GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 20.10.2015 tarihinde yapılan satım sözleşmesi ile 12 adet düve alan davalının 2 adet düve parası olan 12.000,00- TL'yi ödemesine rağmen 10 adet düve parasını ödememesi üzerine hakkında Adana 6.İcra Dairesinin 2019/2443 Esas sayılı dosyasıyla icra takibi yapıldığını, davalının borca ve yetkiye itirazı üzerine dosyanın yetkili Karapınar İcra Dairesine gönderildiğini, ancak henüz esas almadığını, davalının borca itirazının haksız olduğunu ileri sürerek davalının itirazının iptali ile %20 oranında icra inkat tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ortada geçerli bir icra takibi olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....
Borçlunun yetki itirazı ile birlikte borca itiraz etmesi ve alacaklının da genel mahkemede itirazın iptali davası açması halinde, genel mahkeme icra dairesinin yetkisine karşı yapılan itirazı İcra Hukuk Mahkemesi yerine geçerek çözümlemelidir. Zira, genel mahkemenin de yetki itirazını incelemeye yetkili olduğunun kabulü gerekir. Esasen İcra Hukuk Mahkemesi'nden daha geniş yetkili olan genel mahkemenin yetki itirazını inceleyememesi için bir neden de bulunmamaktadır. Genel mahkemenin önce kendi yetkisine yönelik itirazı inceleyip karara bağlayacağı kabul edilirse, mahkeme yetkisizlik kararı verecek, yetkili mahkeme bu kez icra dairesinin yetkisiz olduğu, geçerli bir takip bulunmadığı gerekçesiyle itirazın iptali davasını reddedecektir. Bu durum ise Anayasa'nın 141/son maddesinde hüküm altına alınan usul ekonomisine de aykırı düşecektir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması ve Tahliye Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen reddine ve kısmen karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olup, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağı ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibinde davalı borçlunun yetkiye ve borca itirazı üzerine davacı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş mahkemece yetki itirazının kaldırılması talebinin reddine, sair hususlarda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş karar davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin davalıya sattığı mallara ilişkin faturaların bedellerine yönelik olarak, davalı tarafça müvekkiline iki adet çek verildiğini, davalının ödeme vaadi nedeniyle, söz konusu çekler bankaya süresinde ibraz edilmediğinden karşılıksız şerhi yazılmadığını, devamında davalının borcunu ödememesi üzerine, müvekkilinin alacağının tahsili için davalı aleyhine başlattıkları icra takibinin ise davalının yetkiye ve borca yönelik haksız itirazı ile durduğunu belirterek, davalının itirazının iptali ile icra takibinin devamına ve davalı aleyhine %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Uyuşmazlık Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde yetkiye, borca ve ferilerine itiraz istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1. Farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde kalan ilk derece mahkemeleri ile bölge adliye mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarının giderilmesi isteminin hukuki dayanağı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un (5235 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan düzenlemelerdir. 2. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun “İcra mahkemesi” başlıklı 4 üncü maddesi şöyledir: “İcra ve iflâs dairelerinin muamelelerine karşı yapılan şikâyetlerle itirazların incelenmesi icra mahkemesi hâkimi yahut kanun gereğince bu görev kendisine verilmiş olan hâkim tarafından yapılır.” C. Değerlendirme Dosya kapsamından, Gökçeada 9....
İcra Müdürlüğünün 2010/11113 sayılı dosyasından ilamsız takip yaptığını, davalının yetkiye ve borca itiraz ettiğini, para borcunun ödenmesine ilişkin ihtilafta BK 73/1 madde gereğince davacının adresindeki mahkemenin yetkili olduğunu, davalının senede imza attığını kabul ettiğini, alacağın karşı tarafa verilmiş bulunan mal karşılığı olduğunu belirterek davalının yetkiye ve borca itirazının iptaline ve asıl alacağın en az % 40'ı oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Somut olayda, borçlu yetki itirazı ile birlikte borca, faize ve faiz oranına itiraz etmiş olup alacaklı ile arasındaki akdi ilişkiyi (sözleşmeyi) açıkça inkar etmemiştir. Akdi ilişkinin kabulüne ilişkin beyan bulunmaması borca itiraza etkili olmadığı gibi, borca itiraz, borcun olmadığı itirazı, akdi ilişkinin inkarı anlamına gelmeyeceğinden Bölge Adliye Mahkemesinin TBK'nın 89. maddesi yönünden yanılgılı değerlendirmesi de doğru görülmemiştir O halde, yukarıda açıklanan hususlar doğrultusunda incelenen İlk Derece Mahkemesinin davanın kabulü ile borçlunun yetki itirazının kaldırılmasına ilişkin kararı yerinde olduğundan, Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1733 KARAR NO : 2022/383 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/02/2021 NUMARASI : 2020/709 ESAS, 2021/144 KARAR DAVA KONUSU : YETKİ, İMZA VE BORCA İTİRAZ KARAR : İzmir 9....
Borçlu ilamsız icra takibinde yetkiye ve borca itiraz etmiştir. Yetki itirazı incelenmeden borca itiraz hakkında bir karar verilemeyeceği yani yetki itirazının hallinin bir önmesele olduğu dikkate alındığında HMK nın 355. Maddesi gereğince kamu düzeninden yapılan inceleme sonucu yetki itirazı ve akabinde borca itiraz hakkında yeniden bir karar verilmek üzere ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın bu hususlarda bir karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine iadesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- İstinaf talebinin HMK 353/1/a/6 maddesi gereğince kabulü ile İstanbul 13....
İlk derece mahkemesi kararında; senedin düzenleme yerinin Mersin ili olması sebebiyle yetki itirazının yerinde olmadığı, ödeme iddiasına ilişkin İİK'nın 169/a maddesindeki belgelerin sunulamadığı, bu iddianın ispat edilemediği gerekçesiyle yetkiye ve borca itirazın reddine asıl alacağın yüzde yirmisi oranında tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; yetki itirazının kabulünün gerektiğini, borca itiraz yönünden ise savcılık dosyasının beklenmesi gerektiğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmiş, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte icra dairesinin yetkili olup olmadığı ve takibe konu bononun ödenmiş olup olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır. Takibe konu bononun zorunlu unsurları barındırdığı, davanın da süresi içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır....