedeli 50.005,00 TL olarak, imalat bedeli olan 77.000,00 TL ve ilgili kurumlara yapılacak ödemeler tutarı 76.480,40 TL olmak üzere toplam nama ifa bedeli 153.580,40 TL olarak belirlenmiş; mahkemece eksik ve ayıplı iş bedelinin 55.005,00 TL olduğu gerekçesine yer verilerek, 50.005,00 TL eksik ve ayıplı iş bedelinin tahsiline, ayrıca nama ifaya izin verilmesine karar verilmiştir....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mahkemece dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek, yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmesine ve özellikle belirlenen bedelin nama ifanın hukuki mahiyeti gereği avans niteliğinde olmasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı yüklenici vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davalı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan nama ifaya izin ve satış yetkisi verilmesi talebine ilişkindir. 2....
Davada gecikmeden doğan kira kaybı, davacıya ait bağımsız bölümlerin eksik ve kusurlu işlerinin giderim bedeliyle birlikte binanın tümüyle ilgili eksik işlerin ve giderim bedellerinin tespiti ile yüklenici namına ifası için izin ve yetki verilmesi, nama ifa giderlerinin karşılanması için yükleniciye ait bağımsız bölümlerin satışına izin verilmesi de talep edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davalarda alacak, nama ifaya izin verme, fazladan ifa bedelinin tahsili, tapu iptali ve tescil, maddi tazminat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı birleşen 2009/552 E. sayılı davanın kısmen kabulüne, diğer davaların kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı birleşen davada davacı ... vekili ile davacı birleşen davada davalılar ..., ... vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl ve birleşen davalar, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Arsa sahibinin açtığı davalardan; asıl dava kira tazminatına ilişkin, birleşen 2009/521 esas sayılı dava nama ifa bedeline ilişkin ve birleşen 2009/585 esas sayılı dava eksik işler ve değer kaybı bedeline ilişkindir....
Böylece, borçlu, daha ağır olan cezai şartı ödemekten kurtulmak için, asıl edimi ifa etmeye zorlanır. Bu açıklamalara ve dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle sözleşmenin .... maddesindeki cezai şartın ifa yerine geçen ceza niteliğinde olup, davacı arsa sahibi tarafından BK'nın 106. maddesi uyarınca ifayı bekleyenin, diğer anlatımla sözleşmeyi feshetmeyenin isteyebileceği olumlu zarar niteliğinde olan eksik ve ayıplı işler bedeli yani ifa sayılacak hakların istenmiş olması sebebiyle seçimlik cezanın istenemeyeceği gerekçesiyle bu talebin reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi doğru olmamış ise de kararın bu bölümünün sonucu itibariyle doğru olmasına göre, davacı ve davalı şirket vekilleri ile davalı ...'...