Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın velayetinin davacıya bırakıldığını, boşanma kararında yoksulluk nafakasına ve iştirak nafakasına hükmedilmediğini, davacının çalışmadığını, davalının ise ...... Belediyesinde çalıştığını, çocuğun ihtiyaçlarını karşılamadığını, davacı ve müşterek çocuğun büyük sıkıntılar yaşadığını belirterek, müşterek çocuk .......... için aylık 500,00 TL iştirak nafakası, davacı için de 500,00 TL yoksulluk nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, her ay davacı için 200,00 TL, müşterek çocuk için de 200,00 TL nafaka ödediğini, aldığı net maaşın ....125.54 TL olduğunu, yeni evlendiğini, masrafları olduğunu, kirada oturduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, davacı lehine aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasına, müşterek çocuk .......... lehine aylık 400,00 TL iştirak nafakasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....

    Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, iştirak ve yoksulluk nafakalarının arttırılmasına karar verilmiştir.Mahkemece, aylık 100 TL. olan yoksulluk nafakasının 250 TL.ye, aylık 200 TL. olan iştirak nafakasının ise 400 TL.’ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. İştirak nafakası yönünden; Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katkıda bulunması gerekir. Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin ana-baba tarafından müşterek karşılanması da ilke olarak kabul edilmiştir (TMK. 327 md.)....

      Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/47 e. 2008/153 k. sayılı ilamı ile boşandıklarını ve bu karar ile davacı lehine aylık 100,00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuklar ... ve ... için 75,00'er TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, ancak aradan geçen zaman içerisinde bu nafakaların yetersiz kaldığını belirterek, yoksulluk nafakasını aylık 400,00 TL'ye, iştirak nafakalarının aylık 300,00 'er TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, davacı ...'un kendisi için talep ettiği yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddine, müşterek çocuk ... için talep edilen iştirak nafakası artırım talebinin kabulü ile, karar tarihinden itibaren geçerli olmak üzere ......

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından, yoksulluk ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK m.26/1). Davalı kadının yoksulluk nafakası talebi bulunmamaktadır. Böyle bir talep olmadığı halde, kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafaka-Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Yoksulluk ve iştirak nafakasına, boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren hükmedilmesi gerekirken, dava tarihinden itibaren yoksulluk ve iştirak nafakasına karar verilmesi doğru değil ise de; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....

            Davalı – birleşen dosya davacısı dilekçesinde; müvekkilinin yoksulluğunun ortadan kalkmadığını, davacının şoför olarak çalışmaya başladığını, maddi durumunun iyi olduğunu savunarak yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine ve birleşen davasında ise boşanma davasında belirlenen 200 yoksulluk nafakasının 600 TL’ye ve 150 TL iştirak nafakasının 500 TL’ye çıkarılmasını ve her yıl enflasyon oranında arttırılmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece; asıl davanın reddine, birleşen davanın ise kısmen kabulü ile davalı- birleşen dava davacısının yoksulluk nafakası artışı talebinin reddine, müşterek çocuk için daha önce aylık 150 TL olarak belirlenen iştirak nafakasının aylık 250 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir....

              2-Yoksulluk nafakası isteğinin kabul edilebilmesi için nafaka talep edenin boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceğinin belirlenmesi gerekir ( TMK m. 175)....

                Aile Mahkemesi'nin 2019/34 XX 459/97 K sayılı ilamı ile hükmedilmiş iştirak ve yoksulluk nafakalarının ÜFE artışı akabinde miktarlarının tespiti talebini içermekte olup, davacı tarafça yapılan ıslah akabinde iştirak nafakası yönünden iştirak nafakasının arttırılması davasına dönüştürülmüştür. Davacı tarafça iştirak nafakası yönünden ıslah talebinde bulunulmakla birlikte, yoksulluk nafakası yönünden ıslah işlemi yapılmamış, yoksulluk nafakasına ilişkin dava dilekçesindeki tespit talebinden açıkça feragat edilmemiş ya da açıkça vazgeçilmemiştir. Davacı tarafın yargılamanın 23/09/2021 tarihli celsesinde "iştirak nafakasının aylık 3.500,00 TL'ye yükseltilmesi olarak davanın ıslah edildiği, ancak yoksulluk nafakasına yönelik bir taleplerinin bulunmadığı" beyan edilmiş olup, söz konusu beyanın "yoksulluk nafakasına yönelik ıslah talebimiz yoktur" anlamı ile mahkemece değerlendirilmesinde isabetsizlik görülmemiştir....

                Bozma sonrası verilen ikinci kararda ise kadın lehine aylık 400 TL yoksulluk nafakasına ve çocuk lehine aylık 450 TL iştirak nafakasına hükmedilmiştir. İlk hükümde hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakası kadın tarafından temyiz edilmemiş, ilk hükümdeki nafaka miktarları yönünden erkek yararına usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Bu sebeple bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda usuli kazanılmış hakka aykırı şekilde erkek aleyhine aylık 400 TL yoksulluk ve aylık 450 TL iştirak nafakasına hükmedilmesi doğru bulunmamış, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir. 3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddi tazminat azdır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili; tarafların ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/607 Esas ve 2011/91 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, söz konusu karar ile davacı lehine aylık 200,00 TL yoksulluk nafakası,müşterek çocuklar için 130 'ar TL iştirak nafakasına hükmedildiğini; aradan geçen zamanda takdir edilen nafakaların ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını bu nedenle, yoksulluk nafakasının 400,00 TL'ye; iştirak nafakasının 250 TL'şer TL ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu