Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, yerel mahkeme tarafından her ne kadar müşterek çocukların velayeti davalı annede bırakılmış ve davacı babanın açtığı davanın reddine karar verilmiş ise de, karar tarihinden sonra davalı annenin 24.08.2020 tarihli dilekçe ile, sağlık durumunu ve ekonomik durumunu gerekçe göstererek çocukların velayetinin davacı babaya verilmesini, babalarının çocuklara kendisinden daha iyi bakabileceğini bildirerek velayetin değiştirilmesi talep etmiştir. Bu nedenle; davalı anne tarafından sunulan 24.08.2020 tarihli dilekçe değerlendirilip talebi hususunda beyanı da alınıp, müşterek çocuklardan 21/07/2014 doğum tarihli Çiçek Nisa velayetinin değiştirilmesi hususunda dinlendikten sonra sonucuna göre karar verilmesi için yerel mahkeme kararının kaldırılması gerekmiştir....

'in soyadının " ... " olarak değiştirilmesini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I ... ’e velayeten dava açan anne ...’ün davacı vekili Av....'a verdiği vekaletnamede velayeti altındaki kızının soyadının değiştirilmesi konusunda özel yetki bulunmamaktadır. Davacı vekiline soyadı düzeltilmesi konusunda özel yetkiyi de içeren verilmiş bir vekaletname bulunup bulunmadığı kendisinden sorularak varsa dosyasına konulmasından sonra gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir. Tarafların Serik 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/408 E. - 2018 1537 K. Sayılı ilamı ile boşanmalarına karar verildiği, müşterek çocucğun velayetinin davalı anneye verildiği anlaşılmaktadır. Dosya kapsamına alınan sosyal inceleme raporuna göre, müşterek çocuğun annesi ile birlikte yaşadığı, annenin velayet görevini yerine getirdiği ve velayet görevini kötüye kullandığının ve davalı annenin çocuğun fiilen bakımını üstlenmediği hususunun ispat edilemediği anlaşılmakla çocuğun velayetinin annede bırakılmasına yönelik karar isabetli olduğu, davacı tarafın delillerinin toplandığı, bu hali ile davacının istinafının reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Çocuğun üstün yararı, çocuğu ilgilendiren her işte göz önüne alınması zorunlu olan ve belirli bir somut olayda çocuk için en iyisinin ne olduğunu belirlemede dikkate alınan bir ölçüt bir kılavuzdur. Çocuğun üstün yararı çocuğun haklarını garanti altına alan bir işlev de üstlenmektedir (Yücel, Özge Ufuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt 1 Sayı 2, Aralık 2013, s.117- 137).Esasın da çocuğun üstün yararına gereken önemin verilmesi, yalnızca çocuğun ya da ana babanın değil, toplumun da menfaatinedir. Çünkü çocuğun sosyal, kültürel, fiziksel ve psikolojik yönden olumlu gelişimi, ilerde toplumda zararlı davranışlarının ortaya çıkmasını da engelleyecektir (Baktır, Çetiner Selma, Velayet Hukuku, Ankara 2000 s.33). Çocuğun üstün yararı gereği, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır....

    Çocuğun üstün yararı, çocuğu ilgilendiren her işte göz önüne alınması zorunlu olan ve belirli bir somut olayda çocuk için en iyisinin ne olduğunu belirlemede dikkate alınan bir ölçüt bir kılavuzdur. Çocuğun üstün yararı çocuğun haklarını garanti altına alan bir işlev de üstlenmektedir (Yücel, Özge Ufuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt 1 Sayı 2, Aralık 2013, s.117- 137).Esasın da çocuğun üstün yararına gereken önemin verilmesi, yalnızca çocuğun ya da ana babanın değil, toplumun da menfaatinedir. Çünkü çocuğun sosyal, kültürel, fiziksel ve psikolojik yönden olumlu gelişimi, ilerde toplumda zararlı davranışlarının ortaya çıkmasını da engelleyecektir (Baktır, Çetiner Selma, Velayet Hukuku, Ankara 2000 s.33). Çocuğun üstün yararı gereği, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava dilekçesinde, boşanmakla velayeti davacı anneye verilen küçük "Rıfat Eymen Batum "un adının "Eymen " olarak düzeltilmesi istenmiş, mahkemece çocuğun babası davaya dahil edilmeden davanın reddine karar verilmiştir. Dava, velayet hakkına dayanılarak açılan, boşanma sonucu velayeti anneye verilen çocuğun adının değiştirilmesi istemine ilişkindir. Ad ve soyadının değiştirilmesi ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve tescil olunur. 2525 sayılı Soyadı Kanunu'na göre taşınması zorunlu önad ve soyadı, Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi hükmünün kapsamındadır. Ne var ki; adın haklı sebeple değiştirilmesine ilişkin dava, kişisel durum sicilindeki mevcut kaydın değiştirilmesini ve düzeltilmesini gerektirdiğinden esas itibarıyla "nüfus kaydının düzeltilmesi" niteliğindedir....

    Aile Mahkemesinin 2019/1634 Esas, 2019/1814 Karar sayılı kararı ile tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin davalı annesine verilmesine karar verildiğini, her ne kadar müşterek çocuğun velayeti davalı annesinde olsa da müşterek çocuğun babasına çok düşkün olduğunu ve annesine çok gitmek istemediği için bir ayın neredeyse 20 günü babası ile birlikte yaşadığını, annesine gitmesi gereken günlerde ağladığını ve gitmek istemediğini söylediğini, davacının yeniden evlendiğini ve bu evliliğinden bir çocuğunun daha olduğunu, müşterek çocuğun davacının eşini ve kardeşini çok sevdiğini, davacının evinde müşterek çocuğa ait bir odanın bulunduğunu, bu odanın içerisinde kişisel her türlü eşyalarının olduğunu, müşterek çocuğun annesinin yanında anneanne, dede ve dayısının olduğu bir evde yaşadığını, müşterek çocuk Suzan Mina Uysal'ın davalı annede olan velayetinin kaldırılarak velayetin davacı babaya verilmesine, olmadığı takdirde ortak velayete karar verilmesini talep ve dava etmiştir...

    Taraflar arasındaki velayeti kendisinde olan çocuğun adının değiştirilmesi nüfus kaydının düzeltilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Davacı tarafından soyadının düzeltilmesi amacıyla nüfus kayıt düzeltilmesi davası açılmıştır. Soybağına ilişkin sonuçlar doğuran davalar hariç olmak üzere, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine ilişkin davalarla ilgili bölge adliye mahkemesi kararlarına karşı temyiz yoluna başvurulamaz (HMK m. 362/1-d.)....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Velayet Değişikliği Davasının KABULÜ ile, daha önce Mahkememizin 2019/624 esas, 2020/39 karar sayılı kararı ile velayeti anneye verilen 06/07/2017 doğumlu İLKİM KÜÇÜKDURSUN'un annede olan velayetinin değiştirilerek VELAYETİNİN DAVACI BABAYA VERİLMESİNE, Velayeti babaya verilen çocuk ile anne arasında KİŞİSEL İLİŞKİ KURULMASINA, Davacının iştirak nafakasının kaldırılması davasının KABULÜ ile,Mahkememizin 2019/624 esas, 2020/39 karar sayılı ilamında müşterek çocuk için hükmedilen aylık 400 TL iştirak nafakasının müşterek çocuğun geçici velayetinin davacı babaya verildiği 04/02/2022 tarihinden itibaren KALDIRILMASINA, Davacının iştirak nafakası bağlanması talebinin Kısmen Kabulü ile , müşterek çocuğun geçici velayetinin davacı babaya verildiği 04/02/2022 tarihinden itibaren başlamak üzere aylık 400 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak velayeten davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine," karar verilmiştir....

      Çocuğun huzurunun tehlikeye girmesi, ana ve babanın yükümlülüklerine aykırı davranmaları, çocuk ile ciddi olarak ilgilenmemeleri ya da önemli sebeplerin varlığı halinde kişisel ilişki kurma hakkının reddedilmesi veya kendilerinden alınması mümkündür. Dosya kapsamından davalı-karşı davacı baba ile küçük arasında kişisel ilişki kurulmasına engel böyle bir durumun varlığı tespit edilemediği gibi, 02.06.2014 tarihli uzman raporunda da davalı-karşı davacı baba ile küçük arasında kişisel ilişki kurulması yönünde rapor tanzim edilmiştir. O halde, velayeti annede bulunan müşterek çocuk Boramir Ege ile baba arasında kişisel ilişki kurulması gerekirken, yazılı şekilde davalı-karşı davacı babanın bu talebinin de reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

        UYAP Entegrasyonu