WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstinaf süresi geçtikten sonra verilen ikinci istinaf dilekçesi üzerinden de istinaf incelemesi yapılması doğru olmadığından esasa girilmeden BAM Hukuk Dairesince verilen kararının bozulması gerekirken onanması doğru olmadığı gibi; Şirket Ana Sözleşmesinde ve TTK’da anonim şirket yönetim kurulu toplantıları için çağrı şekli öngörülmemiş olmasına (Dairemizin 06.06. 2017 gün ve 2016-5382/3443 sayılı Kararı) ve YK Kararının geçerliliğinin veya yokluğunun tespiti için açılmış bir davada bulunmamasına göre, fiziki toplanılarak oy çokluğuyla alınan Yönetim Kurulu kararının yok hükmünde olduğu ve dolayısıyla bu karara istinaden toplanan Anonim Şirket Genel Kurulunda alınan kararlarında yok hükmünde olduğu gerekçesiyle davalı ... işleminin hukuka uygun olduğu nedeniyle istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi de doğru olmadığından Kararın bozulması gerektiği görüşünde olmam nedeniyle onama yönündeki sayın çoğunluğun görüşüne katılmamaktayım...

    diğer yönetim kurulu üyesi Aslı Hatipoğlu'na 10.000,00 TL ve diğer yönetim kurulu üyesi Lale Çöteli'ye aylık 5.000,00 TL ödenmesine karar verildiğini, yılda toplam 360.000,00 TL eden bu net ödemelerle, şirketin elde ettiği gelirlerin ve kârın yönetim kurulu üyesi olmayan diğer ortaklardan kaçırılmasının amaçlandığını, davalı şirketin yalnızca tek bir taşınmazı ve bu taşınmazdan elde ettiği kira geliri bulunduğunu, başkaca gelirinin bulunmadığını, dolayısıyla davalı şirketin, yalnızca bu taşınmazı kiralamak ve buradan kira geliri elde etmek adına var olan bir şirket olup, yapılan bu ödemelerin anlamı ve amacının kira gelirinin yalnızca yönetim kurulu başkanı ve üyelerine ödenmesi, ortaklara ise ödenecek bir kar bırakılmaması olduğunu belirterek, ihtiyati tedbir yoluyla davalı şirketin 09.06.2015 tarihinde yapılan 2014 yılına ait Genel Kurul Toplantısının 7. maddesinin yürütmesinin durdurulmasına ve alınan kararın iptaline ve / veya yokluğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir...

    kurulu başkanına aylık 15.000,00 TL, diğer yönetim kurulu üyesi ...'...

      Öte yandan davacı hem genel kurulun toplanmasına esas teşkil eden yönetim kurulu kararının batıl olduğunun tespitini istemekte, hem de o davanın sonucunun beklenmesini istemektedir ki bu çelişkilidir. Genel kurul kararları iptal edilirse yönetim kurulu kararının iptaline gerek kalmayacaktır. Dava, Anonim Şirketlerde yönetim kurulu kararlarının iptaline ilişkindir. (TTK. m.391) Davacı pay sahibi 20/11/2013 tarihinde yapılan anonim şirketin yönetim kurulu toplantısının 2 üyeyle toplandığını, diğer üyenin temyiz gücünü kaybettiğini, bu nedenle yönetim kurulu toplantısının geçersiz olduğunu, iptali gerektiğini ileri sürmüştür. TTK.nun 390.maddesine göre yönetim kurulu üye tamsayısının çoğunluğu ile toplanır. 3 kişilik yönetim kurulunda toplantı çoğunluğu 2 kişidir. Yeni yasal düzenleme ve yargı kararlarına göre süresi dolan yönetim kurulu bile genel kurula çağrı yapabilir, bu konuda toplanarak karar verebilir....

        Dava, yönetim kurulu kararının yoklukla malul olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Yönetim kurulu üyesi davacı, davalı şirketin 25.12.2017 tarihli yönetim kurulu toplantısı için kendisine çağrı yapılmadığını, toplantıdan haberdar edilmediğini ileri sürerek toplantıda alınan (9) numaralı kararın yoklukla malul olduğunun tespitini talep etmiştir.. Davalı şirket yetkilisi, her ne kadar tüm yönetim kurulu üyelerinin toplantıdan haberdar edildiğini iddia etmiş ise iddiasını ispat anlamında bir delil sunmamıştır....

          Taraf delilleri toplandıktan sonra dosyamızda ticaret mevzuatında nitelikli hesaplama konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmış, dosyamıza sunulan raporda özetle; 6762 sayılı eTTK ve 6102 sayılıTTK’da yönetim kurulu kararlarının iptali (TTK m. 460.5 haricinde) düzenlenmediğinden, dava konusu yönetim kurulu kararlarının iptalinden söz edilemeyeceği, şartlan varsa kararlann butlanının ya da yokluğunun tespiti şartlarının varlığının incelenebileceği, dava konusu genel kurul kararlanna ilişkin olarak olayda 2007-2014 dönemi arasındaki genel kurul kararlan söz konusu olduğundan ve bu kararlara ilişkin (6762 sayılı eTTK m. 381 ve 6102 sayılı TTK m. 445’de aranan: karardan itibaren üç ay şeklindeki) hak düşürücü süreler dolmuş olduğundan, bu kararlann iptal edilebilirliğinin söz konusu olmayacağı şeklinde bir değerlendirme yapılabileceği, şartlan varsa genel kurul kararlarının butlanının ya da yokluğunun tespiti şartlanmn varlığının incelenebileceği, ancak dava konusu olayda belirli kararlara...

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : 2021/429 KARAR NO : 2021/864 DAVA : Yönetim Kurulu Kararının Butlanı ve Yokluğunun Tespiti DAVA TARİHİ : 12/07/2021 KARAR TARİHİ : 28/12/2021 KARARIN YZ. : 17/01/2022 Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi, Mahkememizin yukarıdaki esas numarasına kaydı yapılarak yapılan yargılaması sonunda: DAVA: Davacı, dava dilekçesinde özetle; müvekkili ...’in %50 hisseyle kurucu ortağı ve yönetim kurulu üyesi olduğu davalı ......

              Asliye Ticaret Mahkemesi TARİHİ: 18.05.2023 NUMARASI: 2021/441 Esas DAVA: Tespit Taraflar arasındaki yönetim kurulu ve genel kurul kararının yokluğunun tespiti davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sırasında ilamda yazılı nedenlerle davalı şirkete yönetim kayyımı atanması yönünde ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                Mahkemece, iddia, savunma, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının genel kurulun usulsüz olduğunu iddia ederek toplantının iptalini talep ettiği, ancak dava konusu kararda şekil yönünden bir usulsüzlüğün bulunmadığı, ortakların yönetim kurulu hesaplarını denetleme, yönetim kurullarını ibra edip etmeme konusunda haklarını genel kurul aracılığıyla kullanmalarında hukuka ve iyiniyet kurallarına aykırı bir husus görülmediği, alınan kararın yasaya ve iyiniyet kurallarına aykırı olmadığı, genel kurul kararının iptalini gerektirecek herhangi bir nedenin bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. Yönetim kurulunun ibra edilmemesine ilişkin genel kurul kararı tek başına henüz uygulanabilir bir karar değildir. Zira, böyle bir karara dayanılarak ortaklık adına sorumluluk davası açılabilmesi mümkün değildir....

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, TTK 391,392 gereğince yönetim kurulu kararının butlanının veya yokluğunun tespiti istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı şirket ortağının; yönetim kurulunun ... şirketine temerrüd ihtarı gönderilmesi konusunda alınan ve dava dilekçesi ekinde sunulan tarihsiz ve sayısız yönetim kurulu kararı ile daha sonra bu yönetim kurulu karar metnine ilave yapılarak 30/06/2020 tarih ve 2020/11 sayısı ile yönetim kurulu kararı şeklinde deftere geçmesi sonucunda, oluşan kararın esas sözleşmeye ve kanuna aykırılığı nedeniyle butlanının tespiti ve yokluğuna karar verilmesi istemi olarak tespit edilmiştir. Mahkememiz 25/03/2021 tarihinde yapılan duruşmada tanık ... ve tanık ...yeminli tercüman ...er eşliğinde dinlenmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu