Temyiz Sebepleri Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; yabancı mahkeme kararının kesinleşmediğini, Almanya ülkesinde nafaka borçlarının kişilerin gelirlerinden kesilerek ödendiğini bu nedenle hukuki yararının olmadığını,ilamların icrasının 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, yabancı mahkeme kararının açıkça kamu düzenimize aykırı olduğunu, kararın aslının ibraz edilmediğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı tarafından açılan nafaka alacağına ilişkin yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi davasında yabancı mahkeme kararının tenfiz edilebilir nitelikte bir karar olup olmadığı, yabancı mahkeme kararının zamanaşımına uğramış olup olmadığı, davacının dava açmakla hukuki yararının ve aktif taraf ehliyetinin bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1049 Esas sayılı dosyasında davalı itiraz eden tarafından verilmiş ve hakem itirazını içeren cevap dilekçesi, hakem kararının kesinleşmesine ilişkin yabancı mahkeme tasdik şerhi ve hakem kararı nazara alındığında, alacağın yaklaşık ıspatının sağlandığı ve İİK'nın 257/1....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1049 Esas sayılı dosyasında davalı itiraz eden tarafından verilmiş ve hakem itirazını içeren cevap dilekçesi, hakem kararının kesinleşmesine ilişkin yabancı mahkeme tasdik şerhi ve hakem kararı nazara alındığında, alacağın yaklaşık ıspatının sağlandığı ve İİK'nın 257/1....
Sunulan belgeler incelendiğinde, Milletler arası özel hukuk ve usul hukuku hakkındaki kanunun 50.maddesinde düzenlenen yabancı mahkeme ve hakem kararlarının tenfizi yönünden yapılan incelemede yabancı mahkeme kararının münhasıran -------- Mahkemelerinin yetkisine giren bir konuda verilmemiş olduğu, hükmün kamu düzenine aykırı olmadığı, davacı ve davalının mahkemeye çağırıldıkları, davalının savunmasını yaptığı (davalının kendisini vekille temsil ettirdiği ), MÖHUK 54/1/ç bendine de aykırılık bulunmadığı, anlaşıldığından yabancı mahkeme kararının tenfizinin koşulları mevcut olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair karar vermek gerekmiştir....
Öte yandan, MÖHUK’un 51. maddesinde de yabancı hakem kararlarının tenfizi ve tanınması davalarında “asliye mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş olup, Asliye Ticaret Mahkemesinin de bir asliye mahkemesi olduğu gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 09.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkindir.Davacı, taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklı ihtilaf meydana geldiğini, davalı aleyhine Tunus Mahkemesinde açtıkları davanın lehlerine sonuçlandığını ve kesinleştiğini, kararın Türkiye'de icra edilebilmesi için tanınması ve tenfizi gerektiğini belirterek kararın tenfizini talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinafa başvurmuştur.Davaya konu tenfizi istenen yabıncı mahkeme kararının taraflar arasındaki ticari işletmelerinden doğan ihtilafa ilişkin ve tarafların tacir olmaları nedeniyle, MÖHUK 50/1 maddesine göre Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olduğundan davalının görev itirazı yerinde değildir....
Mahkemece,dava konusu tahkim kararının usulüne uygun kesinleşmiş ve taraflar arasında düzenlenen tahkim şartı hükümlerine göre .. taraflarca belirlenen kurallar çerçevesinde tahkim yargılaması sonucu verildiği, yargılama sırasında tarafların savunma hakkına riayet edildiği, geçerli bir tahkim şartının bulunduğu, hakem kararının Türk kamu düzenine ve genel ahlaka aykırılık taşımadığı,hakem tarafından görülen dava konusunun tahkim yoluna açık olduğu, usulünce taraf teşkilinin sağlandığı, hakem seçiminin bildirildiği ve tarafların savunma hakkının kısıtlanmamış olduğu, tahkim şartının geçerli olduğu hakem kararının tarafların tahkim şartıyla ilgili anlaşmasına uygun olduğu ve hukuka aykırılık taşımadığı, hakem kararının usulünce kesinleştiği ve davaya konu hakem kararının tenfizi mümkün bir karar olduğu, .. nun ve ayrıca.. nun ilgili hükümleri ile .....
- K A R A R - Tenfizi istenen yabancı hakem kararı taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle yıllık % 12 oranında basit faizle birlikte 42.192.12 USD'nin eldeki dosya davalısından alınıp davacıya verilmesine ilişkin olup, davanın kabulü ile birlikte nispi karar ve ilam harcına hükmedilmiştir. Bu durumda, hükmü temyiz eden davacı vekilinden maktu temyiz harcı yerine nisbi temyiz harcı alınması gerektiğinden ve bu harç ödenmedikçe müteakip işlem olan temyiz incelemesine başlanamayacağından eksik harcın ikmali için HUMK'un 434/3. maddesi gereğince işlem yapılmak üzere dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 30.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece,davacının terditli olarak tenfiz talep etmek suretiyle hükmün iptalini isteyemeyeceği, tenfizi istenen kararın öncelikle kesinleşmesinin gerektiği ve yargılamanın iadesi şartlarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek davanını reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, aleyhine yabancı mahkemece verilen ve Türkiye’de tenfiz edilmek suretiyle kesinleşen kararın yine aynı yabancı mahkeme tarafından iptaline karar verildiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Bir davada maddi vakıaları bildirmek taraflara, hukuki tavsif ve uygulanacak yasa madderini bulup uygulamak hakime aittir. İddianın ileri sürülüş şekline göre dava bir yargılamanın iadesi davası olmayıp,kesinleşen ve tastik edilmiş Türkçe tercümesi dosyada bulunan yabancı mahkeme kararının tenfizine ilişkindir. Anılan mahkeme kararının kamu düzenine aykırı herhangi bir yönü de bulunmamaktadır....
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; Dairemizin 16.07.2013 tarih, 2012/16024 Esas, 2013/14728 Karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde; İsviçre odası tahkim kurulları hakem heyeti tarafından verilen 28/09/2010 tarihli nihai hüküm başlıklı 9. maddesinin 6 ve 7 bentlerinin tenfizine karar verilmesi talep edilip, tenfizi istenen maddelerin 5718 sayılı MÖHUK 62 maddesine uygun olduğu ve sözleşmeye aykırılık olmadığı gibi iç hukuka da uygun bulunduğu, tenfizi istenen maddelerin yargılama giderine ilişkin olduğu ve aleyhine tahkim yoluna başvurulan davacılardan tahsiline karar verilmesi talep edildiği, bu haliyle kamu düzenine de aykırılık teşkil etmediği gerekçesiyle, mahkemece yabancı hakem heyeti kararının 9. maddesinin 6. ve 7. bentlerinde düzenlenen yargılama masrafları ve katma değer vergisine mahsuben toplamda 118.902,75 SFR ile 14.458,90-Avro'nun davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ilişkin nihai hükmün 9. maddesinin 6. ve 7. bentlerinin...