Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, iştirak ve yoksulluk nafakalarının arttırılmasına karar verilmiştir.Mahkemece, aylık 100 TL. olan yoksulluk nafakasının 250 TL.ye, aylık 200 TL. olan iştirak nafakasının ise 400 TL.’ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. İştirak nafakası yönünden; Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katkıda bulunması gerekir. Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin ana-baba tarafından müşterek karşılanması da ilke olarak kabul edilmiştir (TMK. 327 md.)....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/47 e. 2008/153 k. sayılı ilamı ile boşandıklarını ve bu karar ile davacı lehine aylık 100,00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuklar ... ve ... için 75,00'er TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, ancak aradan geçen zaman içerisinde bu nafakaların yetersiz kaldığını belirterek, yoksulluk nafakasını aylık 400,00 TL'ye, iştirak nafakalarının aylık 300,00 'er TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, davacı ...'un kendisi için talep ettiği yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddine, müşterek çocuk ... için talep edilen iştirak nafakası artırım talebinin kabulü ile, karar tarihinden itibaren geçerli olmak üzere ......
İstinaf Sebepleri 1.Davacı kadın vekili katılma yoluyla istinaf başvuru dilekçesinde özetle; maddî tazminat ile iştirak ve yoksulluk nafakası miktarları, manevî tazminat talebinin reddi ile kötüniyetli yapılan istinaf başvurusu nedeniyle erkek hakkında para cezasına hükmedilmesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2.Davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın kabulü, kusur değerlendirmesi, maddî tazminat ve yoksulluk nafakası ile miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....
Davalı – birleşen dosya davacısı dilekçesinde; müvekkilinin yoksulluğunun ortadan kalkmadığını, davacının şoför olarak çalışmaya başladığını, maddi durumunun iyi olduğunu savunarak yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine ve birleşen davasında ise boşanma davasında belirlenen 200 yoksulluk nafakasının 600 TL’ye ve 150 TL iştirak nafakasının 500 TL’ye çıkarılmasını ve her yıl enflasyon oranında arttırılmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece; asıl davanın reddine, birleşen davanın ise kısmen kabulü ile davalı- birleşen dava davacısının yoksulluk nafakası artışı talebinin reddine, müşterek çocuk için daha önce aylık 150 TL olarak belirlenen iştirak nafakasının aylık 250 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından, yoksulluk ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK m.26/1). Davalı kadının yoksulluk nafakası talebi bulunmamaktadır. Böyle bir talep olmadığı halde, kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/03/2015 NUMARASI : 2012/903-2015/195 Taraflar arasındaki iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, dava dilekçesi ile; davalının ekonomik durumunun çok iyi olduğunu, davacının ve ortak çocuğun giderlerinin arttığını ileri sürerek; aylık 3.000.00.TL olarak ödenen yoksulluk nafakasının 12.500.00.TL'ye, 2.500.00.TL olarak ödenen iştirak nafakasının da 12.000.00.TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesi ile; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, yoksulluk ve iştirak nafakalarının 4.500.00.'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafaka-Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Yoksulluk ve iştirak nafakasına, boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren hükmedilmesi gerekirken, dava tarihinden itibaren yoksulluk ve iştirak nafakasına karar verilmesi doğru değil ise de; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....
GEREKÇE : Asıl davanın yoksulluk ve iştirak nafakanın artırımı, karşı davanın yoksulluk ve iştirak nafakaların kaldırılması davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Karamürsel Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2019/319 E.- 2020/210 K.sayılı dosyası ile, ilk derece mahkemesi tarafından verilen karar, HMK'nun 341/2 maddesi gereğince, reddedilen kısımlar yönünden miktar itibariyle kesin nitelikte olup, bu durumda, davacı/k.davalının kesin nitelikteki bir karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşıldığından, 6100 sayılı HMK'nun 341/2.maddesi gereğince, davacı/k.davalının istinaf dilekçesinin miktar itibariyle reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve düşüncesiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Aile Mahkemesi'nin 2019/34 XX 459/97 K sayılı ilamı ile hükmedilmiş iştirak ve yoksulluk nafakalarının ÜFE artışı akabinde miktarlarının tespiti talebini içermekte olup, davacı tarafça yapılan ıslah akabinde iştirak nafakası yönünden iştirak nafakasının arttırılması davasına dönüştürülmüştür. Davacı tarafça iştirak nafakası yönünden ıslah talebinde bulunulmakla birlikte, yoksulluk nafakası yönünden ıslah işlemi yapılmamış, yoksulluk nafakasına ilişkin dava dilekçesindeki tespit talebinden açıkça feragat edilmemiş ya da açıkça vazgeçilmemiştir. Davacı tarafın yargılamanın 23/09/2021 tarihli celsesinde "iştirak nafakasının aylık 3.500,00 TL'ye yükseltilmesi olarak davanın ıslah edildiği, ancak yoksulluk nafakasına yönelik bir taleplerinin bulunmadığı" beyan edilmiş olup, söz konusu beyanın "yoksulluk nafakasına yönelik ıslah talebimiz yoktur" anlamı ile mahkemece değerlendirilmesinde isabetsizlik görülmemiştir....
2-Yoksulluk nafakası isteğinin kabul edilebilmesi için nafaka talep edenin boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceğinin belirlenmesi gerekir ( TMK m. 175)....