Çağımızın gelişen ulaşım araçları, yeni yollar ve teknolojideki gelişmeler dikkate alındığında; müşterek çocuklarla ebeveynler arasında taraflarca özellikle talep edilmedikçe aynı yer ve ayrı şehir ayrımı yapılmaksızın kişisel ilişki düzenlenmesi tarafların lehine olduğu gibi, alınan sosyal inceleme raporu, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamından çocukların üstün yararı dikkate alınarak yatılı olmayacak şekilde kişisel ilişki kurulması gerekirken, yazılı şekilde kişisel ilişki kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yüksek yararı, yaşı ve anne ve babalık duygusunun tatmini ve infaz edilebilir nitelikte olması hususları birlikte değerlendirilerek çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir. Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve ... için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir....
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı tarafından kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin kabulü, davacı tarafından, kişisel ilişkinin kaldırılmasına yönelik talebin reddi yönünden süresinde istinaf talebinde bulunulmuştur. Kişisel ilişki kamu düzenine ilişkin olduğundan karar tarihinden sonra gelişen olayların da göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Kişisel ilişki de aslolan çocuğun yüksek yararına, bedensel ve zihinsel gelişimini sağlamaya en uygun çözüme ulaşmaktır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Somut olaya gelindiğinde; tarafların Ankara 8....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Kişisel İlişki Taraflar arasındaki boşanma davası ile bağımsız olarak açılan "çocukla kişisel ilişki tesisine"dair davanın birleştirilerek davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, koca tarafından, davacı-davalı kadının kabul edilen boşanma davası ve fer'ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalı (kadın)'ın da eşine hakaret ettiği, kayınvalidesi ve kayınbabasını evden kovduğu gerçekleşmiş ise de, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kocanın mahkemece tespit edilen ve gerekçede yer verilen kusurlu tutum ve davranışlarının daha ziyade etkili olduğunun anlaşılmasına göre davalı-davacı (koca)'nın bu yöne ve diğer yönlere ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı erkek tarafından her iki boşanma davası ve fer'ileri yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise tazminat ve iştirak nafakası miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kadının tüm, davacı-davalı erkeğin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Ana ve baba ile çocuklar arasında kişisel ilişki kurulurken çocuğun üstün yararı yanında ana ve babalık duygusunun tatmin edilmesine ve geliştirilmesine özen gösterilmesi gerekir....
Toplanan delillerden davalı kadının çalıştığı, yeterli, sürekli ve düzenli gelirinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu halde, Türk Medeni Kanununun 175. maddesi koşullarının davalı kadın lehine oluşmamıştır. Davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir. 3-Mahkemece verilen 19.07.2016 tarihli hüküm Dairemizin 14.10.2015 tarihli ilamı ile mahkemece ortak çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişkide aynı şehir-ayrı şehir ayrımına gidilmeksizin babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisini ve şefkatini tatmasına yeterli, yaz tatilinde de uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerektiğinden bahisle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyulmuştur. Bozma ilamına uymakla bozmaya uygun karar tesis edilmesi zorunludur. Mahkemece bozmadan sonra yine ortak çocuk ile baba arasında aynı şehir-farklı şehir ayrımına giderek kişisel ilişki kurulmasına karar vermiştir....
İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili kusur belirlemesi, kişisel ilişki ve tazminat miktarları yönünden, davalı erkek vekili ise kusur belirlemesi, velâyet, kişisel ilişki, nafaka ve tazminatlar yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 08.12.2022 tarihli ve 2021/1563 Esas, 2021/1938 Karar sayılı kararıyla; tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar arasında görülen anlaşmalı boşanma davasında, velayeti anlaşma uyarınca anneye bırakılan ortak çocuk ile baba arasında taraflarca düzenlenen kişisel ilişki mahkemece değiştirilmiştir. Hakim tarafların ve çocukların menfaatlerini gözönünde tutarak anlaşmada gerekli gördüğü değişikliği yapabilir ise de, bu durumda yapılacak iş, kişisel ilişki konusunda taraflara bir öneride bulunmak, öneri kabul edildiği takdirde buna göre karar vermek, kabul edilmediği ve taraflarca anlaşmaya varılarak mahkemenin de uygun bulacağı yeni bir düzenleme de yapılmadığı takdirde, dava Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca çekişmeli boşanma olarak sürdürülüp sonucu uyarınca karar vermekten ibarettir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar arasında görülen anlaşmalı boşanma davasında, velayeti anlaşma uyarınca anneye bırakılan ortak çocuk ile baba arasında taraflarca düzenlenen kişisel ilişki mahkemece değiştirilmiştir. Hakim tarafların ve çocukların menfaatlerini gözönünde tutarak anlaşmada gerekli gördüğü değişikliği yapabilir ise de bu durumda yapılacak iş, kişisel ilişki konusunda taraflara bir öneride bulunmak, öneri kabul edildiği takdirde buna göre karar vermek, kabul edilmediği ve taraflarca anlaşmaya varılarak mahkemenin de uygun bulacağı yeni bir düzenleme de yapılmadığı takdirde, dava Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca çekişmeli boşanma olarak sürdürülüp sonucu uyarınca karar vermekten ibarettir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar arasında görülen anlaşmalı boşanma davasında, velayeti anlaşma uyarınca anneye bırakılan ortak çocuk ile baba arasında düzenlenen kişisel ilişki mahkemece değiştirilmiştir. Hakim tarafların ve çocukların menfaatlerini gözönünde tutarak anlaşmada gerekli gördüğü değişikliği yapabilir ise de bu durumda mahkemece yapılacak iş, kişisel ilişki konusunda taraflara bir öneride bulunmak, öneri kabul edildiği takdirde buna göre karar vermek, kabul edilmediği ve taraflarca anlaşmaya varılarak mahkemeninde uygun bulacağı yeni bir düzenleme de yapılmadığı takdirde, dava Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca çekişmeli boşanma olarak sürdürülüp sonucu uyarınca karar vermekten ibarettir....