Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava dilekçesinde şahsi ilişki kurulan "her yıl 1 Temmuz saat 10:00 ile 31 Temmuz saat 17:00 arası" dönemin kesintisiz bir şekilde uygulanması yerine, "her yıl Temmuz ayının 1. Haftası, 3. Haftası ve Ağustos ayının 1. Haftası, 3. Haftası" olarak değiştirilmesini talep etmektedir. Cevap dilekçesinde ise velayeti kendisine bırakılan davalı anne, davacı baba ile şahsi ilişki kurulan dönemlerde bir sorun yaşanmadığını, davacının her istediğinde müşterek çocuğu görebildiği ileri sürülmüştür. Bilindiği üzere velayetin kendisine bırakılmadığı taraf ile çocuk arası şahsi ilişki kurulan sürelerde tarafların tercihi dikkate alınabilir. Özellikle kesintisiz şahsi ilişki kurulan dönemde çocuğun kişisel gelişimi açısından ebeveynleri ile daha fazla vakit geçirme imkanı sağlanması sebebiyle istisnai durumlar haricinde çocuğun yararı vardır. Yine kesintisiz şahsi ilişki kurulan dönemde, velayet kendisine bırakılan taraf için bağımsız ve bireysel vakit geçirme imkanı ortaya çıkar....

Velayetin değiştirilmesi sonucu çocuğun kişiliğinin ve mallarının korunması, yine çocuğun temsili konusunda Kanunun ana ve babaya yüklediği görevler ve haklar kendisine velayet verilen ana ya da babaya geçmektedir. Bu bağlamda TMK'nın 182/2. maddesinde yer alan ”Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlâk bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.” hükmü gereğince velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkânları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan iştirak nafakası talep edebilmek için velayet hakkına sahip olmak gerekmektedir. Mahkemece verilen velayetin değiştirilmesi kararı da ancak kararın kesinleşmesiyle geçerlilik kazanacağından, iştirak nafakasının başlangıç tarihinin de velayetin değiştirilmesi kararının kesinleşme tarihi olması gerekmektedir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayet - Kişisel İlişki Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün velayetin değiştirilmesine ilişkin dava yönünden temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan bugün * temyiz eden Abidin Alpdoğan ve karşı taraf vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm velayet, kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Davacı ...’nin katılım yolu ile temyizinin harcı ve kaydı bulunmadığından incelenmesine yer olmadığına, 2-Davalı ...’ın temyiz incelemesine gelince; Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

        un velayetinin kısa karar ile hükmün gerekçe kısmında davacı babaya verildiği yönünde hüküm kurulduğu ve anne ile çocuklar arasında kişisel ilişki düzenlendiği halde, gerekçeli kararın hüküm kısmında velayetin anneye verildiğinin yazılmasının mahallinde düzeltilebilir maddi hata niteliğinde olduğunun anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 28.03.2018(Çrş.)...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Velayeti anneye verilen ortak çocuk 02.04.2002 doğumlu Aleyna Nur ile velayet kendine verilmeyen davalı baba arasında kişisel ilişki kurulmaması usul ve kanuna aykırı olup (TMK m.323), bozmayı gerektirmiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Velayetin Değiştirilmesi - Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından; davacı kocanın boşanma davası, yetki itirazı, velayet, kişisel ilişki ve davalı kadının manevi tazminat talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle reddedilen ilk boşanma davasını açarak boşanma sebebi yaratan davacı koca ile fiili ayrılık dönemi içerisinde eşine hakaret eden ve bu suçtan mahkum olan davalı kadının eşit kusurlu olduklarının anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca...

              Aile Mahkemesinin 2018/234 Esas, 2018/269 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı boşandıkları, 2010 ve 2017 doğumlu müşterek çocukların velayetinin anneye verildiği, baba ile çocuklar arasında kişisel ilişki kurulduğu, kararın 10.05.2018 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 27.09.2019 tarihinde açıldığı, mahkemece davanın; "toplanan deliller, tanık beyanları, uzmanlar tarafından düzenlenen sosyal inceleme raporları ve tüm dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde; velayet sahibi annenin müşterek çocuklara karşı bakım ve gözetim sorumluluğunu yerine getirdiği, velayet hak ve görevlerini kötüye kullanmadığı, dosyada mevcut sosyal inceleme heyet raporunda müşterek çocukların velayetlerinin davalı annede kalmasının uygun olacağı belirtildiğinden velayet değişikliğini gerektirir şartların iş bu davada gerçekleşmediği" gerekçesiyle reddedildi ği anlaşılmaktadır....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Ortak çocuğun ihtiyaçlarının dayısı tarafından karşılandığı, annenin velayet sorumluluklarını yerine getirmediği, ona karşı yükümlülüklerini ağır bir biçimde yerine getirmediği, müşterek çocuğun duruşmada alınan beyanları ile sosyal inceleme raporundaki beyanlarında babasını tanımadığını beyan ettiği, alınan sosyal inceleme raporlarında da velayetin davacı babaya verilmesi durumuna ilişkin baba ile çocuk arasında ilk aşamada müşterek çocuğun davacı ile kişisel ilişki kurması, davacıyı tanıması, davacıya güven oluşturması ve ilerleyen tarihlerde velayet konusunun tekrar değerlendirilmesinin uygun olacağı mütalaa edildiği anlaşılmakla davacının velayet talebinin reddine, davalının velayet haklarının kaldırılarak, çocuğa vasi tayini için Sulh Hukuk Mahkemesi'ne ihbarda bulunulmasına karar verilmiştir....

              nedeniyle kararın bozulmasına karar verildiği, Dairemizin 2020/783 Esas, 2020/982 Karar sayılı ilamı ile, davalı-davacı erkeğin velayetin değiştirilmesine yönelik istinaf talebinin reddine, kişisel ilişkiye yönelik istinaf talebinin kabulüne baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına, karşı davaya yönelik istinaf talebinin kabulüne karar verilmiş, bu kararın davacı-davalı kadın tarafından sadece kişisel ilişki yönünden temyizi üzerine Yargıtay 2....

              UYAP Entegrasyonu