Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

irdelenmesi gerektiğini, ipotekte, iktisap sebebinin dışında, ondan bağımsız olan bir temel ilişkinin (borç ilişkisinin) varlığı gerektiğini, temel borç ilişkisinin geçersiz olması dolayısıyla alacak doğmamışsa, yapılan tescil görünürdeki alacaklı lehine bir ipotek hakkı doğurmayacağını, ipoteğin doğumu için yapılması gerekli tescilin alacaklı ile borçlu arasındaki temel borç ilişkisine bir etkisi olmadığını, ipoteğin tescili, alacağı doğurmaz ve alacağın varlığı için bir delil olmayacağını, bu itibarla mevcut ipotek yolsuz olup, tapu sicilindeki ipotek şerhinin fekki gerektiğini, davalı ... tarafından, dava dışı ...A.Ş.'...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, yolsuz olarak terkin edilen ipoteğin tescili isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesiyle eklenen Geçici 14. madde gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ancak, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesinde 6644 Sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, görev sorunu giderilmek üzere dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 17.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Somut olayda, davacı, dava dışı çocukları tarafından rahatsızlığının bulunduğu sırada, usulsüz şekilde rapor alınmadan vekaletname düzenlettirilerek dava konusu taşınmaza davalı lehine yolsuz şekilde ipotek tesis edildiğini, yolsuz tescil edilen ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. Davacının tacir olmadığı gibi, ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukuki işlem ya da fiil de söz konusu olmadığı, dava dışı çocukları ile davalı arasındaki ticari ilişkinin tarafı olmadığı, davalı ile ipoteğe konu olacak bir ilişki içinde de olmadığı belirtilmekle, uyuşmazlık ehliyetsizlik nedeni ile yolsuz tescil edilen ipoteğin fekki olduğundan genel hükümler doğrultusunda İstanbul 19. Asliye Hukuk Mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 19. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 13/04/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi. KANUN YOLU: Kesin olmak üzere...

        Nitekim illilik prensibi gereğince asıl işlem olan ipotek baştan itibaren geçersiz olduğu için buna bağlı olarak banka adına cebri ihale sonucu yapılan tescil de yolsuz tescil niteliğinde olduğundan ihalenin feshi davasının açılıp açılmamasının da bir önemi bulunmamaktadır. Bu itibarla, aile konutu niteliğinde olduğu hususunda duraksama bulunmayan taşınmaz için davacının açık rızası alınmadan, TMK’nın 194/1. maddesine aykırı olarak tesis edilen ipotek işleminin bağlayıcılığı bulunmadığından cebri icra sonucu davalı banka adına ihale edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı eş Giyasettin adına tesciline karar verilmesi anılan maddenin amacına da uygundur. Davalı ...’in adının kısa karar ve gerekçeli kararın hüküm kısmında Gıyasettin olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata niteliğinde kabul edilmiştir....

          Asliye Hukuk Mahkemesi SAYISI : 2021/448 E., 2021/872 K. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, davacı bankadan kullanılan konut kredisinin teminatı olmak üzere krediye konu taşınmaz üzerine tesis edilen ipoteğin yolsuz terkin edildiği iddiasıyla yeniden ipotek şerhi koyulması istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 15.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

            nedenlere dayanarak açılan iş bu davanın kabulü ile İstanbul İli, Maltepe İlçesi, Başıbüyük Mah., 15687 ada, 22 parselde kayıtlı, (1), (2), (3), (4), (5), (6), (7), (8), (9), (10), (11), (12) bağımsız bölüm nolu taşınmazların 2/5 hisseleri üzerinde kayıtlı bulunan 18.7.2017 tarih, 17551 yevmiye sayılı( 03.02.2020 tarih, 3550 yevmiye sayılı) 8.000.000,00- TL.tutarlı ipoteğin hukuken geçersiz olması nedeniyle anılan ipotekten dolayı davacı müvekkilin hukuken sorumlu olmadığının(borçlu olmadığının) tespitine ve ipoteğin terkin edilerek (fekkine),ipoteğin kaydının terkin edildiğinin Maltepe Tapu Müdürlüğü’ne bildirilmesine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Davalı T12 vekili cevap dilekçesinde;davacılar ipoteğin süreli değil, kesin bir borç ipoteği olduğunu ileri sürdüğünü, ipoteğin süreli olarak tesis edilmesinin farklı bir husus olduğunu ve bir ipoteğin hem kesin borç hem de süreli ipotek olmasının mümkün olmadığını,tapu kütüklerinde de 12 aylık sürenin tapu kütüğünde gayrimenkul rehin hakları sütununda açıkça yer aldığını, dava konusu ipoteğin sona erme süresinin sona ermesi değil TMK.883.e 04/07/2019 tarihinde eklenen fıkra uyarınca terkin işlemi neticesinde gerçekleştirilebileceğini bildirerek terkin işleminin kaldırılarak ipoteğin yeniden tesisi yönündeki hukuki dayanaktan yoksun olan taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

            Edimini yerine getirmeyen yüklenici tarafından taşınmaz üzerine koydurduğu davalı banka lehine konulan ipotek nedeniyle ve yine davalı banka adına icra yoluyla da olsa satış suretiyle tescil işleminin yolsuz tescil olduğu, davalının adına tescil edilen taşınmazdaki hak sahipliğinin kaynağı ipoteğin davacı yönünden bu anlamda yolsuz tescili nedeniyle TMK'nın 1023. madddesinden yararlanamayacak olmasıyla, taşınmazın arsa olarak bile üzerine ipotek şerh edilip bu ipoteğe dayalı olarak da mülkiyetin kazanılmasında davalı bankanın iyiniyet savunmaları da dinlenemeyeceğinden, iş bu davada davalı bankaya husumet yöneltilip cebri icra yoluyla taşınmazın mülkiyetini iktisap etmesinin takibin dayanağı ipoteğin davacı yönünden yolsuz tescili nedeniyle geçerli hale gelmeyip icra yoluyla satışın illiyet bağını kestiğinden de söz edilemeyeceğinden, davalı banka tarafından taşınmaz üzerine kullanılan kredi nedeniyle ipotek tesis etmesindeki davalıların dayandığı sözleşmeden kaynaklanan haklarla, davacının...

            İpotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan, sınırlı bir ayni haktır. Alacak sona erdiği halde, alacaklı, terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yoluyla isteyebilir. Kuşkusuz kurulan ipoteğin temelini, ipotek akit tablosu teşkil eder. "Davacı, kanuni ipoteğin terkinini talep ettiğinden, terkin halinde ödenecek bedel, ipotek bedelinin faizi ile birlikte ulaştığı değer değil, davacının taşınmazına davalılara ait taşınmazdan imar parseli oluşturulabilmek için katılan 33 m2 yerin rayiç değeridir. Mahkemece yapılması gereken iş, bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davacı parseline giden 33 m2'nin dava tarihindeki rayiç değerini hesaplatmak, bu bedeli depo ettirmek, ödenmesine karar vermekten ibarettir. Değinilen yönün gözardı edilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir."...

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2019 NUMARASI : 2018/42 ESAS - 2019/221KARAR DAVA KONUSU : İpotek (Terkin İstemli) KARAR : K A R A R TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili T1 İstanbul ili, Şişli ilçesi, Dikilitaş Mahallesi, 1 ada 350 Parsel 2 bağmışız bölüm numaralı taşınmazı; 122.50 m2 miktarlı kat irtifaklı arsanın tamamı üzerinde bulunan ve davalı lehine 17.2.1988 tarihinde 6.737.500 (Eski) TL bedelle ve 4 yıt süre ile tesis edilmiş kanuni ipotekle yükümlü olarak, dava dışı Sami Tutkun’dan satın aldığını, söz konusu kanuni ipoteğim 2981 sayılı Yasa uyarınca alacağı karşılamaya yönelik olarak tesis edilmiş olup, ipoteğin bugüne kadar terkin edilmediğini, 17.02.1988 tarihli iş bu ipotek o tarihten bu yana davalı tarafça takip konusu yapılmadığını, buna mukabil davalı tarafça davacı müvekkili T1 18 Kasım 2013 tarihinde gönderilen yazı ile müvekkilinin arsa payına isabet eden...

            UYAP Entegrasyonu