Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir. Davacı baba boşanma kararı ile birlikte velayeti anneye bırakılan ortak çocuk Özgür'ün velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesini talep etmiş, İlk Derece Mahkemesince; velayetin değiştirilmesini gerektirir bir durum olmadığı gerekçesiyle velayetin değiştirilmesi talebinin reddi kararı verilmiş, hüküm davacı baba tarafından istinaf edilmiştir. Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır....

Somut uyuşmazlıkta; boşanma sonucunda ortak çocuğun velayetinin davacı anneye verildiği ve halen velayetin davacı annede bulunduğu müşterek çocuğun dava tarihi olan 05.01.2015 tarihi itibari ile davacı annenin yanında bulunduğu, Ekim 2015 de davalı babanın yanına geçtiği ve babayla kalmaya başladığı dosya içeriğiyle sabittir . İştirak nafakası velayetin fiilen (eylemli olarak) kullanılmasına bağlı bir haktır. Velayetin kendisine bırakıldığı eş çocuğa bakmayıp karşı taraf çocuğa bakıyorsa çocuğa bakan, velayetin değiştirilmesi davası açmak zorunda olmadan doğrudan iştirak nafakası talebinde bulunabilir. Velayet değiştirilmeden çocuğa bakan iştirak nafakası davası açıp iştirak nafakasına hükmolunduktan sonra çocuk velayetinde bulunduğu tarafın yanına giderse bu taraf nafakanın kaldırılmasını her zaman isteyebilir ve nafaka kaldırılır....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, 30.10.2013 tarihli ön inceleme duruşmasında davacı vekilinin velayeti annede olan .... ile ilgili taleplerinden vazgeçtikleri, ...'...

      2-Davacı babanın katılma yoluyla ileri sürdüğü temyiz itirazının incelenmesine gelince; Velayet kendisine bırakılmayan ebeveynle çocuk arasındaki kişisel ilişki düzenlemesinde asıl olan çocuğun fikri, ahlaki, bedeni, sağlık ve babalık duygularının tatminin de göz önüne alınması gerekir....

        Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır. Çocuğun bu konulardaki üstün yararını belirlerken; çocuk yetişkin biri olmuş olsaydı, kendisini ilgilendiren bir olayda, kendi yararı için ne gibi bir karar verebilecekti ise, çocuk için karar verme makamındaki kişinin de, aynı yönde karar vermesi; yani çocuğun farazi düşüncesi esas alınacaktır. Velayetin değiştirilmesi davası, velayet hakkının anne veya babaya verilmesinden sonra velayet kendisine verilen tarafın durumunun değişmesi ve sonradan ortaya çıkan çeşitli nedenlerden ötürü velayeti alan anne ya da babanın velayet hakkını gereği gibi kullanamaması ile çocuğun menfaatinin gerektirdiği durumlarda açılan bir davadır. Velayetin değiştirilmesi için bir olayın olması ve bu durumun velayet görevini aksatmış olması gerekir....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince alınan sosyal inceleme raporunda çocuğun velayetinin annede kalması gerektiği tespiti yapılmış, rapor düzenlenirken çocuğun uzmana verdiği beyanda annesi ile mevcut düzeninden memnun olduğunu ve değiştirmek istemediğini ifade ettiği görülmüştür. Davalının çocuğa karşı velayetin değiştirilmesini gerektirecek olumsuz bir davranışının veya çocuğun davalı yanında bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişimlerini olumsuz etkileyecek koşulların mevcut olduğunun ispat edilemediğinden davanın reddine karar verilmiştir....

        2-Davacı velayeti davalı annede bulanan ortak çocuğun velayetinin değiştirilmesi ile birlikte yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılmasını dava etmiş, mahkemece davanın reddine dair verilen hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 07.02.2017 gün ve 2017/226 esas, 2017/1180 karar sayılı ilamıyla davacının velayetin değiştirilmesi talebi yönünden hükmün bozulmasına, diğer bölümlerinin ise onanmasına karar verilmiştir....

          Buna göre velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini engelleyen ve süreklilik arz edeceği anlaşılan her olay, tehlikenin büyüklüğü, doğuracağı onarılması güç sonuçlar değerlendirilerek sonuca varılmalı; velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde asıl olan küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almaktır. Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır....

          Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda, velayet hakkına sahip davacı anne kendi soyadı ile çocuğun soyadının farklı olmasının çocukğun olumsuz şekilde etkilediğini ileri sürmüş ve çocuğun soyadının kızlık soyadı olan "ÇETİNEL" olarak değiştirilmesini talep etmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; çocukğun soyadının annenin kızlık soyadı ile değiştirilmesinde haklı ve meşru nedenler ispatlanamadığı ve çocuğun üstün yararının bulunduğunun kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü yönünde hüküm kurulması doğru olmamıştır....

          Velayeti yasal olarak annede olan çocuğun velayetinin değiştirilerek babaya verilmesi için belli koşulların varlığı aranacaktır. Sosyal Çalışmacı tarafından tanzim edilen 08/06/2021 tarihli Sosyal İnceleme Raporu'nda, küçüğün anne ilgi ve bakımına ihtiyaç duyacak yaşta olduğu, çocuğun üstün yararı gereği velayetinin anneye verilmesi yönünde tespit yapılmıştır. Velayetin değiştirilmesi için velayet hakkına sahip tarafın bakım ve gözetim görevini yerine getirmemesi, ihmal etmesi gerekmektedir. Konu kamu düzenine ilişkin olup verilecek kararda tarafların analık babalık duygularından önce çocuğun menfaati, bedeni ve fikri gelişimi dikkate alınmalıdır. Yasal mevzuat ve yerleşik Yargıtay uygulamasına göre velinin velayet hakkını ihmal ettiği, bakım ve gözetim sorumluluğunu yerine getirmediği, çocuğa karşı yükümlülüklerinin savsaklandığı kanıtlanamamış ise davanın reddi gerekmektedir. Çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimi açısından yüksek menfaati değerlendirilerek karar verilmelidir....

          UYAP Entegrasyonu