AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/10/2019 NUMARASI : 2018/710 ESAS, 2019/614 KARAR DAVA KONUSU : İŞTİRAK NAFAKASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı (kadın) vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2000 senesinde tanıştıklarını, ilk başta kendisini bekar olarak tanıtan davalının evlenme vaadine kanan davalının birlikteliğinden 13.08.2004 tarihinde Nisa Ece isimli ortak çocuklarının dünyaya geldiğini, davalının davacı ile evlenmediği gibi ortak çocuğuda nüfusa kayıt ettirmediğini, bu arada davalının evli ve çocuklu olduğunu öğrenen davacının ayrılmak istediğini, bu nedenle fiziksel şiddete maruz kaldığını, bunun üzerine tanıma davası...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/03/2020 NUMARASI : 2019/27 ESAS, 2020/213 KARAR DAVA KONUSU : MADDİ-MANEVİ TAZMİNAT-YOKSULLUK NAFAKASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 16 yaşında evlenip 2011 yılında resmi nikah yaptıklarını, iki çocuklarının olduğunu, davalının evlilik yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davacıya kötü muamele edip hakaret ettiğini, davacı ve çocukların hiçbir ihtiyacı ile ilgilenmediğini, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, başka bir kadından çocuğu olduğunu, taraflar arasında İstanbul Anadolu 15....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Vekaletnamesinde kanun yollarından feragat yetkisi bulunan davalı karşı davacı kadın vekili tarafından erkeğin davasında verilen boşanma hükmü yönünden istinaf itirazından feragat edildiğinden bu yöne ilişkin istinaf başvurusunun HMK.nun 349/2 maddesi uyarınca FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE, 2- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-2 maddesi gereğince; davalı karşı davacı kadının iştirak nafakası miktarı yönünden istinaf başvurusunun kabulü ile açıklanan yönlerden hüküm ve gerekçenin yukarıda belirtilen şekilde DÜZELTİLMESİNE ve YENİDEN İŞTİRAK NAFAKASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE, davalı karşı davacı kadının sair istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE, -Davalı karşı davacı kadının iştirak nafakası talebinin kısmen kabulü ile TMK'nun hükmün boşanma yönünden kesinleştiği tarihinden itibaren müşterek çocuk Arda Deniz için aylık 1.100,00 TL, Ayaz için aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasının davacı karşı davalıdan alınarak, davalı karşı davacı...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 31.05.2021 NUMARASI : 2020/40 ESAS, 2021/698 KARAR DAVA KONUSU : ÖNLEM NAFAKASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile 1986 yılında evlendiklerini, reşit iki çocukları olduğunu, evliliğin başından beri davalı erkeğin, davacı kadına köle gibi davrandığını, eve hapsettiğini, maddi manevi destek olmadığını, eziyet ettiğini, yemeğin 1 dakika gecikmesi halinde bile kavga çıkarıp ağıza alınmayacak galiz küfür ve tehditler ettiğini, davacı kadın ile müşterek bir hayat kurmadığını, aynı ev içinde kendisine ayrı oda yaptığını, kadın odaya girdiği için kıyametleri...
in temyiz aşamasına ilişkin ADLİ YARDIM TALEBİNİN KABULÜNE, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, yerel mahkemenin davalı B.. G..'in asıl karara yönelik temyiz isteminin süre yönünden reddine ilişkin 9.4.2014 tarihli ek kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı B.. G..'in yerel mahkemenin asıl kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile anılan kararın davalı B.. G.. yararına BOZULMASINA, (5) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı B.. G..'in sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine YER OLMADIĞINA, 13/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Davacı kadının HMK'nın 337. maddesi gereği ADLİ YARDIM TALEBİNİN KABULÜNE, 2- Davacı kadının maddi tazminata yönelik istinaf başvurusunun KABULÜNE. Nusaybin Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 03/03/2021 tarih, 2018/697 Esas ve 2021/205 Karar sayılı kararının -3- nolu bendinin KALDIRILMASINA, yerine Dairemizce HMK'nın 353/1.b.2 maddesi gereği esas hakkında HÜKÜM TESİSİNE, "Davacı kadının maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne. Türk Medeni Kanunu’nun 174/1. maddesi uyarınca 15.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine....
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan sebeplerle; 1- Davacı-davalının ADLİ YARDIM TALEBİNİN HMK 'nın 336 vd. maddeleri uyarınca KABULÜNE, 2- Davacı-davalının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b/1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 3- Davacı-davalı adli yardımdan faydalandığından ilk derece mahkemesinde tahsil edilmeyen 220,70 TL istinaf başvuru harcı, 80,70 TL istinaf karar harcının davacı-davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 4- Davacı-davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerine bırakılmasına, 5- HMK'nın 333. maddesi uyarınca hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde gider avansının kullanılmayan kısmının ilgilisine iadesine, 6- İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK'nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
ya gerçekleştirilen cerrahi işlem nedeniyle öncelikle ADLİ YARDIM TALEBİMİZİN kabulüne karar verilmesini, Müvekkil ... 'da oluşan geçici iş gücü kaybı nedeniyle 100,00 TL, kalıcı iş gücü kaybı nedeniyle 100,00 TL ve bakıcı giderleri nedeniyle 100,00 TL olmak üzere şimdilik 300,00 TL tutarındaki maddi tazminat tutarının, Yaşanan acı ve izdırap dolu süreç nedeniyle müvekkil ... bünyesinde oluşan 200.000,00 TL tutarındaki manevi tazminat tutarının; eş ... bünyesinde oluşan 75.000,00 TL tutarındaki ve çocuklar ... lehine ayrı ayrı 50.000,00 TL olmak üzere 150.000,00 TL tazminat tutarının; totalde 425.000,00 TL tutarındaki manevi tazminat tutarının davalı taraflardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraflara lahsiline karar verilmesini davacı müvekkilleri adına bilvekale talep ve dava etmiştir....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Davalı vekilinin HMK'nın 337/1. maddesi uyarınca ADLİ YARDIM TALEBİNİN KABULÜNE, 2- Davalının ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b.1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE, 3- Davalının adli yardım talebi kabul edildiğinden alınması gerekli 220,70 TL istinaf başvuru harcı ile 179,90 TL peşin harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, 4- İstinaf aşamasında suçüstü ödeneğinden karşılanan 4 adet e tebligat gideri 26,00 TL ile 36,80 TL posta masrafı olmak üzere toplam 62,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, 5- Duruşma yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK'nın 7035 sayılı Kanun ile değişik 361/1. maddesi uyarınca işbu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde TEMYİZ KANUN YOLU açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi....
ÖNCELİKLE ADLİ YARDIM TALEBİ YÖNÜNDEN YAPILAN İNCELEMEDE; İstinaf incelemesine konu dosya içeriğine göre, davalı tarafın ekonomik durumunun iyi olmadığı kanaatine varıldığından, davalının adli yardım talebinin HMK'nun 336 ve 337. maddeleri gereğince kabulüne oy birliği ile karar verilmiştir. ESAS YÖNÜNDEN YAPILAN İNCELEMEDE; 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. 6099 Sayılı Yasanın 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır....