"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulü ile davacının davalıya ödemekte olduğu yardım nafakasının kaldırılmasına, davacı vekilinin davalıya yapılan ödemelerin tahsiline karar verilmesi talebinden feragat etmesi nedeniyle talebin reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde;müvekkilinin oğlu olan davalıya aylık 400 tl yardım nafakası ödediğini, davalının sigortalı olarak çalışmaya başladığını ve 2.000,00TL civarında kazanç elde ettiğini iddia ederek davalıya ödemekte olduğu nafakanın kaldırılmasına ve davalıya haksız...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ...'in babası, diğer davalı ...'in ise kardeşi olduğunu, kendisinin 5 yıl önce eşinden boşandığını, maddi durumunun iyi olmadığını ve geçim sıkıntısı çektiğini, davalıların ise maddi durumları çok iyi olmasına karşın kendisine yardım etmediklerini ileri sürerek, her bir davalıdan ayrı ayrı aylık 500'er TL yardım nafakasının tahsilini istemiştir....
Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana-babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : CEYHAN AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/06/2015 NUMARASI : 2014/801-2015/428 Taraflar arasındaki nafaka davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; davalı kızı için Ceyhan Aile Mahkemesi'nin 2008/531 esas, 2009/299 karar sayılı ilamı ile aylık 400 TL yardım nafakasına hükmedildiğini ancak davalının eğitim hayatının sona erdiğini ve kendisinin de emekli olması nedeniyle gelirinin düştüğünü belirterek, yardım nafakasının öncelikle kaldırılmasını, bu talepleri kabul edilmediği takdirde yardım nafakasının uygun bir miktara indirilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir. Okumakta olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki, bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Somut olayda davalının öğretmen o1duğu,ek ders ücreti ile 3.758TL gelirinin olduğu,davacının ise B... Üniversitesi F... bölümünde öğrenci olduğu,130 TL yurt ücreti ödediği,280 TL burs aldığı,annesinin ise öğretmen olduğu anlaşılmaktadır. Mevcut dosya kapsamına göre davacı lehine hükmedilen yardım nafakasının miktarı, davacıya ait giderlerin büyük bölümüne dava dışı annenin katlanmasına neden olacak denli azdır....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, davacının babası olduğunu, davacının üniversite sınavlarına hazırlandığını, yardım nafakasına ihtiyacı olduğunu belirterek aylık 1.500,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden geçerli olmak üzere davacı için aylık 600,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, karara karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nın 341/2 " Miktar veya değeri 8.000,00 Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. (Ek cümle: 24/11/2016- 6763/41 md.) " uyarınca hüküm, kabul edilen yıllık nafaka miktarı itibariyle kesin nitelikte olduğundan istinaf dilekçesinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Hukuk Dairesinin 2021/1745 Esas 2021/1455 Karar sayılı ilamıyla kendi yararına 700,00 TL yardım nafakasına hükmedildiğini, davalı ile arasında baba kız ilişkisinin olmadığını, babasından bu zamana kadar manevi destek görmediğini, nafaka haricinde bir desteğinin bulunmadığı, nafaka miktarının kitap masraflarına, kişisel masraflarına yetmediğini, bu nedenle nafaka miktarının artırılmasını talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili beyan dilekçesi ile davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davanın KISMEN KABULÜ ile; Konya BAM 2. Hukuk Dairesi'nin 2021/1745 Esas 2021/1455 Karar sayılı ilamı ile; Davacı T4 ) yararına aylık 700,00TL hükmolunan yardım nafakasının dava tarihi 14/01/2022 tarihinden geçerli olmak üzere aylık 600,00TL arttırılarak, aylık 1.300,00TL'ye yükseltilmesine, yardım nafakasının her ay davalıdan alınarak davacıya verilmesine, nafakanın her yıl üfe oranında artırılmasına, karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ÇAY ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 16/09/2014 NUMARASI : 2014/195-2014/449 Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının anne ve babasının boşandıklarını, boşanma kararı ile boşanma dava tarihinde ergin olmayan müvekkiline iştirak nafakası ödenmesine hükmedildiğini, müvekkilinin 18 yaşını doldurmasına mütakip hükmedilen nafakanın kesildiğini, müvekkilinin halen eğitimine devam ettiğini belirterek 1.000.-TL yardım nafakasının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı için dava tarihinden itibaren 750,00 TL yardım nafakasının davalıdan tahsili ile nafakanın her yıl ... tarafından açıklanan TEFE-TÜFE oranında artırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir....
Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana-babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....