WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

" ifadelerinin çıkarılarak yerine ; " ...... aylık 300.00.- TL yardım nafakasının ...... " ifadelerinin yazılması sureti ile hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının kızı olan davalı ...'na İzmir 12. Aile Mahkemesinin 2011/440 Esas, 2011/629 Karar sayılı ilamı ile öğrenimine devam ettiği için 400,00 TL yardım nafakası ödemesine hükmedildiğini ancak davalı ...si Dekanlığı Türkçe Öğretmenliği bölümünden mezun olduğunu, reşit olan ve öğrenimi tamamlayan birine yardım nafakası ödeme zorunluluğu olmadığını bu nedenle ödemekte olduğu aylık 400,00.-TL yardım nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Hukuk Genel Kurulu'nun 07.06.1998 gün, 1998/656; 688 sayılı ilamında yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların yoksul kabul edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. ./.. -2- Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Zarurete düşme terimi çok sıkıntılı bir durumu ve ekonomik şartları ifade eder. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece Davacı T2 yönünden davanın kısmen kabulü ile ; dava tarihinden başlamak üzere aylık 600,00- TL yardım nafakasının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine, davacının davasının T1 yönünden davanını kısmen kabulü ile ; Erzin Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/231- 2014/637 E-K sayılı kararı ile müşterek çocuk yararına hükmedilen aylık 300,00- TL iştirak nafakasının dava tarihinden başlamak üzere 112,64- TL artırılarak aylık toplam 412,64- TL iştirak nafakasının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine, karar verildiği görülmüştür....

        Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2014/602 Esas ve 2015/70 Karar sayılı cevap dilekçesinde; davacının yoksulluk ve iştirak nafakası aldığını, davacının babasının yardım ettiğini, davacının giyim eşyaları satarak para kazandığını, kardeşine maddi yardım yaptığını, yardım nafakası ödeyebilecek maddi gücünün olmadığını belirterek davanın reddi istemiştir.Mahkemece; asıl ve birleşen davanın kısmen kabulü ile; asıl davada, yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 35,00 TL artırılarak aylık 285,00 TL’ye müşterek çocuk için hükmolunan aylık 175,00 TL’nin dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 25,00 TL artırılarak aylık 200,00 TL ye yükseltilmesine ve her yıl yıllık ÜFE oranında artırılmasına; birleşen davada, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 250,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1) Asıl dava yönünden temyiz incelemesinde;5219 ve 5236 sayılı yasalar...

          Bununla birlikte,davacı ... vekili dava dilekçesinde; davacı için aylık 1000 TL yardım nafakasının davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece hükmün 1 numaralı bendinde davacı ... için aylık 1000 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsiline şeklinde karar verilmiştir. Mahkemece, talep tedbir nafakası olarak isimlendirilmiştir. Eldeki davada talep edilen nafaka, dava dilekçesinin içeriğine göre, yardım nafakasının istemine ilişkin dava mahiyetindedir. Mahkemece nafaka türünün yanlış nitelendirmesi talebin esasını değiştirmez. O halde, mahkemece; davanın yardım nafakası davası olarak nitelendirilmesi gerekirken, tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi ve yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru görülmemiştir....

            Davalı; hükmedilen yardım nafakasına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, yardım nafakası talebine ilişkindir. Davacı vekilinin; hükmedilen yardım nafakasının miktarı ile ÜFE talebi hakkında hüküm kurulması gerektiğine yönelik istinaf taleplerinin incelenmesinde; Kural olarak; anne babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa ana ve baba, durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdür. (TMK m. 328/2) Diğer taraftan; herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. (TMK m.364) Eğitimine devam eden ergin birey, kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise anne babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir....

            Somut olayda, davacı vekili dava dilekçesinde; reşit olan davacı için aylık 700 TL yardım nafakasının davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece hükmün 1 numaralı bendinde davacı için reşit olmadan önce takdir edilen iştirak nafakasının artırılması şekilinde hüküm kurulmuş ve aylık 300 TL iştirak nafakasının davalıdan tahsiline şeklinde karar verilmiştir. Mahkemece, talep iştirak nafakası olarak isimlendirilmiştir. Eldeki davada talep edilen nafaka, dava dilekçesinin içeriğine göre, yardım nafakasının istemine ilişkindir. Mahkemece nafaka türünün yanlış nitelendirmesi talebin esasını değiştirmez. O halde, mahkemece; davanın yardım nafakası davası olarak nitelendirilmesi ve yukarıda açıklanan yasa hükümleri doğrultusunda değerlendirme yapılması gerekirken, talebin iştirak nafakası olarak nitelendirilmesi ve yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru görülmemiştir, bu husus bozmayı gerektirmiştir. Ayrıca kabule göre de, 28.11.1958 tarih ve 15/15 sayılı İBK.'...

              Somut olayda; dava açıldığı sırada davacı annesinin velayeti altında olan Yıldız'ın üniversite sınavına hazırlanmak amacıyla dershaneye gittiği, yargılama sırasında reşit olması nedeniyle Yıldız'ın yardım nafakası için davaya dahil edilmesi için mahkemenin 15/07/2014 tarihli 2. celsesindeki 2. nolu "Davacı vekili davaya yardım nafakası olarak devam edeceklerini beyan ettiğinden iştirak nafakasının bitim tarihinden itibaren davaya dahil edilmek üzere süre verilmesine" ara kararı gereğince süre verildiği, bunun üzerine yargılama sırasında Yıldız'ın ergin olması üzerine avukat tayin ettiği, avukatı aracılığı ile davayı takip ettiği anlaşılmaktadır. Şu durumda, ergin olmasına rağmen davayı takip eden davacı Yıldız bu davranışı ile iştirak nafakasının, yardım nafakası olarak devam etmesi isteğini ortaya koymuştur....

                YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı şirket adına ortaklarına bedelsiz finansman hizmeti sunmak suretiyle ilgili dönem kurumlar vergisi matrahını eksik tespit ve beyan ettiğinden bahisle hazırlanan vergi inceleme raporu uyarınca 2012 yılına ilişkin zarar azaltımı işleminin iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; aynı vergi inceleme raporuna dayanılarak yapılan 2010 yılına ilişkin zarar azaltımı işleminin iptali istemiyle açılan davada … Vergi Mahkemesi tarafından E:…, K:… sayılı karar ile davanın kabulüne karar verilmesi ile 2010 yılına ilişkin zarar azaltımı işlemi iptal edildiğinden, 2011 döneminden de sonraki döneme devreden kurumlar vergisi tutarının yeniden düzenlenmesi gerektiği anlaşıldığından dava konusu 2012 yılına ilişkin zarar azaltımı işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu