İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafın, 30.12.2021 tarihinde vekaletnamesini Biga İcra Müdürlüğünün 2021/3674 Esas sayılı dosyasına sunduğunu, söz konusu vekaletnamenin Biga İcra Müdürlüğü tarafından 31.12.2021 tarihinde onaylandığını ve davacının borca itiraz dilekçesinin reddedildiğini, İİK Madde 168/5 gereği borca ve yetkiye itiraz süresi 5 gün olduğundan ve vekaletnamesinin de onaylanma tarihi 31.12.2021 tarihi olduğu dikkate alındığında davacının iş bu davayı 5 günlük itiraz süresi geçtikten sonra 10.01.2022 tarihinde açtığını, davacı tarafın süresinden sonra yaptığı yetkiye ve borca itiraz taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü icra takibinde yetkiye ve borca itiraza ilişkindir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/569 KARAR NO : 2023/741 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/01/2022 NUMARASI : 2021/1146 ESAS 2022/39 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz), İmzaya İtiraz, Yetki İtirazı KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 25. İcra Müdürlüğünün 2020/29582 Esas sayılı dosyasından müvekkili aleyhine girişilen icra takibinde, kambiyo takibine, borca, faize, imzaya, ferilerine ve yetkiye itirazının kabulü ile takibin ve ödeme emrinin iptali ile haksız takip nedeniyle alacaklı davalı aleyhine % 20'den az olmamak kaydıyla tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
CEVAP: Davalı şirkete dava dilekçesi ve tensip tutanağı usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup davalı tarafından davaya cevap verilmemiştir. DELİLLER : Davacı vekili dava dilekçesinde delil olarak; Banka dekontları, Anlaşma evrakları, Proforma ödemeleri, --------sayılı dosyası,Tanık, ihtarname, Ticaret sicil kayıtları, Banka hesapları ve Bilirkişi incelemesine dayanmıştır. Davalı cevap dilekçesi vermediğinden delil bildirmemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacı tarafından iade edilmeyen satış bedeli, ve uğranılan zararın tahsili talebiyle dayalı olarak davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. ------sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalıya yapılan ödeme ve uğranılan zarara dayalı toplam ---fiili ödeme günündeki ----- tahsili talebiyle ilamsız takip başlatıldığı, ödem emrinin ---- tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin ----- tarihinde yetkiye ve borca itiraz ettiği görülmüştür....
- K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında alım satımdan kaynaklanan fatura alacağının ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için davalı aleyhine başlatılan icra takibinin yetkiye ve borca itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazının iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir Davalı vekili, Iğdır icra daireleri ve mahkemelerinin yetkili olduğunu, davanın süresinde açılmadığını, fatura konusu malların davacıya iade edildiğini belirterek davanın reddine ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, takip konusu malların davalıya teslim edildiği, davalı yanca ödemeye ilişkin belge sunulmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/11/2021 NUMARASI : 2021/267 E. 2021/771 KARAR DAVA KONUSU : YETKİYE ve BORCA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Anadolu 14 icra müdürlüğünün 2021/8259 E....
senedi 2009 yılında imzaladığını, davalıların senedi yaklaşık 3 yıllık faiz işleyecek şekilde kötü niyetli olarak 2018 tarihli doldurduğunu, senet aslı üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde haklılıklarının kanıtlanacağını, söz konusu senedin zamanaşımına uğradığını, senedin kambiyo vasfına haiz olmadığını, borca ve faize tüm ferileriyle birlikte itiraz ettiklerini, müvekkillerinin davalılara 300.000,00 TL borcu bulunmadığını, davalıların kötü niyetli olarak senedi çok yüksek bir miktarda, müvekkillerinin bilgisi olmadan, hayatın olağan akışına aykırı şekilde doldurduğunu, bu durumun TMK'nun 2. maddesindeki dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, bu nedenlerle yetkiye, zamanaşımına, borca ve tüm ferilerine yönelik itirazlarının kabulü ile haksız ve kötü niyetli takibin tedbiren durdurulmasına, takibin yetkisiz icra dairesinde açılmasından dolayı yetkisizliğine, Uşak 3....
HGK'nun 5.6.1991 tarih ve 1991/12- 258 esas ve 1991/344 karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere "....usulsüz tebliğ işlemini öğrenen muhatabın bu tebliği öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde şikayet yolu ile tebligatın usulsüzlüğünü icra mahkemesi önüne getirmesi gereklidir." Somut olayda, şikayetçi borçlunun, icra dairesine 18.09.2019 tarihinde borca ve yetkiye itirazlarını sunması ile takip içeriğine ve dolayısıyla ödeme emri tebligatına muttali olduğunun kabulü gerekir. Bu kabule göre de, ödeme emri tebligatına yönelik şikayet, 7 günlük hak düşürücü sürede yapılmadığından istemin bu nedenle reddi gerekir....
Müdürlüğü'nde ilamsız ... takibi başlattığı; davalının yetki itirazı üzerine ... dosyasının ... Müdürlüğü'ne gönderildiği; davalıya ödeme emrinin tebliği üzerine, davalının ... Müdürlüğü'nün yetkisi ile borca itirazı üzerine, davacı ... tarafından Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/146 Esas sayılı dosyasında, davalının yetkiye ve borca itirazının iptali istemiyle itirazın iptali davası açıldığı; bu mahkeme tarafından, "davacı ...'nın yetki itirazının iptali isteminin reddine, takipte ...... Müdürlüğü yetkili olduğundan mahkemenin yetkisizliğine ve davada ...Asliye Hukuk Mahkemesi yetkili olduğundan, istek halinde dosyanın ...Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine" şeklinde verdiği kararın, temyiz edilmeden kesinleştiği; Asliye Hukuk Mahkemesi kararının kesinleşmesi üzerine, davacı vekilinin talebi üzerine dava dosyasının eldeki davaya bakan ...1....
yapılan 14/11/2019 tarihli borca itiraz talebi"Tüm bu sebeplerle müvekkil aleyhine başlatılan iş bu takibe, borca ve tüm ferilerine itiraz ediyoruz." şeklin de olup bu bakımdan mükerrer bir icra takibine dair herhangi bir derdestlik itirazında bulunulmadığının açık olduğunu, ancak yaşanan somut olayda işbu mükerrer icra takibine dair derdestlik itirazı, Konya 6....
Davalı yetki ve borca itiraz etmiş, itirazın iptali davasına verdiği cevap dilekçesinde de borca itirazını ve yetki itirazını yineleyerek davacı ve davalının yerleşim yerleri olan İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğunu ileri sürmüştür. Yetkili mahkemenin, takip tarihi ve dava tarihine göre belirlenmesi gerekir. Davalının yerleşim yeri ve zarar görenin yerleşim yeri ile ilgili yetki kuralları kesin yetki kurallarından değildir. Bu durumda mahkemece, takip tarihi ve dava tarihi itibariyle .... İcra Müdürlüğü'nün yetkili olduğunun kabulü ile işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 25/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....