Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasında kooperatif yönetim kurulu üyeliğinin düşmesine ilişkin yönetim kurulu kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, 18.03.2012 tarihli kat malikleri kurulunda seçilen yönetim kurulu, yönetim planına aykırı olduğundan yönetim planına uygun yönetim kurulu oluşturulması istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve müdahil tarafından temyiz edilmiştir....

      Mahkemece iddia, savunma,bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; özel denetçi atanması talebinin reddi halinde mahkemeye başvurarak talepte bulunabileceği, yönetim kurulu üyeleri için öngörülen ücretin makul olduğu, yönetim kurulu üye sayısının üçten beşe yükseltilmesi talebinin reddinin şirketin yönetimi ile ilgili karar olduğu ve yönetimde bulunma konusunda davacıların imtiyazı olmadığı, denetçinin ibrası hususunda oy yoksunluğunun söz konusu olmayacağı gerekçesiyle 29/03/2013 tarihli Genel Kurulda Denetçi atanması talebinin reddine ilişkin alınan kararın (gündemin 4. maddesinde) iptaline ilişkin, yönetim kurulu üyelerine ödenecek ücrete ilişkin (8. madde), davanın yönetim kurulu üye sayısının 5'e çıkarılmasına yönelik talebinin reddine ilişkin (gündemin 11. maddesi) ve 17/05/2013 tarihli Genel Kurul'da Denetçinin ibrasına ilişkin (gündemin 4. maddesinde) alınan Genel Kurul Kararlarının iptali yönünde açılan davaların reddine; yönetim kurulu üyelerine TTK 395 ve 396. maddeleri kapsamında...

        ilamında da belirtildiği üzere davacı taraflarca ibra edilmemeye dair genel kurul kararının iptali de istenilmekle söz konusu kararın kural olarak uygulanabilir nitelik taşıyıp taşımadığı, bu konuda yönetim kurulu üyesi olan davacılar hakkında sorumluluk davası açılmasının halihazırda söz konusu olup olmadığı, yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmemelerine ilişkin genel kurul kararının iptalinin davacılar tarafından talep edilebilmesinin sorumluluk kararı için gerekli sürenin geçip geçmediği de gözetildiğinde bu yönden aykırılık olup olmadığı, ayrıca diğer tüm yönetim kurulu üyeleri hakkında ibraya engel bir durumun söz konusu olup olmadığı, ibra kararının iptali talebi noktasında ise davacını talebine dayanak kılınan vakıalar yani " şirketin zarara uğratıldığı, ve bu nedenle iptal kararının hatalı olduğu" iddiasının muhasebesel, finansal ve işletmesel açıdan davacı tarafından somutlaştırılan vakıalar ve belgeler çerçevesinde anlaşılabilir bir aykırılık halinin mevcut olup olmadığı, bu...

          Mahkemece, davaya konu dükkanların yönetim kurulu kararı ile davacılara tahsis edildiği, sonrasında yapılan genel kurullarda söz konusu tahsisle ilgili işlemlerin yapılması için yönetim kuruluna yetki verildiği, tahsise konu yönetim kurulu kararında her hangi bir sahtelik olmadığının asliye ceza mahkemesinden verilmiş kesinleşen beraat kararı ile tespit edildiği, dava devam ederken alınmış olan genel kurul kararı ile ilgili yönetim kurulu kararlarının iptal edilmesinin dikkate alınamayacağı, asıl davada davacı ...’ın talebine konu dükkanın kooperatif adına kayıtlı olmayıp birleşen dava davalıları adına kayıtlı olduğu gerekçesiyle, asıl davada davacı ...’ın talebinin ve birleşen davaların kabulü ile, dükkanların davalılar adına olan tapularının iptali ile davacılar adına tesciline, asıl davada davacı ...’ın davalı kooperatif hakkındaki davasının pasif husumet nedeniyle reddine, diğer davalılar hakkındaki davasının kabulüne dair verilen karar davalı kooperatif vekili ve birleşen dava davalıları...

            Şirketle yönetim kurulu üyeleri arasında teselsül olduğu gibi yönetim kurulu üyelerinin kendi aralarında da teselsül vardır. Kamu alacaklısı borcun tamamını veya bir kısmını müteselsil sorumlu olan yönetim kurulu üyelerinin herhangi birinden talep edebilir. Bunun için herhangi bir sıra veya oran yoktur. Anayasa Mahkemesi tarafından 03.04.2015 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere iptal edilen AATUHK mükerrer 35. maddesinin 5. fıkrası, kamu alacağının doğduğu veya ödenmesi gerektiği zamanlarda farklı kişilerin kanuni temsilci olmaları durumunda bunların kamu alacaklısına karşı müteselsil olarak sorumlu olacağını öngörmekteydi. Başka deyişle, vergiyi doğuran olayın gerçekleştiği zaman diliminde yönetim kurulu üyesi sıfatı taşıyan bir kişi vergi ödenecek safhaya gelmeden bu görevinden ayrılırsa yönetim kurulu üyesi sıfatı taşıdığı dönemde doğan bu borçtan kendisinden sonraki yönetim kurulu üyeleriyle birlikte müteselsil olarak sorumlu olacaktır....

              e tevdi ile gerektiğinde şirket merkezinin ve şirkete ait defter ve kayıtların bulunduğu yerde yerinde inceleme yetkisi verilmek suretiyle davalı şirket tarafından kurulduğu tarihten itibaren dava tarihine kadar alınan bütün yönetim kurulu kararlarının ve yönetim kurulu üyesi ...'ın yönetim kurulu üyesi olduğu dönemde alınan tüm yönetim kurulu kararları ile şirketin menfaatine eşit işlem ilkesine aykırı olarak yapıldığı iddia olunan tüm işlemlere dayanan yönetim kurulu kararlarının butlan niteliğinde olup olmadıkları hususunda rapor düzenlenmesinin istenildiği, bilirkişi heyeti 30/09/2021 tarihli raporunda özetle;'' davalı şirket tarafından kurulduğu tarihten itibaren dava tarihine kadar alınan bütün yönetim kurulu kararlarının ve yönetim kurulu üyesi ...'...

                -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, 24.06.2006 tarihli genel kurul toplantısının Bakanlık temsilcisi olmadan yapıldığını, genel kurulun 2003 yılında görev yapan ve ibra edilmeyen eski yönetim ve denetim kurullarının ibra edilmesi ve haklarında dava açılmamasına ilişkin 4. maddesinin, yönetim ve denetim kurulu faaliyet raporu ile bilanço ve gelir gider cetvelinin oylanmasına ilişkin 5. maddesinin, yönetim ve denetim kurulu üyelerinin ibrasına dair 6. maddesinin, kooperatifin tasfiyesine ilişkin 7. maddesinin, tasfiye ve yönetim kurulu ile denetim kurulu üyelerinin seçilmesine ilişkin 8. maddesinin, aidatlar ile yönetim ve denetim kurulu üyelerinin ücretlerinin belirlenmesi ve yönetim kuruluna fasıllar arası aktarma yetkisi verilmesine ilişkin 9. maddesinin yasa ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu, davacının bunlar hakkında red oyu verip muhalefetini yazdırdığı ileri sürülerek anılan genel kurul kararlarının iptaline karar verilmesini istemiştir...

                  CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının da üyesi bulunduğu müvekkili şirketin Yönetim Kurulunun, ....yevmiye sayısıyla onaylanan 18/04/2019 tarih ve 813 sayılı yönetim kurulu kararı ile şirketin 19. Olağanüstü Genel Kurul Toplantısının 07/05/2019 günü saat 14:00'te yapılmasına karar verildiği, Genel Kurul Gündeminin 3. maddesinde "2019 faaliyet yılında görevli Yönetim Kurulu Üyelerinin ibrası" ve 4. Maddesinde ”Yeni Yönetim Kurulu üyelerinin seçimi ve görev sürelerinin belirlenmesi" yer aldığını, Genel kurulun toplantıya çağrılmasına ve gündeme ilişkin yönetim kurulu kararının 22/04/2019 tarih ve 9814 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği, gündeme -Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin .......

                    Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen sendika yönetim kurulu kararı iptali, disiplin kurulu kararı iptali ve alacak davasında davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın asıl dava ve birleşen dava yönünden kısmen kabulü ile; davacı tarafın 05.03.2021 günlü Disiplin Kurulu kararının iptaline ilişkin talebinin kabulü ile bu kararın iptaline, davacı tarafın 22.02.2021 günlü Yönetim Kurulu kararının iptaline ilişkin talebinin reddine, davacı tarafın 26.02.2021 günlü Genel Yönetim Kurulu kararının iptaline ilişkin talebinin reddine, davacı tarafın mahrum kalınan hakların tahsiline ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu