Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

davalı Bülent'in şahsi parası olduğunu ve davacıya aktarıldığını, davacının kendi hesabına parayı aktardıktan sonra ortak olan parayı ortak hesaba aktardığını, tarafların şahsi paraların şahsi hesaplarında, ortak paranın ise ortak hesapta olduğunu, davalının şahsi hesabından yaptığı 171,055 TL ninde hesaba katılması gerektiğini, harcamaların bilirkişilerce dikkate alınmadığını beyanla mahkeme kararının kaldırılmasına, davalarının kabulüne, davacı tarafından açılan asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

Dershanesi'ne % 10 ortak olmak amacıyla 6.2.2007 tarihli belge ile 10.000,00 TL teslim ettiğini,ortak olmadığı gibi paranın iadesi için başlattığı icra takibine de davalıların haksız itiraz ettiklerini öne sürerek, itirazın iptalini ve %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalılar, teslim alınan paranın dershane yetkililerine verildiğini savunarak davanın reddini dilemişlerdir....

    nin kurucu ortağı olduğunu, müvekkili payının devri konusunda diğer ortak olan ....... ile şifahi olarak anlaşmaya vardıklarını, buna göre 152.196 TL karşılığında payını diğer ortağa devretme konusunda anlaşmaya varıldığını, paranın tamamının ödenmesine müteakip genel kurulda pay devri konusunda karar alacaklarını hüküm altına aldıklarını, bu anlaşma hükümler çerçevesinde taraflarca 01/11/2019 tarihinde noterde pay devir sözleşmesi imzalanmış ve müvekkiline aynı tarihte sadece 40.000 TL ödendiğini, müvekkilinin; geri kalan 112.196 TL paranın ödenmesi için alıcı diğer ortağa defalarca sözlü ihtarda bulunmasına rağmen, geri kalan para 1 yıldan uzun bir süreden beri müvekkile ödenmediğini, Geri kalan para, ödenmediği için; müvekkilinin haklı olarak genel kurulda kararda pay devri konusunda imza atmaya yanaşmadığını, genel kurulda verilen pay devrine ilişkin kararda tarafların gizliden toplandığını bunun için üyelere hiçbir şekilde bildirim veya çağrı yapılmadığını, yapılan genel kurul toplantısının...

      nin ikame ettiği manevi tazminat istemli dava yönünden; davacı ... kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihindeki tarifeye göre belirlenen 12.800 TL vekalet ücretinin davalı sigorta şirketi haricinde kalan davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ...'ye ödenmesine, 11-Davacı ...'ın ikame ettiği manevi tazminat istemli dava yönünden; davacı ... kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihindeki tarifeye göre belirlenen 9.200 TL vekalet ücretinin davalı sigorta şirketi haricinde kalan davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ...'a ödenmesine, 12-Davacı ...'...

        olan ...un şirketten olan alacağın ayrıca 101.500,00 TL daha ilave edildiği, bu tutarın şirket hesabına diğer ortak ... tarafından yatırıldığı, yatırılan paranın daha önce Hermanos Johanus'un nişanlısı Nesim Boran tarafından ...'...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra takibine itirazın iptali istemli Uyuşmazlık Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan ortak giderlerin tahsili amacı ile başlatılan icra takibine, yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 29.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            vekili ... tarafından kendi eşi olan davalı ... adına satış sureti ile devrinin sağlandığını, müvekkilince katkı yapıldığı iddia edilen gayrimenkulün evlilik birliği içerisinde ortak gelirlerle ve ortak kazançlarla alındığını, açılan katkı payı davasında yargılama neticesinde, davanın kabulüyle davacının konutun alımında katkısının olduğunun sabit görüldüğünü, vekil olan ...'ın davaya konu olan ve üzerinde tedbir bulunan gayrimenkulün üzerindeki tedbirin kaldırılması için mahkemeye başvurduğunu ve tedbirin kaldırıldığı aynı gün eşine satış işleminin yapıldığını, müvekkilince Ankara 10. Aile Mahkemesinin 2008/358 Esas sayılı dosyası ile belirlenen katkı payı alacağının tahsili için mahkeme kararının Pendik 2. İcra Müdürlüğünün 2010/9543 esas sayılı dosyası ile takibe konulduğunu ancak davalının adına kayıtlı hiçbir gayrimenkul ve menkul bulunamamış olup alacağın tahsili imkanı da kalmadığını, davalı eş ...'...

              Dava, önceki yönetici uhdesinde kalan yönetime ait paranın iadesine ilişkindir. Yeni yönetimin açtığı davanın kat mülkiyetinden kaynaklanmış olması ve davayı görme görevinin Sulh Hukuk Mahkemesinde olmasına rağmen Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından davaya devam olunarak karar verilmesi hatalı olmuştur. Görev kamu düzenindendir. Bu nedenle istinaf sebebi olarak öne sürülmese dahi dairemizce resen gözetilerek kararın kaldırılması ve dava dosyasının Sulh Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi için kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiş, karar görevsiz mahkemece verildiğinden diğer istinaf sebepleri bu aşamada incelenmemiştir. H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle, İstinaf başvurusunun KABULÜNE, Çanakkale 1....

              Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde, kat irtifaklı anagayrimenkulün önceki dönem yöneticisi olan davalının zimmetinde kalan ortak paranın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istenilmiştir. Açıklanan bu niteliğinden dolayı uyuşmazlıkta –dava değerine bakılmaksızın- Kat Mülkiyeti Yasası hükümlerinin uygulanması gerekmekte olup, anılan Yasanın Ek 1.maddesi hükmü uyarınca davaya bakmak Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi dahilindedir. Mahkemece bu husus dikkate alınarak görevsizlik kararı verilmesi ve dosyanın görevli Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, davanın esası hakkında karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....

                Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir.Dava; müşterek hesapta bulunan paranın tamamının davalı tarafından çekildiği ileri sürülerek paranın tahsili için açılan alacak davasıdır. Bu talebin incelenebilmesi için eşler arasındaki mal rejiminin sona ermiş olması gerekmez. Mal rejimi, eşler arasındaki borçların muaccel olmasını da önlemez (TMK.md.217). Eşler, evlilik birliğinin devamı sırasında müşterek ve müteselsil banka hesabı açtırabilirler. Aksi kararlaştırılmadıkça, taraflar müşterek hesaptaki para üzerinde yarı yarıya hak sahibidir. Taraflardan biri müşterek hesaptaki payından fazlasını çekmişse, fazlası için diğer hesap sahibine karşı sorumludur....

                  UYAP Entegrasyonu