Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/02/2020 NUMARASI : 2019/390 ESAS, 2020/162 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Şikayet (İcra Memur Muamelesi)|Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine çek alacağından dolayı takip başlatıldığını, borca ve faize itiraz ettiklerini, müvekkili şirketin çeki avans olarak verdiğini ancak karşılığında malların gelmediğini, ayrıca avalimdir yazısı ile ciro silsilesinin bozulduğunu, senedin kambiyo senedi özelliğini yitirdiğini söyleyerek takibin durdurulmasına ve davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, Yetki itirazının kabulü ile davacı borçlu açısından İzmir İcra Dairelerinin yetkisizliğine, kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde taraflarca talep edilmesi halinde davacı borçlu hakkındaki icra dosyasının tefriki ile yetkili Turgutlu İcra dairelerine gönderilmesine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, cevap dilekçesindeki beyan ve savunmalarını tekrar ederek HMK 17. Ve 18. Maddeleri ile TBK 89. Maddesi gereğince İzmir İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu beyanla, istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasını ve yetki itirazının reddine karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK 169. Maddesine dayalı yetkiye ve borca itiraza ilişkindir. İzmir 25....

İcra Müdürlüğünün 2019/11268 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takip dosyasında borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ederek Aliağa İcra Daireleri'nin yetkili olduğunun belirtildiğini, yetki itirazının davacı müvekkili tarafından kabul edildiğini ve dosyanın yetkili Aliağa İcra Dairesi'ne gönderilerek 2019/4250 esas numarasını aldığını, ancak bu sefer davalı şirketin yeniden yetki itirazında bulunarak bu defa da Foça İcra Daireleri'nin yetkili olduğunu ileri sürdüğünü, söz konusu itirazda ayrıca ödeme emrine, borca, faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz edildiğini, İcra Müdürlüğü'nün takibi yetki itirazı gerekçesiyle durdurduğunu, yapılan işlemin yerinde olmadığını, davalı/borçlunun yetkili İcra Müdürlüğü'ne ikinci defa yaptığı yetki itirazının dikkate alınmaması gerektiğini, davalı/borçlunun itirazında kira akdini inkar etmediğini, 2019 yılının Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında davalı/borçlu tarafından yapılmayan ödemelerin toplamının 14.000,00...

İcra dairesinin yetkisi ile birlikte borca ve faize de itiraz edilmiş olduğundan, açılan iş bu itirazın iptali davasının ticari dava olması gedeniyle davaya bakmaya görevli mahkeme asliye ticaret mahkemesidir. Şayet itiraz sadece icra dairesinin yetkisine olsaydı görevli mahkeme icra mahkemesi olacaktı. Hem Kredi Sözleşmesindeki yetki şartı, Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK m. 17), nedeniyle hem de davacı alacaklının merkez adresinin takibin başlatıldığı icra dairesinin yetki alanındaki İstanbul ili Sarıyer ilçesinde bulunması nedeniyle Türk Borçlar Kanunu (TBK m. 89-eBK m. 93), İcra İflas Kanunu (İİK m. 50) ve HMK m. 10 hükümleri uyarınca takibin başlatıldığı icra dairesi somut olayda yetkilidir. Dava açıldıktan sonra ise takip konusu borç ödenmiş olmakla dava konusuz kalmıştır. O nedenle mahkeme kararında bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

    DAVA Borçlu İcra Mahkemesine başvurusunda; takibi 15.02.2020 tarihinde öğrendiğini, ödeme emrinin tevziat saatlerinden sonra dönüp dönmeyeceği araştırılmadan okuma yazma bilmeyen eşine tebliğ edildiğini ve usulsüz olduğunu, bononun zaman aşımına uğradığını ileri sürerek şikayetin kabulü ile borca, faize, tüm ferilere ve zaman aşımına yönelik itiraz sebebiyle icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet ve itiraz dilekçesi alacaklıya tebliğ edilmemiş, cevap dilekçesi sunulmamış ve dosya üzerinden karar verilmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI A....

      Sayılı icra dosyasına sunulan dilekçe ile de takibe, borca, takip talebine, ödeme emrine, işlemiş faiz ile işleyecek faize ve faiz oranına, avukatlık ücretine ve tüm ferilerine itiraz edildiğini, davalı borçlu tarafından yapılan itiraz üzerine 30.01.2020 tarihinde zorunlu Arabuluculuk başvurusu yapılmış olup 14.02.2020 tarihinde yapılan görüşmeye davalı taraf katılmamış olduğundan anlaşmama tutanağı düzenlenerek arabuluculuk faaliyetine son verildiğini, davalının takibe yapmış olduğu itirazın iptalini, icra takibinin devamını ve davalı hakkında alacağın %20'sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Müvekkilinin; "Yeni Mah. Uludağ Cad....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava,ticari alım-satım ilişkisinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir. İzmir 8.İcra Müdürlüğünün 2016/13378 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklısının Fimo Balık T1 ve Tic. Ltd Şti, borçlusunun T3 Hayv. Nak. Paz. İth. İhr. San. ve Tic. A.Ş olduğu, 42.897,55 TL asıl alacağın tahsili için örnek 7 nolu ödeme emri ile takip başlatıldığı, borçlu vekilinin 28/11/2016 tarihinde "...Müvekkil şirket Fethiye Ticaret Odasına kayıtlıdır, adresi Menteşeoğlu Mah. Süleyman Demirel Blv. No:259/1 Fethiye/Muğla'dır. Genel yetki kuralına göre davaların, davalının ikametgahında açılması gerekmektedir Fethiye Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkilidir... takibe dayanak yapılan cari ilişkiyi, faturaları ve içeriğindeki kalemleri ve malları kabul etmiyoruz açıkça itiraz ediyoruz..iddia edilen hukuki ilişkiyi şiddetle red ediyoruz..." şeklinde yetkiye, borca ve faize itiraz ettiği görülmüştür....

        Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Alacaklı T3 tarafından borçlu T1 hakkında keşidecisi T1 lehtarı T3 olan 10.05.2017 keşide 10.05.2018 vade tarihli 1000.000,00 USD bedelli bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü icra takibine başlanıldığı, borçlu tarafından senetteki imzaya itiraz edilmeksizin senet üzerindeki yazıların sonradan doldurulduğu, fazla, birleşik faiz talep edildiği, senet aslının kasaya alınmadığı, borcun bulunmadığı iddiası ile borca, yetkili icra dairesinin İzmir icra müdürlükleri olduğu iddiası ile yetkiye itiraz edildiği, vekalet ücret ve yargılama giderleri için yasal faiz talep edilmesi gerekirken bu alacakları da kapsayacak şekilde %10 faiz istenildiği iddiası ile faize yönelik şikayetlerin ileri sürüldüğü, mahkemece yapılan yargılama ile borca itirazın reddedildiği, faize ilişkin şikayetlerle ilgili bilirkişi incelemesi yaptırıldığı ve bilirkişi raporu doğrultusunda fazla talep edilen faiz yönünden takibin iptaline karar verildiği, borçlu tarafından yetki...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlu süresi içinde icra mahkemesine başvurarak, borca , işlemiş ve işleyecek faize itiraz etmiş, mahkemece sadece borca itiraz incelenerek davanın reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 297. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; hükmün, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi...

          Davacı vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrarlamakla birlikte, ödemelere ilişkin belgeleri sundukları halde mahkemece borca ve faize itirazlarının hiç incelenmediğini beyan ederek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. HMK'nın 297/2. maddesi uyarınca, hakim taleplerin her biri hakkında bir karar vermek ve hükmün sonuç kısmında her bir talep için verdiği kararı açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde göstermek zorundadır. Davacı dava dilekçesinde, zamanaşımı itirazı ile birlikte borca ve faize itirazlarını da ileri sürmüş olmasına rağmen, Mahkemece HMK'nın 297.maddesine aykırı olarak davacının borca ve faize itirazı hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi isabetsizdir....

          UYAP Entegrasyonu