Dava dilekçesinde, kısıtlı adına özürlü arabası alımı için izin ve yetki verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm vasi tarafından temyiz edilmiştir....
KARAR Davacı vasi kısıtlıya araç alımı için izin ve yetki verilmesini istemiş, talep mahkemece reddedilmiştir....
İİK’nun 16. maddesinde düzenlenen şikayet yolunun tarafları icra dairesinin işleminden zarar gören şikayet eden ve şikayet konusu işlem lehine olan şikayet olunandır. Somut olayda; alacaklılar tarafından ... ... 15. İcra Müdürlüğü’nün 2010/17168 E., 2010/17178, 2010/17183, 2010/17184 E. sayılı dosyalarında .... Malz. San. Ve Tic. A.Ş. aleyhine yaptıkları icra takiplerinde alınan İİK’nun 120/2. maddesine göre düzenlenen yetki belgesi ile alacaklısının .... Malz. San. ve Tic. A.Ş. olan, şikayetçiler aleyhine yapılan ... 10. İcra Müdürlüğü'nün 2013/416 E. sayılı dosyasında alacaklıların satış talep ettikleri dolaysıyla, şikayetçilerin yetki belgesinin iptalini istemekte hukuki yararlarının bulunduğu anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece, şikayetin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
, mahkeme kararının bozulmasına, yetki itirazının kabulü ile Kayseri İcra Müdürlüğünün yetkisizliğine, dosyanın Gaziantep İcra Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Şikayet Hakkının Düşürülmesi Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 56/5. maddesi uyarınca avukatın başkasını tevkil etme yetkisini haiz olduğu bütün vekaletletnamelerini kapsayacak şekilde başka bir avukata vekaletname yerine geçecek yetki belgesi verebileceği, bu yetki belgesinin vekaletname hükmünde olduğu, dosyada şikayetçi vekili tarafından Av. A...., Av. .... ve Av. .... isimli üç ayrı avukata yetki belgesi verildiği, bu sebeple şikayetçinin dosyada toplam dört ayrı vekille temsil edildiği gözetildiğinde, vekillerden sadece Avukat ...'in mazeret beyanında bulunduğu, diğer vekillerin mazeret beyanında bulunmadığı anlaşılmakla tebliğnemedeki bozma görüşüne iştirak edilmemiştir....
yetki belgesi veren Av. ... marka sahibi şirketin verdiği vekaletname süreli olup, 24.06.2010 tarihine kadar geçerli olduğu ve şikayet süresini kapsamadığı, marka sahibi şirketin avukat olmayan özel şahısa verdiği vekaletin vekil atama yetkisi içermediği gözetilerek hükmü temyiz eden vekil adına temyiz tarihinde geçerli vekaletname veya yetki belgesi olup olmadığı araştırılarak varsa dosyaya eklenmesi, yoksa gıyabi kararın tebliğ edildiği vekil adına tebligat tarihinde geçerli vekaletname veya yetki belgesi olup olmadığının araştırılması ile denetime imkan verecek şekilde belgelendirilmesi, aksi halde gıyabi kararın katılan şirkete usulune uygun olarak tebliginden sonra iade edilmek üzere mahalline gönderilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda, diğer borçlular yetki itirazında bulunamazlar. Ancak anılan hüküm, borçlulardan biri için genel yetkili yerleşim yeri icra dairesinde takip yapılması ve onun hakkındaki yetkinin kesinleşmiş olması hali içindir. Takibe konu bonoda İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili kılındığı görülmüştür. Takibe konu bonoda İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunun yazılması yetki sözleşmesi niteliğinde olup, takip tarihi itibari ile yürürlükte olan 6100 Sayılı HMK'nun 17. maddesi gereğince yetki sözleşmesi düzenleyebilecek şahıslar sadece tacirler veya kamu tüzel kişileri olabileceği, icra dosyasından davacının tacir olduğuna dair bir ize rastlanmadığı anlaşıldığından yetki sözleşmesi geçersizdir....
Aksi halde yetki itirazı dikkate alınmaz " hükmüne aykırı işlem yapıldığını, bu nedenle icra memur muamelesinin kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili olduğu belediyenin tacir olmaması nedeni ile ticari faiz işletilemeyeceğini, bunun hukuka aykırı olduğunu, taraflarına gönderilen ödeme emri ekindeki faturada imza bulunmadığını, icra emrinin iptalini ve davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "...Dava "Şikayet" istemine ilişkindir. Tüm dosya kapsamı ve icra dosyası bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davalı/borçlunun yetki itirazında yetkili icra dairesini açıkça göstermediği ve diğer itirazlarını da İİK 68. Maddesinde yazılı usule uygun delillerle ispat edemediğinden itirazın kaldırılmasına karar verilmiş olup davanın kabulüne karar verilerek alağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, Davanın kabulü ile Küçükçekmece 2....
Şikayetçi vekili, şikayet konusu taşınmazlar için haciz isteme süresinin hacizden itibaren iki yıl olduğunu, şikayet olunanın borçlu... aleyhine başlattığı icra takibinde söz konusu taşınmaz üzerine 21.12.2009 tarihinde haciz konulduğunu ve şikayet olunan tarafından taşınmaz için aldığı yetki üzerine açtığı ortaklığın giderilmesi davasının açılma tarihinin 06.08.2012 olduğunu, süresi içerisinde satış istenilmediğinden haczin düştüğünü ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayet konusu taşınmazın hisseli olması sebebiyle icra dosyasından alınan yetki çerçevesinde süresi içerisinde ortaklığın giderilmesi davası açıldığını, süresi içerisinde satış için gerekli olan işlemlerin yapıldığını, İcra İflas Kanunu'nun ilgili hükmü gereğince çekişmenin giderilmesi açısından hakkında dava açılan hacizli mal üzerindeki haczin dava sonuna kadar devam edeceğini savunarak, şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir....
İcra Mahkemesi Ticareti terk hükümlerine muhalefet etmek suçundan sanık ... hakkında açılan davada müştekinin şikayet hakkının İİK’nun 349.maddesi gereğince düşürülmesine karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde şikayetçi vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının düzelterek onama istemli tebliğnamesiyle dosya, Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 06.11.2007 tarihli celseye müşteki vekili veya vekalet ile atanan vekili Av....veya Av....tarafından 10.07.2007 tarihinde yetki verilen Av.... dışında üçüncü bir avukat olan Av.... ’in katıldığı, bir başka anlatımla vekaletname veya yetki belgesi ile yetkili kılınmamış avukatın müştekiyi temsil ettiğinin anlaşılması karşısında 06.11.2007 tarihi itibarıyla İİK’nun 349.maddesi gereğince açılan davada müştekinin şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi gerekirken yargılamaya devamla bir sonraki celsede bu yönlü karar verilmesi, yasaya aykırı...