Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesi kararında özetle; 2004 sayılı İİK'nun 150/1. maddesine dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan ilamlı icra takibinde; borçlunun icra emri gönderilemeyeceğine ilişkin şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi kapsamında kaldığından yasal 7 günlük süreye tâbidir. Öte yandan; İİK'nun 149/a maddesi göndermesiyle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde de uygulanması gereken aynı Kanun'un 33. maddesine göre icra emrine karşı itirazların da 7 gün içerisinde yapılması zorunludur.( Yargıtay 12 HD nin 02/03/2015 tarih ve 2014/27406E ve 2015/4293 K sayılı emsal kararı gereğince de ) İşbu davada da borca ve ferilerine itiraz ile icra emri gönderilemeyeceğine ilişkin şikayetin icra emrinin 11/07/2019 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, itiraz ve şikayetin ise 7 günlük itiraz ve şikayet süresinden sonra 01/08/2019 tarihinde yapıldığı anlaşılmakla itirazının ve şikayetinin süre nedeniyle reddine dair karar vermek gerekmiştir....

SONUÇ : Borçlunun karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 26/11/2015 tarih ve 2015/17523-29447 sayılı bozma ilâmının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 15/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Dava İİK'nun 16,21 maddeleri uyarınca açılmış usulsüz tebligat şikayeti ve İİK'nun 169/a maddesi uyarınca açılmış borca itiraz davasıdır. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, takipten en geç 23/02/2016 tarihinde haberdar olan davacının iş bu davayı 7 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra 18/07/2016 tarihinde açmış bulunmasına, İİK'nun 169/a maddesi uyarınca 5 günlük hak düşürücü sürede açılmayan davalarda takibin dayanağı olan senedin vasfının değerlendirilmesinin hukuken mümkün bulunmamasına, ilk derece mahkemesi kararında gösterilen gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İzmir 2....

    - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı ile aralarındaki ticari ilişkiden doğan mal ve hizmet bedellerinin ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibinin davalının haksız yere borca ve yetkiye itiraz etmesi üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve davalı hakkında kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yetki itirazında bulunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında yazılı bir yetki sözleşmesinin bulunmadığı, davacı şirketin merkezinin İstanbul olup, davaya konu alacağın Milas Şubesi'nin işlemlerinden kaynaklandığını ispat edemediği, hal böyleyken takibin yetkili icra müdürlüğünde açılmadığı gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmiş hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı mal ve hizmet faturasına dayanarak icra takibi başlatmış, davalı icra dosyasında borca ve yetkiye itirazda bulunmuştur....

      Bu durumda, borçlunun İİK'nun 168/5. maddesinde öngörülen yasal beş günlük süreden sonra yetkiye ve borca ilişkin itirazda bulunduğu kuşkusuzdur. O halde, mahkemece, istemin süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmesi gerekirken; işin esasının incelenmesi suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2311 KARAR NO : 2022/952 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/06/2021 NUMARASI : 2021/25 ESAS, 2021/430 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ-BORCA İTİRAZ KARAR : İzmir 9....

        Maddesinde ihtiyati haczin tatbiki ve icra memurunun işlemlerine karşı yapılacak itiraz yolunun tereddüte düşmeyecek şekilde açıkça düzenlendiğini, mahkemece görevsizlik kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, taşkın haciz şikayeti (İcra Mahkemesince İİK....

          İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda yetkiye ve borca itirazın reddine, koşullar oluşmadığından davalı lehine tazminata hükmedilmesine yer olmadığına, şikayetin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçesini aynen tekrar ederek ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, İzmir İcra Müdürlüğü'nün yetkili olmadığını, takibin müvekkilinin adresinin bulunduğu Menemen İcra Müdürlüğünde başlatılması gerektiğini, takibe konu senetlerin tahrif edildiğini, kambiyo vasfında olmadığını, müvekkilinin borcu bulunmadığını, bu nedenle kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 169/a maddesi uyarınca açılmış yetkiye ve borca itirazdır....

          Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2019/322 Değişik İş numaralı dosyası ile ihtiyati haciz kararı alındığı, davacı tarafından süresi içerisinde yetkiye, borca kısmi ve işlemiş faize itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durdurulduğu, borca itiraz edilmeyen kısım yönünden davacı borçlu tarafından takip dosyasına taşınır, taşınmaz mal ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına konulan hacizlerin kaldırılması için 38.140,00 TL yatırıldığı, takibe dayanak Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ihtiyati haciz kararının itiraz üzerine kaldırılması üzerine davacı tarafından dosyaya yatırılmış olan bedelin taraflarına iadesinin talep edildiği, ancak icra dairesince taleplerinin reddine dair karar verildiği, verilen kararın usul ve yasaya uygun olmadığı kanaatiyle icra dairesi işleminin kaldırılması talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Kocaeli 8....

            Takibe konu borca ilişkin itiraz haklarım şimdilik saklıdır. Borcu kabul etmiyorum.” demekle hem icra dairesinin .... yetkisine hem borca itiraz etmiştir. Dava itirazın iptali davası olarak açıldığı için bu tür davalarda görevli mahkeme genel mahkemelerdir. Yazılı gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır ve bozmayı gerektirir.23.09.2013 SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 23.9.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu