Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut dosya incelendiğinde; tarafların tacir olduğu ve dava konusu menajerlik sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlığın ticari nitelikte olduğu tespit edilmekle, tenfiz istemi Yabancı Hakem Kararlarının Tanınması ve Tenfizi Hakkındaki New York Konvansiyonu hükümleri çerçevesinde değerlendirilmelidir. Yabancı Hakem Kararlarının Tanınması ve Tenfizi Hakkındaki New York Konvansiyonu'nun V. Maddesi; "1....

    Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davanın kabul edildiğini, kararının kesinleştiğini ileri sürerek, ... ... Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 10 0 131/05 sayılı gıyabi kararın tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılamada, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının MÖHUK'un 54. maddesinde sayılan şartları taşıdığı ve kararın kesinleştiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne ... ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 24/11/2005 tarih ve 10 o 131 05 sayılı kararının tenfzine, fazlaya dair talebin reddine, karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyulmak sureti ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, mahkemece dava dilekçesinin ve yabancı mahkeme kararının davalıya ... sözleşmesine uygun olarak tebliğ edilip edilmediği incelenmeden davanın kabulüne karar verilmiştir....

      Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 08.12.2010 tarihli davanamesiyle velayetin ana-babadan kaldırılmasına dair yabancı mahkeme ilamının tanınması ve tenfizi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 08.12.2010 tarihli davanamesiyle ... ve ...'ın velayetinin ana-babadan kaldırılmasına dair yabancı ilamın tanınması ve tenfizi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Gerekçeli kararın, tefhim edilen kısa karara uygun olması gerekir. Kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili bulunması durumu 10.04.1992 gün ve 1991/7-1992/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince mutlak bozma nedenidir....

        Dava, yabancı mahkemeden verilmiş vasi tayini kararının tenfizi istemine ilişkindir. Bu yasal düzenlemeler karşısında; vasi atanmasına dair yabancı ilamın tenfizinde görevli mahkeme, sulh hukuk mahkemesi değil, asliye hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devam edilip işin esası hakkında yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 10.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, mahkemece, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de yabancı bir mahkeme kararının tenfiz edilmesi için öncelikle kararın usulünce kesinleşmiş olması gerekmektedir. ... ile ... arasında 28.04.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1965 tarihli Adli Yardımlaşmaya İlişkin Lahey Sözleşmesi hükümleri gereğince tebligatların diplomatik yolla yapılacağı kararlaştırılmış olup, davacı tarafça dosyaya tercümesi sunulan ......

            Yukarıda belirtilen gerekçelerle; tüm dosya kapsamına göre, tenfizi talep edilen yabancı mahkeme kararının appostille şerhli kesinleşmiş asıl ile noter onaylı tercümesinin sunulduğu, tenfizi talep edilen yabancı mahkeme kararının kamu düzenine aykırı bir yönünün bulunmadığı, münhasıran Türk Mahkemeleri'nin yetkisine giren bir konu olmadığı, adil yargılanma hakkının ihlal edilmediği, yabancı mahkeme ilamının davalı yana usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ve usulüne uygun olarak kesinleştiği, MÖHUK 54/1 maddesine aykırılık bulunmadığı, Rusya ile Türkiye arasında tenfize ilişkin fiili uygulamanın bulunduğu anlaşılmakla davanın kabulü ile; Moskova Bölge Arbitraj (Ticaret) Mahkemesi'nin 26/09/2018 tarih ve A41- 79068/17 numaralı ve 12/12/2018 tarihinde kesinleşen kararının tenfizine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. '' gerekçesiyle davanın kabulüne dair karar verildiği görülmüştür....

            DAVANIN KONUSU : Yabancı Mahkeme Kararının Tenfizi (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 14/09/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 14/09/2021 Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan yabancı mahkeme kararının tenfizi davasında mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilen dosyanın yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM; Davacı vekili tarafından verilen 31/01/2020 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; işbu davanın, ... Bölge ... (Ticaret) Mahkemesi'nin ... numaralı dosya üzerinden verdiği 26.09.2018 tarihli ve 12.12.2018 tarihinde kesinleşmiş yabancı mahkeme kararının tenfizine ilişkin olduğunu, müvekkili ......

              Nolu kesin hakem kararının aynen tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı şirketin yabancı uyruklu olup, Türkiye'de dava açmak için teminat yatırma zorunluluğunun bulunduğunu, yargılama giderleri ile vekalet ücretini karşılayacak miktarda teminat yatırması gerektiğini, hakem kararının Türk yasalarına aykırı olarak verildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

                Yabancı mahkemece verilen kararın tanınması, yabancı ilama “kesin hüküm” ve “kesin delil” vasfı kazandırır. (5718 s. MÖHUK m. 58) Tanımasına karar verilmiş bir yabancı ilamın “kesin hüküm” ve “kesin delil” etkisi, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği andan itibaren hüküm ifade eder. (5718 s MÖHUK m. 59) Bunun sonucu olarak, yabancı mahkemece verilen bir boşanma kararının tanınması halinde, taraflar yabancı mahkeme kararının kesinleştiği tarihte boşanmış olurlar. Yabancı mahkemece verilmiş olan boşanma kararın kesinleşme tarihi, boşanma tarihi olarak kabul edilir. (Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik m. 58) Dolayısıyla, yabancı mahkemece verilen boşanma kararının taraflarından birinin sonradan ölmüş olması, o ilamın tanınmasına engel değildir. Çünkü tanıma halinde, yabancı ilam, verildiği ülkede kesinleştiği andan itibaren hüküm ve sonuç doğuracak, evlilik Türk hukuku bakımından da, boşanma kararının kesinleştiği tarihte sona ermiş olacaktır....

                  Yabancı ülkelerde yaşayan Türk vatandaşlarına, yabancı mahkemece verilen kayyımlık kararının tanınmaması halinde, aynı davayı Türk mahkemelerinde açmaya zorlama, 5718 sayılı Kanun'un amacına aykırı olmaktadır." Bu bağlamda Türk vatandaşları hakkında yabancı mahkemelerce verilen vesayete ilişkin ilamların tanınması ve tenfizine yasal engel bulunmadığı anlaşılmaktadır. Vesayete ilişkin yabancı mahkeme kararlarının kesinleşmesi yönünden ise "5718 Sayılı Kanunun 50. md.’si gereği tenfize konu olacak mahkeme kararlarının verildiği ülke kanunlarına göre kesinleşmiş olması gerekmektedir. Yabancı mahkeme kararının; kesin hüküm etkisi yabancı mahkeme kararının kesinleştiği andan itibaren hüküm ifade eder (MÖHUK 59. md.). Netice itibariyle bu karara kesin hüküm kuvvetini verildiği ülkenin usul kuralları verecektir. Bu kararın tanınmasını ve tenfizini isteyen taraf, söz konusu yabancı ilamın kesinleştiğini gösteren belgeyi ibraz etmek zorundadır (MÖHUK 53(1 b))....

                  UYAP Entegrasyonu