Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının itirazi kayıt ileri sürmeksizin ve ayıp ihbarında bulunmaksızın dairesinde 2000 yılında oturmaya başladığını, davacının 2002 yılında yaptırdığı tespitlerin süresinden sonra olduğunu kooperatifi bağlamayacağını savunarak, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, tarafların aralarında 25.02.2005 tarihi itibariyle borç miktarının ne olduğu konusunda imzaları ile onayladıkları protokol düzenlendiği, uyuşmazlığın anılan protokol çerçevesinde çözümlenmesi gerektiği, protokolde belirtilen tarihten önceki cari hesap ilişkisinin incelemeye konu edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar , davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Somut olayda borçlu aleyhine Kastamonu İcra Müdürlüğünün 2009/5384 Esas sayılı dosyasından yapılan icra takibinin borçlunun itirazi üzerine durduğu alacaklı tarafından borçlunun itirazının iptali için Kastamonu 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/537 esas sayılı dosyasıyla dava açıldığı ve dosyanın derdest olduğu anlaşıldığından anılan dosyanın sonucu beklenerek karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi isabetli görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı 3.kişi vekili ve davalı alacaklı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişi ve davalı alacaklıya geri verilmesine 15.3.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada; davalı idarece yapılan hakediş kesintisinin yerinde olmadığı, hak edişlerin itirazi kayıt konulmaksızın imzalanmış olmasının sonuca etkili olmayacağı, asıl alacak ile ilgili davalının takip tarihi öncesi itibariyle temerrüde düşürülmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir....
Eserin teslimi sırasında iş sahibinin itirazi kayıtta bulunduğu iddia ve ispat edilemediğinden ceza isteyemez. Bu nedenle 31.03.2005 tarihli faturaya konu alacağın reddiyle, asıl ve karşı davadaki taleplerin, bu hususlar gözetilerek sonuçlandırılması gerektiğinden, eksik inceleme ve hukuki yanılgıyla yazılı şekilde hükme varılması doğru olmadığından karar bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün davacı-k.davalı yararına BOZULMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacı-k.davalı Dilmak Makine Yedek Parça San.Tic.Ltd.Şti.'ye geri verilmesine, 08.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili savunmasında, Toprakbank'ın fona devri üzerine akdin ifa imkansızlığı nedeniyle fesih olunduğunu ve taşınmazın tahliye edildiğine ve tahliye sonrası süre yönünden ödenen kiranın icra yolu ile geri alındığını, icradaki ödemenin itirazi kayıt konulmadan yapıldığını ve davacının bu miktarı geri isteyemeyeceğini beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, 5 yıl süreli olarak düzenlenen sözleşmenin süre sona ermeden davalı yanca 15.12.2002 tarihinde erken tahliye edildiği, erken tahliye nedeniyle davacıların taşınmazı yeniden kiraya verebilecekleri makul süre yönünden davalının ücret ödemesi gerektiği, benimsenen bilirkişi raporuna göre bu sürenin 3 ay olduğu gerekçesiyle 6.471.92....
İTİRAZIN İPTALİYETKİ İTİRAZI 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 50 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "itirazın iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Denizli Asliye 3. Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 8.4.2005 gün ve 2004/103-2005/188 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 26.5.2006 gün ve 2006/2354-5662 sayılı ilamı ile, (...Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı şirkete tekstil ürünleri sattığını, davalının bakiye 1.922.359.200.TL borcunu ödemediğini, alacağın tahsili için yapılan icra takibinin haksız itiraz nedeniyle durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili şirketin davacıya borcunu ödediğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur....
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda kaçak kullanımın ayrıca tahsil edildiğinin belirlendiğine dayanılarak davanın kabulüne fazla ödenen 29.225,03 YTLnin ödeme tarihi 2.6.2004 tarihinden faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle bozmaya ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2–Davacı, sayacın 43 496 olmasına rağmen 49 496 olarak okunup fazla tahakkuk yapıldığını ve itirazi kayıtla 32 055 066 000 TL ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek fazla ödediği 29 25 030 000 TL nin tahsili için eldeki davayı açmıştır.Mahkemenin de kabulünde olduğu gibi sayac 43 496 2008/4681-6019 olmasına rağmen 49 496 üzerinden tahakkuk yapıldığı sabittir....
K A R A R Davacı kurum, 16.6.1976 tarihli taahhüt senedi ile ormanlık alanda lehlerine irtifak hakkı tesis edildiğini, 16.6.2002 tarihinde başlayan yeni dönem için kendilerinden 858.627.000.000 TL irtifak bedeli talep edildiğini ve bu miktarı itirazi kayıtla ödediklerini ileri sürerek fazladan ödedikleri 765.132.984.000 TL'nın faiziyle birlikte davalı kurumdan tahsilini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, 666.481.700.000 TL'nın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davalı kurum harçtan muaf olup bu durumda davalıdan harç alınmasına yer olmadığına ve peşin yatırılan harcın da davacıya iadesine karar verilmesi gerekirken harç alınması ve kabul ve red oranına göre harç yükletilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ayrıca bakiye ilam harcının da davacıya iadesi gerekir....
Hukuk Dairesi 2014/16473 e, 2014/15204 k ile “Dosya içerisindeki belge ve bilgilerin incelenmesinden; dava konusu futbol sahasının bulunduğu alanın mimari projesinde bir kısmın sığınak üstü bir kısmının da boş alan olarak bulunduğu, 15.04.2007 tarihli kat malikleri kurul toplantısında site içerisinde futbol sahasının yapılmasına ilişkin kararın alındığı, davacının da alınan kararda imzasının bulunduğu, itirazi kaydının bulunmadığı, alınan kararın iptali için de davanın açılmamış olduğu anlaşılmıştır....
İcra Dairesi'nin 2021/4297 Talimat sayılı dosyasından müvekkili şirketin adresinde haciz yapıldığını, müvekkili tarafından istihkak iddiasında bulunulduğunu ve itirazi kayıtla dosya borcunun ödediğini, itirazı kayıtla ödeme yapıldığı halde icra müdürlüğünün bu hususu dikkate almadan ödemeyi alacaklının banka hesabına yatırdığını beyanla icra müdürlüğü işleminin iptaline, ödemenin icra dairesine depo edilmesine karar verilmesini talep etmiş, Mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmiş, davalı alacaklı bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı alacaklı T3 Tic. Ltd. Şti. vekili, 12/08/2022 tarihli dilekçesi ile istinaf talebinden feragat ettiklerini bildirmiştir....