Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman islenebilir. Bu bakımdan ilk derece mahkemesince velayeti anneye verilen ortak çocukla baba arasında kişisel ilişki tesis edilmediğinden davalının istinaf isteminin HMK'nin 353/1- b-2 maddesi gereğince bu yönden kabulü ortak çocuk ile baba arasında ortak çocuğun yaşı, kişisel ilişkiden beklenen amaç ve dosya kapsamı da dikkate alınarak kişisel ilişki konusunda karar verilmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması - Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Ortak çocuk ... 2006 doğumlu olup idrak çağındadır. Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3. ve 6. maddeleri, iç hukuk tarafından çocuğun idrak gücüne sahip olduğunun kabul edildiği durumlarda, çocuğa adli merci önündeki kendilerini ilgilendiren davalarda kendi görüşünü ifade etmesine müsaade edilmesini ve yüksek çıkarına açıkça ters düşmediği takdirde ifade ettiği görüşe gereken önemin verilmesi gerektiğini öngörmektedir....

    Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; velayet taleplerinin reddedildiğinin ancak müvekkili ile müşterek çocuk arasında kişisel ilişki kurulduğunu, ancak buna rağmen davanın reddine yazıldığını ve yargılama gideri ve vekalet ücretinin müvekkili üzerine bırakıldığını, bunun haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müşterek çocuklarının otizmli olduğunu ve bir an önce tedavi olması gerektiğini, bulunduğu konum ve hastanelere yakın olunması sebebiyle velayetin müvekkiline verilmesinin çocuğun yararına olacağını ayrıca dosyada alınan sir raporunun da tek başına hüküm kurmaya elverişli olmadığını, terditli dava açtıklarını velayet talebi reddedilse de kişisel ilişki kurulması talebi kabul edildiğinden yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesi gerektiğini, tüm bu nedenler ile birlikte yerel mahkemece verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Davaların çocukla kişisel ilişki kurulması, velayetin değiştirilmesi ile iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılmasına ilişkin karşılıklı davalar olduğu anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı taraflar süresinde istinaf talebinde bulunmuşlardır. Resen kamu düzenini ilgilendiren haller ile tarafların istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 17/2- 2486 esas, 18/1148 karar sayılı ilamında açıklandığı üzere bir davada yasal temsilci ile küçüğün menfaati çatışıyor ise bu durumda küçüğe temsil kayyım atanması zorunludur. Temsil kayyımı atanmaksızın menfaat çatışması içerisinde yapılan hukuki işlemler kesin hükümsüzdür....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/06/2021 NUMARASI : 2020/670 ESAS, 2021/264 KARAR DAVA KONUSU : Velayet KARAR : İlk Derece Mahkemesince verilen karara davacı (baba) tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA: Davacı (baba), dava dilekçesinde özetle; müşterek çocuklar Suna, Berfin ve Ümit’in velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesini, velayeti annede olan müşterek çocuk Harun ile de kişisel ilişki kurulmasını talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı (anne), cevap dilekçesinde; yeniden evlendiğini, bu sebeple müşterek dört çocuğun velayetinin babaya verilmesini kabul ettiğini, velayetin babaya verilmesi halinde müşterek çocuklar ile kişisel ilişki kurulmasını istediğini beyan etmiştir....

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velâyetin Değiştirilmesi - Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından velâyetin değiştirilmesi davasının reddi ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davacı-karşı davalının reddedilen velayetin değiştirilmesi davası yönünden temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Velayetin düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 382/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz....

      Kişisel ilişki kurma hakkı, anne/baba ile çocuğa belirli gün ya da saatlerde görüşme, birbirlerinden haberdar olma, birbirlerinin yaşamında olma, karşılıklı etkilenme yetkisi veren bir haktır. Bu hak, anne/baba için olduğu kadar çocuk için de bir haktır (2003 tarihli Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m.4/1). İlişkide anne/babalık duygularının tatmini yanında çocuğun bedensel, fikri, ruhsal, eğitsel, kültürel gelişimine yönelik yararı da gözetilir. Anne/baba yararı ile çocuk yararı çatışırsa, çocuğun yararına üstünlük tanınır (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu md.182/II ve 324). Somut olayda; Davacı dava dilekçesinde terditli talepte bulunmasına ve yerel mahkemece de terditli taleplerin ikincisi kabul edilerek karar verilmesine rağmen reddedilen velayetin değiştirilmesi ve nafakanın kaldırılması talebi yönünden davalı lehine hatalı olarak vekalet ücretine hükmedilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Ana ve babadan her biri, velayeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir (TMK.m.323). ... kişisel ilişki kurmak ve bu ilişkiyi sürdürmek, çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Bu hak, sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya alınabilir (Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair ... Sözleşmesi m.4)....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Müşterek çocuklar Tunç Kaya ve Bişrimican Kaya yönünden velayetin değiştirilmesine ilişkin davanın KABULÜ ile, Samsun 2.Aile Mahkemesinin 2018/343 esas 2018/420 karar sayılı ilamı ile velayeti anneye verilen müşterek çocuk Tunç KAYA ve Bişrimican Kaya' nın anne de olan velayetinin değiştirilerek davacı baba T1 ' ya verilmesine, velayetin bu şekilde değiştirilmesine, Velayetleri babaya verilen müşterek çocuklar ile anne arasında; şahsi ilişki tesisine, Tarafların müşterek çocuğu Azze Nefes Kaya yönünden velayetin değiştirilmesine ilişkin davanın REDDİNE, Tarafların müşterek çocuğu Azze Nefes Kaya ile kişisel ilişkiye dair talebin kabulü ile; Velayeti anneye verilen müşterek çocuk ile baba arasında; şahsi ilişki tesisine, İştirak nafakası talebine ilişkin davanın reddine, "karar verilmiştir....

        Kimlik numaralı davalı baba T2'den KALDIRILMASINA, Tarafların müşterek çocuğu Caner KÖSE ve Buse KÖSE'nin VELAYETİNİN Davacı anne T1'ye VERİLMESİNE, Müşterek çocuk Can KÖSE yönünden açılan velayet değişikliği davasının reddine, aralarında ki kişisel ilişkide düzenleme yapılmasına, Velayeti Davalı babada olan müşterek çocuk CAN KÖSE ile DAVALI ANNE arasında kişisel ilişki kurulmasına, Velayeti DAVACI ANNEYE verilen müşterek çocuklar Caner KÖSE ve Buse KÖSE ile DAVALI BABA arasında kişisel ilişki kurulmasına," karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı, Caner ve Buse'nin velayeti yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacı anne tarafından açılmış velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir....

        UYAP Entegrasyonu