-K A R A R- Davacı vekili, davacının, davalı kooperatifin 10.06.2007 tarihinden önceki denetim kurulu üyelerinden olduğunu, yönetim kurulunun toplantı nisabı olmadan olağanüstü genel kurul kararı aldığını, genel kurulda alınan kararların anasözleşmeye ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek,10.06.2007 tarihli olağanüstü genel kurulda alınan kararlarının iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacının, iptalini talep ettiği genel kurul kararı ile denetçililik sıfatının kalmadığından davayı denetçi sıfatıyla açamayacağı, genel kurulu çağrıya yönelik yönetim kurulu kararı usulsüz olsa dahi, genel kurulda alınan kararların bu nedenle batıl olduğunun ileri sürülemeyeceği, toplantıda alınan kararların ileri sürülüş biçimine göre batıl olmadığı, davacının tutanağa muhalefet şerhi yazdırmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 14/11/2019 NUMARASI: 2018/440 Esas 2019/1183 Karar DAVA: Genel Kurul kararının batıl olduğunun tesbiti BİRLEŞEN BAKIRKÖY 7. ATM'NİN 2018/536 ESAS, 2018/1014 KARAR SAYILI DOSYASI BİRLEŞEN DAVA: Yönetim Kurulu kararının batıl olduğunun tespiti BİRLEŞEN BAKIRKÖY 4....
Her ne kadar ----- kapsamında ----- erteleme kararı alınmasına rağmen genel kurul toplantısında yeni yönetim kurulu üyelerinin seçilmesinin ------sürelere bağlı olmaksızın ileri sürülebilecek şekilde mutlak butlanla batıl olduğu değerlendirilmekte ise de davacıların yeni yönetimini seçimine ilişkin olumlu oy kullandıktan sonra, bu genel kurulda alınan kararın butlanla batıl olduğu iddiaları -------- alan dürüstlük kuralına aykırı olduğu ve hakkın kötüye kullanılması yasağına da aykırılık taşıdığı kanaatine varıldığından butlanla batıl olduğunun tespiti talepleri yerinde görülmemiştir....
Her ne kadar ----- kapsamında ----- erteleme kararı alınmasına rağmen genel kurul toplantısında yeni yönetim kurulu üyelerinin seçilmesinin ------sürelere bağlı olmaksızın ileri sürülebilecek şekilde mutlak butlanla batıl olduğu değerlendirilmekte ise de davacıların yeni yönetimini seçimine ilişkin olumlu oy kullandıktan sonra, bu genel kurulda alınan kararın butlanla batıl olduğu iddiaları -------- alan dürüstlük kuralına aykırı olduğu ve hakkın kötüye kullanılması yasağına da aykırılık taşıdığı kanaatine varıldığından butlanla batıl olduğunun tespiti talepleri yerinde görülmemiştir....
Yönetim Kurulu Başkanı, diğer davalı ...'nun da Yönetim Kurulu üyesi olduğunu, müvekkilinin de aynı şirkette Yönetim Kurulu Üyesi sıfatına haiz olduğunu, davalılar tarafından keşide edilen noter ihtarnamesi ile Yönetim Kurulu Üyesi ve aynı zamanda Genel Müdür olarak görev yapan ... ile yine Yönetim Kurulu Üyesi ve aynı zamanda Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan ...'...
İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesini tekrar ederek dava konusu yönetim kurulu kararlarının yürütülmesi halinde şirket sermayesinin önemli ölçüde azalacağını, başka şirketlerini finanse etme çabası içinde bulunan iki yönetim kurulu üyesinin örtülü kazanç aktarımına sebep olacak, geri dönülemez ve telafisi mümkün olmayan zararlar oluşturacağını ileri sürerek açıklanan bu ve re'sen gözetilecek nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını istemiştir. Karşı taraf davalı vekili, tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf sebeplerinin esastan reddine karar verilmesini istemiştir. HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Talep, anonim şirket yönetim kurulu kararlarının batıl olduğunun tespiti olmadığı takdirde iptali istemiyle açılan dava kapsamında İİK'nun 389....
Noterliğinin 25.03.2022 Tarih, ... yevmiye nolu ihtarnamesi ile pay sahibi müvekkilin ödenmeyen sermaye paylarının bulunduğu iddiasıyla, bu paylara karşılık gelen müvekkile ait payların ıskatına karar verildiğini bildirdiğini, yönetim kurulunun 14.03.2022 tarih 2022/... sayılı ıskat kararının (batıl) yokluğunun ve hükümsüzlüğünün tespitine karar verilmesi için huzurdaki davayı açmak zorunda kaldıklarını, yönetim kurulunun 14.03.2022 tarihli ıskat kararı, hukuka aykırı olarak alınan 21.06.2021 tarih 2021/... sayılı ve 28.06.2018 tarih ve 2018/... sayılı yönetim kurulu kararlarına dayanmakta olup, 21.06.2021 tarih 2021/003 sayılı yönetim kurulu kararının batıl olduğunun tespit edilmesi talebiyle ... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ......
imzalanmaması neticesinde faaliyet raporunun onaylanması yönünde alınan kararın batıl değil, ancak iptal edilebilir olduğu, yönetim kurulu üyelerine ve yakınlarına TK m. 395 ve 396 hükümleri kapsamında verilen iznin TK m. 447/1-(b) ve (c) hükümlerine aykırılık taşımadığı; yönetim kurulu üyelerine genel nitelikli iznin verilmesinde hukuken herhangi bir engel bulunmadığı, şirketin esas sözleşmesinin değiştirilmesini konu edinen genel kurul kararında herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı, dava dilekçesinde genel kurul kararlarının iptali talep edilmediğinden, alınan kararların iptal edilebilirliğinin inceleme konusu edilmesinin mümkün olmadığı yönünde beyan ve görüş bildirmişlerdir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kooperatifin önceki yönetim kurulu kararlarının iptaline yönelik olarak alınan yeni yönetim kurulu kararının geçersizliğinin tespiti istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 98 nci maddesi yollamasıyla 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 391 nci maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri. 3. Değerlendirme 1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Dosya kapsamından, davalı kooperatifin 12.02.2000 tarihli 1999 yılına ait genel kurulun 4 üncü gündem maddesinde alınacak arsalar için 180 m² arsa için 120 m² brüt daire karşılığı anlaşma suretiyle yönetim kurulunca gerekli işlemlerin yapılmasına karar verildiği, dava dışı ...'...
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, yönetim kurulu kararlarının TTK'nın 391. maddesi uyarınca batıl olduğunun tespiti ve ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sırasında, davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair ara kararı verilmiş; bu ara karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Kural olarak anonim şirket yönetim kurulu kararlarına karşı iptal davası açılamaz. Ancak yönetim kurulu karının butlanı ve yok hükmünde olduğunun tespiti davası açılabilir. Davacı, davalı şirket yönetim kurulunun almış olduğu sermaye artırım bedellerinin ödenmesine ilişkin kararların batıl olduğunu, sermaye artırımına ilişkin iradesinin fesada uğratıldığını ileri sürerek, bu yönetim kurulu kararının tedbiren icrasının durdurulmasını talep etmiştir....