Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak, davacı ...’ın davalı doktor tarafından düzenlenen hatalı rapor sonucunda karaciğerde kitle teşhisi ile ileri tetkikler yaptırdığı, daha önce ki kanser öyküsü nedeniyle de 2009/7607-13668 bir kitle olmadığı anlaşılana kadar üzüntü ve sıkıntı duyduğu da açıktır. Hükmedilecek manevi tazminat miktarı, hak ve nesafete, zararın ağırlığına uygun olmalıdır. Bu durumda mahkemece, uğranılan zarar ve hakkaniyet gereği makul bir manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde talebin tamamına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 3-Davacılar, 5.000-er YTL maddi tazminat talep etmişler, mahkemece, ceninin ancak sağ olarak doğduğu taktirde medeni haklara sahip olacağı kabul edildiğinden TMK. m. 28 gereğince davacıların destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiştir....

    Belli günde davalı ... vekili avukat ... gelmiş diğer davalı ve davacılar tarafından gelen olmadığından yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacılar, davacı ...’ın hamileliği boyunca davalı Dr. ... kontrolünde olduğunu, doğumunda aynı doktor tarafından gerçekleştirildiğini, bebeğin kilolu olmasına rağmen sezeryan yerine normal doğum yaptırıldığını, doğum sırasındaki dikkatsizlikler nedeniyle bebekte sağ kol felci meydana geldiğini ileri sürerek davacı ... İçin 75.000,00 YTL maddi 15.000,00 YTL manevi,Aydan İçin 5.000,00 YTL maddi 15.000,00 YTL manevi, Küçük ... İçin 20.000,00 YTL maddi 20.000,00 YTL manevi tazminatın tahsilini istemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın üretici ve satıcı firma aleyhine açılan üretim hatasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 03/05/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        in, davalı doktor ve hastanenin özen yükümlülüğüne aykırı davranması nedeniyle ameliyat sonrasında kanama geçirdiğini, kanamanın durdurulamadığını ve yaşadığı süreç sonucu dilinin kesildiğini, dişlerinin söküldüğünü, yemek yiyemediğini ve konuşma zorluğu çektiğini, vücudunun sağ tarafını gerektiği gibi kullanamadığını ileri sürerek maddi ve manevi zararının tazmini istemi ile eldeki davayı açmışlardır. Davanın temeli vekillik sözleşmesi olup, özen borcuna aykırılığa dayandırılmıştır.(BK 386-390) Borçlar Kanunu’nun vekâlet akdini düzenleyen 386 ve devamı maddeleri uyarınca “Davanın temeli vekillik sözleşmesi olup, özen borcuna aykırılığa dayandırılmıştır. Vekil vekâlet görevine konu işi görürken yöneldiği sonucun elde edilmemesinden sorumlu değil ise de, bu sonuca ulaşmak için gösterdiği çabanın yaptığı işlemlerin, eylemlerin ve davranışların özenli olmayışından doğan zararlardan dolayı sorumludur....

          nın davalı hastanede davalı doktor tarafından gerekli ameliyat hazırlığı yapılmaksızın ve önlem alınmaksızın uygun olmayan koşullar altında, aydınlatıcı onam yükümlülüğü yerine getirilmeden ameliyat edilmesi sırasında vefat etmesi nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemişlerdir. Mahkemece, alınan bilirkişi raporları doğrultusunda davalı Dr. ...'nın kusurunun bulunmadığı, aydınlatma yükümlülüğü açısından tüm sorumluluğun davalı ... hastanenin organizasyon hatasından kaynaklandığı gerekçesi ile davalı doktor hakkında açılan davanın reddine, davalı hastane hakkında açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dava, davalı ... hastane ve doktorun vekillik sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırılık olgusuna dayanmaktadır. Vekil, vekalet görevine konu işi görürken yöneldiği sonucun elde edilmemesinden sorumlu değil ise de, bu sonuca ulaşmak için gösterdiği çabanın, yaptığı iş ve işlemlerin, davranışların özenli olmayışından doğan zararlardan dolayı sorumludur....

            KARAR Davacı, davalı doktor ... tarafından yapılan muayene sonucu fıtık ameliyatı yaptığını, ameliyat sonrasında sağ testisi ve baldırında oluşan şiddetli ağrı nedeniyle davalıya başvurduğunu, kullanılan ilaçlara rağmen bu durumun geçmediğini, sonrasında üroloji doktoru olan diğer davalıya yönlendirildiğini, bu doktor tarafından yumurtalıkta biriken suyun alınması amacıyla ameliyat olduğunu,bu ameliyata rağmen ağrısının devam ettiğini, sonrasında testiste biriken kan nedeniyle çürüme olduğu ve alınacağının söylenmesi üzerine davalılara güvenmeyerek bir başka hastanede ameliyat olduğunu ve testisinin alındığını, iş gücü ve cinsel yaşamının sekteye uğradığını ileri sürerek; şimdilik 5.000 TL maddi ve 50.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı 13.02.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 19.947,14 TL,manevi tazminatı 50.000 TL çıkarmıştır....

              Mahkemece, Adli Tıp Kurumu raporu esas alınarak davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalı doktor ve hastanenin özen yükümlülüğüne aykırı davranmaları ve normal doğumda ısrar etmeleri nedeniyle doğum esnasında göbek kordonunun bebek Barış’ın boynuna dolandığını ve bebeğin asfiksiye maruz kaldığını ileri sürerek maddi ve manevi zararın tazmini istemi ile eldeki davayı açmıştır. Dava, bu hali ile doktor ve özel hastanenin sorumluluğuna ilişkin olup, bir davada dayanılan olguları hukuksal açıdan nitelendirmek ve uygulanacak yasa hükümlerini arayıp bulmak hâkimin doğrudan görevidir. (1086 sayılı HUMK. 76. md.; 6100 sayılı HMK. 33. md.). Dava, davalı doktorların vekillik sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırılık olgusuna dayanmaktadır (B.K. 386, 390 md). Vekil, iş görürken yöneldiği sonucun elde edilmemesinden değil de, bu sonuca ulaşmak için yaptığı uğraşların özenle görülmemesinden sorumludur....

                Mahkemece, Adli Tıp Kurumu raporu esas alınarak davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalı doktor ve hastanenin özen yükümlülüğüne aykırı davranmaları ve normal doğumda ısrar etmeleri nedeniyle doğum esnasında göbek kordonunun bebek Barış’ın boynuna dolandığını ve bebeğin asfiksiye maruz kaldığını ileri sürerek maddi ve manevi zararın tazmini istemi ile eldeki davayı açmıştır. Dava, bu hali ile doktor ve özel hastanenin sorumluluğuna ilişkin olup, bir davada dayanılan olguları hukuksal açıdan nitelendirmek ve uygulanacak yasa hükümlerini arayıp bulmak hâkimin doğrudan görevidir. (1086 sayılı HUMK. 76. md.; 6100 sayılı HMK. 33. md.). Dava, davalı doktorların vekillik sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırılık olgusuna dayanmaktadır (B.K. 386, 390 md). Vekil, iş görürken yöneldiği sonucun elde edilmemesinden değil de, bu sonuca ulaşmak için yaptığı uğraşların özenle görülmemesinden sorumludur....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Davacı, yüzündeki doğum lekesinden kurtulmak amacıyla davalı doktor tarafından estetik ameliyat edildiğini ameliyat sonucunda yüzündeki lekenin yanlış tedavi nedeniyle çok daha çirkin hal aldığını belirterek uğradığı zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuş olup, Uyuşmazlık istisna sözleşmesinden doğduğundan kararın temyizen incelenmesi görevi 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi uyarınca ....Hukuk Dairesinindir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek ....Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 07.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Kişilik haklarının zarar görmediği hallerde, eylem hukuka aykırı olsa dahi manevi tazminata hükmedilmesi olanaklı değildir. Somut olayda vekili olan davalıya talimatına rağmen işçilik alacağının tahsili amacıyla dava açılmaması sebebiyle davacının kişilik haklarının zarar gördüğünün kabulü mümkün değildir. Mahkemece olayda manevi tazminat koşullarının bulunmadığı dikkate alınarak manevi tazminat isteminin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

                      UYAP Entegrasyonu