Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gerekçe 1.Uyuşmazlık Ve Hukuki Nitelendirme Dava, yabancı hakem kararının tenfizi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un (5718 sayılı Kanun) 60 ncı maddesi 3. Değerlendirme Dava Yabancı Hakem kararının tenfizi istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, 9 sahifeden ibaret sözleşmenin tahkim şartının bulunduğu 8 inci sahifenin davalı yanca imzalanmadığı, tahkim şartının bu nedenle geçerli olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin vaki istinaf kanun yolu başvurusu Bölge Adliye Mahkemesince esastan red edilmiştir. Tahkim şartı, sözleşmenin 8 inci sahifesinde düzenlenmiş olup bu sahifede davalıya ait imza bulunmamaktadır....

    CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; tenfizi istenen yabancı mahkemede açılan davanın dava dilekçesi ile gerekçeli kararının davalıya adli yoldan tebliğine ilişkin bir belgenin bulunmadığını, yabancı mahkeme ilamına konu davanın davalı şirketin yerleşim yerinin bulunduğu Yozgat'ta açılması gerektiğinden Türk mahkemelerinin münhasır yetkisi içinde kaldığını, yabancı mahkeme ilamının Türk kamu düzenine aykırı olduğunu, olayda yabancılık unsurunun bulunmadığını, davacının davalı şirketin ortağı olmadığını, dolayısıyla ortaklık payının iadesine karar verilemeyeceği gibi bu kararın tenfizine de karar verilemeyeceğini, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının davacı tarafın yabancı mahkemedeki hukuka ve iyi niyet kurallarına aykırı hileli davranışları ile elde edilmiş bir karar olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III....

      Yabancı ülkedeki kararı veren yabancı mahkemenin sulh veya asliye yahut da istinaf mahkemesi olması tanıma ve tenfiz davasında görevli mahkemeyi etkilemez (Ruhi, A.C.: Türk Hukukunda Yabancı Nafaka İlamlarının Tenfizi, Ankara 2013, s. 265- 266)....

        Yerel Mahkeme ile Özel Daire arasındaki uyuşmazlık; eşler arasında mal rejiminin tasfiyesine ilişkin yabancı mahkeme kararının tenfizine yönelik davanın görülebilmesi için boşanmaya ilişkin yabancı mahkeme kararın Türkiye’de tanınmasının zorunlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmede, işin esasına girilmeden önce; eşler arasında mal rejiminin tasfiyesine dair yabancı mahkeme kararının tenfizi istemini içeren eldeki davada, davanın görülebilirlik koşulu olan mal rejiminin sona ermesi için yabancı mahkemede verilen boşanma kararının tanınması ön şartının gerçekleşmemesi nedeniyle kararın bozulmuş olması karşısında, direnmeden sonra yabancı boşanma hükmünün tanınmasına ilişkin kararın dosyaya sunulması sonucu oluşan yeni durumun, eldeki davaya etkisinin ne olacağı hususu ön sorun olarak ele alınıp görüşülmüştür. Taraflar Alman vatandaşı olup, davacı kadın aynı zamanda Türk vatandaşıdır....

          Uyuşmazlığa konu sözleşmenin taraflarının tabi olduğu Türkiye ve İsviçre'nin taraf olduğu 1958 tarihli Yabancı Hakem Kararlarının Tanınması ve İcrası Hakkındaki New York Sözleşmesi'nde ve 5718 sayılı MÖHUK'un 60-63. maddelerinde yabancı hakem kararlarının tenfizi düzenlenmiştir. 5718 Sayılı MÖHUK'un 60/1 maddesi uyarınca “kesinleşmiş” ve “icra kabiliyeti kazanmış” veya “taraflar için bağlayıcı olan” yabancı hakem kararlarının tenfizine karar verilebilir....

            GEREKÇE: Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkindir. 5718 sayılı MÖHUK'un 50. maddesine göre, yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilâmların Türkiye'de icra olunabilmesi, yetkili Türk mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır. Bu nedenle tenfiz kararı verilebilmesi için, öncelikle yabancı mahkeme tarafından hukuk davalarına ilişkin olarak verilen kararın, ilam niteliğinde olması gerekir. Kamu düzenine ilişkin olan bu hususun mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir. Somut olayda tenfizi istenen karar, Stuttgart Sulh Mahkemesinin 04.12.1996 tarih ve 92-0111978-06-N sayılı kararıdır. Söz konusu kararın incelenmesinde; davacı alacaklının başvurusu üzerine mahkemece davalı borçluya borcu ödemesi hususunda ihtar tebliğ edildiği, ihtardaki süreye rağmen ödeme yapılmaması ve itirazda da bulunulmaması üzerine tenfize konu işbu kararın verildiği anlaşılmaktadır....

              Yabancı ülkedeki kararı veren yabancı mahkemenin sulh veya asliye yahut da istinaf mahkemesi olması tanıma ve tenfiz davasında görevli mahkemeyi etkilemez (Ruhi, A.C.: Türk Hukukunda Yabancı Nafaka İlamlarının Tenfizi, Ankara 2013, s. 265- 266)" olduğu hususu belirtilmiştir. 5718 sayılı MÖHUK'nın 51.maddesinde tenfiz kararlarını vermeye görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu düzenlenmiş olmasına ve anılan düzenlemede tenfiz kararının hangi konudaki yabancı mahkeme kararına ilişkin olduğu hususunda bir ayrım yapılmamış olması karşısında uyuşmazlığın Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE , HMK'nın 23/1 ve 362/1- c maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....

              Yabancı ülkedeki kararı veren yabancı mahkemenin sulh veya asliye yahut da istinaf mahkemesi olması tanıma ve tenfiz davasında görevli mahkemeyi etkilemez (Ruhi, A.C.: Türk Hukukunda Yabancı Nafaka İlamlarının Tenfizi, Ankara 2013, s. 265- 266)" olduğu hususu belirtilmiştir. 5718 sayılı MÖHUK'nın 51.maddesinde tenfiz kararlarını vermeye görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu düzenlenmiş olmasına ve anılan düzenlemede tenfiz kararının hangi konudaki yabancı mahkeme kararına ilişkin olduğu hususunda bir ayrım yapılmamış olması karşısında uyuşmazlığın Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE , HMK'nın 23/1 ve 362/1- c maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....

              Dava, yabancı mahkemeden verilmiş vasi tayini kararının tenfizi istemine ilişkindir. Bu yasal düzenlemeler karşısında; vasi atanmasına dair yabancı ilamın tenfizinde görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesi olduğu yargılamaya devam edilerek işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 07.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                E sayılı dosyasında işbu dosya davacısının ...’da iflas etmiş olduğu, ...’daki iflasın ... de geçerli olduğu, ... iflas kararının ...’da kesinleşmiş olduğu bu sebeple ...'de iflasın geçerli olduğu, ortada kesinleşmiş bir yabancı iflas kararı olduğundan alacağa dair kesinleşmiş ... mahkeme kararının tanınmaması ve tenfiz edilmemesinin talep edildiğini, mahkemece itirazların reddine karar verildiğini ve sunulan alacağa dair yabancı mahkeme kararının tanınmasına ve tenfizine karar verildiğini, itirazları sonuç vermeyen işbu dosya davacısının bu kez diğer dosyada ileri sürdüğü ... iflas kararının ...'de tanınması için işbu davayı açtığını, tanınması istenen yabancı iflas kararının gerçek kişinin iflasına dair bir karar olduğunu, ... maddeye göre ......

                  UYAP Entegrasyonu