Aile mahkemesinin 2015/957 Esas-2017/289 Karar sayılı ilamı ile belirlenen aylık 2.400,00- TL iştirak nafakasının iş bu dava tarihinden itibaren aylık 2.100,00- TL arttırılarak toplam aylık 4.500,00- TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine , Karşı davada yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin davanın kabulüne, davacı kadın eş lehine Bakırköy 1.Aile Mahkemesinin 2010/979 Esas - 2012/322 Karar sayılı ilamı ile belirlenen 1.000,00- TL olarak hükmedilen yoksulluk nafakasının işbu dava tarihinden itibaren kaldırılmasına, karar verilmiştir. Davacı vekili, iştirak nafakasının artırım miktarının az olması, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi, yoksulluk ve iştirak nafakası davaları arasında bağlantı olmamasına rağmen ayırma talebi reddedilerek davaların birlikte görülmesinin yasaya uygun olmadığı yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
hükümlerle bağlı oldukları, tarafların tespit olunan ekonomik ve sosyal durumlarına göre, nafakaların azaltılmasını gerektirir ve tarafların iradesi dışında belenilmeyen olağanüstü bir değişim olduğu husunun davacı tarafça ispatlanamadığı, boşanma kararından sonra protokolle belirlenen iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının azaltılması için geçerli bir neden bulunmadığı, boşanma dosyasındaki taraflar arasında kurulan başlangıçtaki denge gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken, ilk derece mahkemesince hatalı değerlendirme ile, davanın kabulü ile yoksulluk ve iştirak nafakalarının azaltılmasına karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurularak davacının sübut bulmayan davasının reddi yönünde karar verilmesi gerektiği kanaat ve düşüncesiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16.06.2021 NUMARASI : 2020/576 ESAS, 2021/365 KARAR DAVA KONUSU : YOKSULLUK NAFAKASININ KALDIRILMASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Bakırköy 6....
Somut olayda; davacı reddedilen yoksulluk nafakası ve müşterek çocuklar yönünden iştirak nafakası yönünden istinaf isteminde bulunmuş olup, istinaf konusu edilen ve reddedilen yoksulluk nafakasının 300,00.-TL (300x12= 3.600,00- TL), her bir müşterek çocuk yönünden istinafa konu edilen ve reddedilen iştirak nafakasının 350,00.-TL (350x12= 4.200,00- TL) olup, hükmün verildiği tarih itibarı ile öngörülen kesinlik sınırının altındadır. Bu durumda, hüküm tarihi itibarı ile kesin olduğu yasada açıkça belirtilen bu karara karşı davacı taraf istinaf kanun yolu başvurusunda bulunamaz. Kesin olan kararların istinaf istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi (6100 sayılı HMK m.346) Bölge Adliye Mahkemesince de karar verilebilir. (6100 sayılı HMK m.352) Hal böyle olunca, 6100 sayılı HMK'nın 341, 346/1 ve 352. maddeleri gereğince, hüküm tarihi itibarı ile kesin olan karara ilişkin istinaf başvurusunda bulunan davacı tarafın istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15.09.2022 NUMARASI : 2021/304 ESAS, 2022/622 KARAR DAVA KONUSU : YOKSULLUK NAFAKASININ ARTTIRILMASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların İstanbul Anadolu 9. Aile Mahkemesinin 2019/282 Esas, 2019/349 Karar nolu kararı ile boşandıklarını belirterek davacı kadın için belirlenen aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 2.500,00 TL'ye yükseltilmesine ve her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın usul ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması talepleri yönünden davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken gerekçeli kararda hükmedilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin tek geçim kaynağının davacı tarafından kendisine ödenen nafaka olduğunu, müşterek çocuklarının bakımını müvekkilinin üstlendiğini, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesinin hatalı olduğunu, ve müvekkilinin temel ihtiyaçlarının karşılanmasını imkansız hale getirdiğini, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakalarının ve yoksulluk nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir....
DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı dava dilekçesinde özetle; 2015 yılından beridir sabit kalan iştirak nafakasının ve yoksulluk nafakasının 1.000'er TL artırılmasını ve vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir. SAVUNMA:Davalı cevap dilekçesinde özetle; davanını reddini talep etmiştir. DELİLLER: Dava dosyası....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/10/2021 NUMARASI : 2020/362 ESAS, 2021/509 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKANIN KALDIRILMASI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2017 tarihinde boşandıklarını, davalı kadın lehine 1.000 TL yoksulluk nafakasına, müşterek çocuk için 1.000 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, davalının şu anda mali müşavir olarak bir firmada çalıştığını ve düzenli bir aylık geliri mevcut olduğundan davalı açısından yoksulluk durumunun ortadan kalktığını, bu nedenle yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, müvekkilinin 2020 yılı Mart ayından beri çalışmadığını ve kısa çalışma ödeneğinden aldığı ücretle hayatını...
İcra Ceza Mahkemesinde yargılandığını, ceza aldığını, davalı tarafın tehdit ve şantajları karşısında cezaevine girmemek için eş ve dostlarından her seferinde borç alarak bu nafaka bedellerini ödeyip cezaevine girmekten kurtulduğunu, daha fazla eş ve dost yardımıyla nafakayı ödeyecek durumunun olmadığını belirterek, davalı ve çocuklar lehine belirlenen nafakaların kaldırılmasına ya da makul düzeye indirilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili süresinden sonra verdiği cevap dilekçesinde, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, "Dava TMK'nun 175. Maddesi gereğince davalı yararına boşanma hükmüyle birlikte takdir edilen yoksulluk nafakası ile müşterek çocuklar yararına belirlenen iştirak nafakalarının kaldırılması, olmadığı takdirde miktarının düşürülmesi talebi niteliğindedir....