Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 03/10/2017 günü temyiz eden davacı ... ile vekili Av. ... geldiler. Karşı taraf davalı ... gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı baba tarafından açılan velayetin değiştirilmesi davası, mahkemece 22.05.2015 tarihinde davanın reddine karar verilmiş, işbu karar Dairemizin 2015/17338 esas ve 2015/20852 karar sayılı ilamıyla, “Velayeti annede bulunan ortak çocuk ... 2002 doğumlu olup yaşı nedeniyle idrak çağındadır....

    Bu haliyle davacı birleşen dosya davalısı erkeğin iştirak nafakası miktarı ve başlangıç tarihine yönelik istinaf talebinin kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının 2, 4 ve 6 nolu bentlerinin kaldırılmasına, birleşen davanın kısmen kabulü ile velayeti annede olan müşterek çocuğa harcanmak, birleşen dosya dava tarihi olan 19.03.2019 tarihinden geçerli olmak ve tahsilde tekerrüre neden olmamak üzere aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasının davacı birleşen dosya davalısı babadan alınarak davalı birleşen dosya davacısı anneye verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Dava, boşanma nedeniyle velayeti annede olan küçüğün nüfus kaydındaki adının değiştirilmesi talebine ilişkindir. Davacı T1 05/07/2016 doğumlu olduğu, annesi Hafize ile babası Sabri'nin Şanlıurfa 2. Aile Mahkemesi'nin 21/02/2020 tarihli 2018/738 Esas ve 2020/139 Karar sayılı ilamı ile boşandıkları, davacının velayetinin annesi Hafize'ye bırakıldığı, babası Sabri ile kişisel ilişki kurulmasına karar verildiği, ilamın kanun yoluna başvurulmaksızın 04/11/2020 tarihinde kesinleştiği görülmüştür....

    Aile Mahkemesi'nin 2016/447 Esas, 2018/1052 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, kararın boşanma yönünden 11/09/2018 tarihinde kesinleştiğini, ortak çocuğun ilkokula gittiğini, babasının aslen yabancı ülke vatandaşı olduğunu, soyadının Türkçe olmaması, arkadaşları arasında alay konusu olması, Svidan soyadının dikkat çekmesi, annesiyle soyadlarının neden farklı olduğunu arkadaşlarınca ısrarla sorulması, "soyadın niye yabancı, sen Türk değil misin" gibi sürekli maruz kaldığı benzer soruların ortak çocuğun okuldan soğumasına, derin üzüntü duymasına sebep olduğu, ruhsal gelişimini olumsuz etkilediğini belirterek velayeti annesinde bulunan Emir'in Svidan olan soyadının annesinin soyadı olan Yılmazer ile değiştirilmesini istemiştir....

    Aile Mahkemesi'nin 2016/447 Esas, 2018/1052 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, kararın boşanma yönünden 11/09/2018 tarihinde kesinleştiğini, ortak çocuğun ilkokula gittiğini, babasının aslen yabancı ülke vatandaşı olduğunu, soyadının Türkçe olmaması, arkadaşları arasında alay konusu olması, Svidan soyadının dikkat çekmesi, annesiyle soyadlarının neden farklı olduğunu arkadaşlarınca ısrarla sorulması, "soyadın niye yabancı, sen Türk değil misin" gibi sürekli maruz kaldığı benzer soruların ortak çocuğun okuldan soğumasına, derin üzüntü duymasına sebep olduğu, ruhsal gelişimini olumsuz etkilediğini belirterek velayeti annesinde bulunan Emir'in Svidan olan soyadının annesinin soyadı olan Yılmazer ile değiştirilmesini istemiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile çocuğun soy isminin çevrede "..." olarak bilindiği, çocuğun duruşmada alınan beyanında soy isminin değiştirilmesini istediğini beyan ettiği, velâyet hakkı tevdi edilen annenin çocuğun soyadının kendi soyadı ile değiştirilmesi yönündeki talebinin velâyet hakkı kapsamındaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olduğu, velâyet hakkı kapsamında çocuğun soyadını belirleme hakkının da yer aldığı, aynı hukuksal konumda olan erkeğe velâyet hakkı kapsamında tanınan çocuğun soyadını belirleme hakkının kadına tanınmamasının velâyet hakkının kullanılması bakımından cinsiyete dayalı farklı bir muamele teşkil edeceği, evlilik birliği içinde doğan çocuğun taşıdığı ailenin soyadını, evlilik birliğinin sona ermesi ile kendisine velâyet hakkı tevdi edilen annenin kendi soyadı ile değiştirmesini engelleyici yasal bir düzenlemenin bulunmadığı, somut olayda söz konusu değişikliğin çocuğun üstün yararına da aykırı...

      da olan "VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ" sözcüklerinin yazılmasına, hükmün bu bölümünün gösterilen sebeple DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 03.05.2017(Çrş.)...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 14.02.2017 günü tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmedi. İşin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı baba, evlilik dışında doğması sebebiyle velayeti davalı annede bulunan (TMK m. 337/1) ortak çocuk 22.12.2007 doğumlu ....'ın velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesini talep etmiş, mahkemece "Çocuğun anneden alınmasının psikolojisini bozacağı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir....

          Bu durumda kadının velayet hakkına dayanılarak çocuğun soyadını belirleme hakkı kapsamında dava açabilmesine olanak bulunmakla bereber, açılan davada;annenin soyadının çocuğa verilmesi talebinin kabulünün zorunlu olacağı ; başka bir ifade ile davanın kabulü zorunluluğu bulunduğu anlamına gelmez .Boşanma sonucu velayet hakkının anneye verilmiş olması, yalnız başına çocuğun soyadının değiştirilmesi için bir gerekçe olamaz. Esasen hukuki mevzuat da buna onay vermemektedir. Yasal mevzuat ve Anayasa Mahkemesinin kararında bahsi geçen Uluslararası sözleşme hükümleri gereğince bu türden bir talebin yapılabileceği konusunda duraksama bulunmamakla beraber iş bu talebin yargılamasında “küçüğün yüksek menfaati”nin de soyadı değişikliğini haklı kılmasını ispat zorunluluğu mevcuttur. Bu haklılığı ispat yükümlülüğü de bunu iddia edecek olan davacı yana aittir....

            "Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, 19.05.2014 doğumlu çocuğun "İlhan" adı ile nüfusa tescil edildiği, çocuğun anne-babasının 08.11.2015 tarihinde boşandıkları, çocuğun velayetinin davacı anneye verildiği, 26.04.2016 tarihinde incelemeye konu davanın açıldığı, bozma ilamı sonrası davaya dahil edilen babanın çocuğun adının değiştirilmesine muvafakat etmediği, davacı tanıklarının davacı iddiaları doğrultusunda, davalı baba tanıklarının ise davalının savunmalarını doğrular şekilde beyanda bulundukları anlaşılmaktadır..........Somut uyuşmazlık yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda değerlendirildiğinde, boşanmaya sebep olan olaylarda davalının babası İlhan'ın etkisi olmasının çocuğun adının değiştirilmesi için haklı neden oluşturmayacağı, dinlenen taraf tanık beyanlarına göre ise davacı ve çevresinde çocuğun adının "Onur" olarak; davalı ve çevresi tarafından ise "İlhan" olarak kullanıldığı, özel bir neden olmadığı müddetçe takdiri delil niteliğinde olan tanık beyanlarına...

            UYAP Entegrasyonu