Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir. Somut olayda; davacı kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun olduğundan üst soyu olan babasından yardım nafakası isteyebilir. Ne varki yardım nafakasının miktarı takdir edilirken bunu ödemekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi gerekir. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçimine katkı olacak miktarda, davalının da geliri ile orantılı olarak Medeni Kanunun 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....

    Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Zarurete düşme terimi çok sıkıntılı bir durumu ve ekonomik şartları ifade eder. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca sözkonusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinmelerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir. Somut olayda; ......

      Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür (TMK m.364/1). Hukuk Genel Kurulu'nun 07.06.1998 gün, 1998/656; 688 sayılı ilamında yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların yoksul kabul edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana-babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir....

      1.000,00 TL yardım nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

        in dava tarihi itibariyle reşit olduğu gözetilmek suretiyle yardım nafakası olduğun dikkate alınarak hüküm tesisi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş” gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verildikten sonra verilen 14.07.2017 tarihli son kararında; davanın kısmen kabulü ile davacı kadın için hükmedilen yoksulluk nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 100,00 TL arttırılarak 320,00 TL'ye yükseltilmesine, davacı ... için, dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 500,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakası artırım ve yardım nafakası istemine ilişkindir....

          Aile Mahkemesi'nin 2022/369 Esas, 2023/231 Karar sayılı ilamının TAMAMININ KALDIRILMASINA, 3- Davacının iştirak nafakasının artırılmasına yönelik talebinin kabulü ile Yıldızeli Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/252 Esas, 2014/352 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk İlker Yasin için belirlenen aylık 150 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak ve müşterek çocuğun reşit olduğu tarih olan 20/04/2023 tarihine kadar geçerli olmak üzere 1.850 TL artırılarak aylık 2.000 TL'ye yükseltilmesine, her ay davalıdan alınarak davacıya verilmesine, müşterek çocuğun yargılama esnasında reşit olması nedeniyle iştirak nafakasının artışı konusunda düzenleme yapılmasına yer olmadığına, 4- Davacının tedbir nafakası ile hükmedilen iştirak nafakasının yardım nafakası olarak devam etmesine yönelik talebi konusunda KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 5- Davacının adli yardım talebinin kabul edilmiş olması nedeni ile hükmedilen nafakanın yıllık miktarı üzerinden harçlar kanununa göre hesaplanan...

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/06/2022 NUMARASI : 2021/862 ESAS 2022/528 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Yardım Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile annesinin boşandığını, lehine bağlanan iştirak nafakasının son nafaka artırım kararı ile aylık 375 TL ye yükseldiğini, üniversite öğrencisi olduğunu, şehir dışında yaşadığını belirterek aylık 2000 TL yardım nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin nafaka yükümlülüğüne harfiyen uyduğunu, davacının müvekkiline karşı hakarete varan sözler sarf ettiğini, 3. Kişilerin etkisinde kaldığını, müvekkili ile görüşmek istemediğini, müvekkilinin 2....

          Yukarıda da açıklanmaya çalışıldığı üzere, daha uygun miktarda yardım nafakasına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp, bu nedenle davacının istinaf isteminin kabulüyle, HMK. 353/1- b-2 maddesi gereğince kararın bütünüyle kaldırılarak yerine davanın kısmen kabulüyle dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 600,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin yeni bir hüküm oluşturulmasına, karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          Aynı kanunun 365.maddesinin 2.fıkrasında davanın; davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibaret olduğu düzenlenmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 328/2. maddesine göre; çocuk ergin olduğu halde eğitime devam ediyorsa, ana ve babasının durum ve koşullarına göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler. Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Zarurete düşme terimi çok sıkıntılı bir durumu ve ekonomik şartları ifade eder. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/06/2022 NUMARASI : 2021/862 ESAS 2022/528 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Yardım Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile annesinin boşandığını, lehine bağlanan iştirak nafakasının son nafaka artırım kararı ile aylık 375 TL ye yükseldiğini, üniversite öğrencisi olduğunu, şehir dışında yaşadığını belirterek aylık 2000 TL yardım nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin nafaka yükümlülüğüne harfiyen uyduğunu, davacının müvekkiline karşı hakarete varan sözler sarf ettiğini, 3. Kişilerin etkisinde kaldığını, müvekkili ile görüşmek istemediğini, müvekkilinin 2....

          UYAP Entegrasyonu