Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anılan yasa maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, 6100 sayılı HMK’de Bölge Adliye Mahkemesine, dosyayı asıl yetkili ve görevli mahkemeye gönderebilme yetkisini de taşıyan görev ve yetki ile ilgili kesin karar verme ve görev ve yetki hususunda uyuşmazlık çıkması halinde ise bu uyuşmazlığı kesin olarak çözme yetkisi tanındığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle, kanunda görev ve yetki hususunun en geç bölge adliye mahkemesi kararıyla çözümlenmesi sisteminin benimsendiği açıkça görüldüğünden, görev ve yetki hususunu inceleyen bölge adliye mahkemesi kararına karşı özellikle 362/(1)-c bendi hükmü de gözetildiğinde temyiz yoluna başvurulmasının mümkün olmadığı sonucuna varılmalıdır. Somut olayda; kadastro mahkemesince verilen görevsizlik kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuş ve Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....

    Müdürlüğünde icra takip yapılması kanuna ve hukuka uygun olduğu, bu nedenle davalı borçluların icra takibine yapmış olduğu yetki itirazının yersiz ve hukuki dayanaktan yoksun olup, reddine karar verilmesini, davalı şirketin kötü niyetli olarak, borca ve icra takibine itirazının iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      DAVA KONUSU : Sendikalara İlişkin Mevzuattan Kaynaklanan Davalar (Sendika Üyeliğinden Çıkarma Kararının İptali (Send. K....

      Mahkemelerinin yetkili olduğunu, dava dilekçesindeki iddiaların kötü niyetli, yetki sürecini uzatmaya dönük ve davanın reddini gerektirir biçimde hukuka aykırı olduğunu, davacı yanın dava dilekçesinden anlaşıldığı üzere 6356 sayılı yeni sendikalar yasasından haberdar olmasına rağmen, eski yasadan kaynaklanan iş kolu itirazının yetki sürecini durduracağına ilişkin iddiasıyla yetki sürecini kötü niyetle uzatma amacını açıkça ortaya koyduğunu, 6356 sayılı yasanın 5. maddesinin 2. fıkrasında "Yeni bir toplu iş sözleşmesi için yetki süreci başlamış ise işkolu değişikliği tespiti bir sonraki dönem için geçerli olur. İşkolu tespit talebi ve buna ilişkin açılan davalar, yetki işlemlerinde ve yetki tespit davalarında bekletici neden sayılmaz."...

        Aile T3nın 09/09/2021 tarih ve E.74038328- 553.02- 37818 sayılı yetki tespitine itiraz ve yetki tespitinin iptali talebine ilişkindir. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 79. maddesinde “Bu Kanunun uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar iş davalarına bakmakla görevli ve yetkili mahkemelerde görülür....

        dava konusu yetki tespitinin işlevsiz hale geldiğini, davanın esası hakkında karar verilmesine gerek bulunmadığını, kesinleşmiş mahkeme kararının tebliğ edildiği tarihten itibaren altı iş günü içinde ilgili sendikaya, Bakanlıkça bir yetki belgesi verilse dahi yetki belgesinin alınmasından sonra yapılacak çağrı ile toplu görüşme süreci başlamasının müvekkilinin işyeri bulunmadığından, işveren sıfatı bulunmadığından fiilen ve hukuken mümkün olmadığını; davacı müvekkilinin, aynı şirket ve ticaret unvanı altında faaliyette bulunan işletmesi ile Türkiye genelinde 117 müşteriye özel güvenlik hizmeti verdiğini, sendikanın yetki tespiti talebi değerlendirilirken hizmet verilen tek bir işyerinin sendikalı işçi sayısı değil 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 41/2 bendi kapsamında işletme bünyesinde bulunan işyerlerindeki toplam işçi sayısı dikkate alınarak işletme toplu iş sözleşmesi yönünden çoğunluk yetki tespitinin yapılması gerektiğini; müvekkili şirketin ticari işletmesi...

        Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 6356 sayılı Kanun’un 41 inci ve devamı maddeleri kapsamında olumsuz yetki tespitinin iptali istemine ilişkindir. 2....

          Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına ve özellikle yetki tespitine esas alınan (1014073) sicil numaralı birimde başvuru tarihi itibariyle işçi çalışmadığından söz konusu birimin işyeri niteliğinde bulunmadığının ve buna göre yetki tespitinin işyeri toplu iş sözleşmesine ilişkin bulunduğunun, bu esaslar doğrultusunda sendikanın başvuru tarihi itibariyle gerekli çoğunluğu sağladığının da anlaşılmasına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın bu ilave gerekçe ile ONANMASINA, 04/06/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Dava Olumlu yetki tespitinin iptaline ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.. Avukatlık asgari ücret tarifesi 3 / 2 ye göre “ Müteselsilen sorumlu olanlar aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur ”. düzenlemesi yer almaktadır. Somut olayda , red sebebi tek olması sebebi ile davalılar yararına tek bir vekalet ücreti hükmedilmesi gerekeceği için mahkemece ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi ve vekalet ücretinin asil yerine vekile verilmesi hatalı olmuştur....

              Davacı vekili gerekçeli istinaf dilekçesinde özetle; -Müvekkili şirket bünyesinde asıl iş yeri ile birlikte 5 adet asıl iş yerine bağlı iş yeri bulunduğunu, yetki tespitinin bulan göre yapılmasının gerektiğini, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, beyanla istinaf yasa yoluna başvurmuştur....

              UYAP Entegrasyonu