maddi tazminat talebinin kabulü ile 10.000 YTL maddi tazminatın 5.07.2004 tarihinden itibaren davalıdan tahsiline, davacıların manevi tazminat taleplerinin de kısmen kabulüne, davacı ... için 5000 YTL, davacı ... için 2500 YTL, davacı çoçuklar için ayrı ayrı 1500 YTL şer manevi tazminatın 5.07.2004 tarihinde faizi ile tahsiline karar verilmiş hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandıgı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına gore davalı ... ile davacılardan ... ve davacı çocuklar ..., ..., ..., ve ... ‘ün tüm temyiz itirazlarının reddi ile Davacı ......
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne;her bir davacı için 5.000 00 er YTL maddi,davacı A..... çin 15.000 00 YTL,davacı E........ için 7.500.00 YTL manevi tazminatın dava tarihinden yasal faizi ile davalılardan alınmasına karar verilmiş hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dava, sezeryanla doğum ameliyatı sırasında hatalı anestezi uygulandığı ve bu nedenlerle ölüm gerçekleştiği iddiasına dayalı maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir. Davada, davalı hastanenin doğumun gerçekleştirilmesi amacıyla kendisine başvuran davacıyı, görevli doktorları aracılığı ile doğumu gerçekleştirmeyi üstlendiği açıktır. Uyuşmazlık ameliyat sırasında anesteziyi yapan davalı doktorun hukuka aykırı bir eyleminin, kusurunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Davadaki ileri sürülüşe ve kabule göre dava temelini vekillik sözleşmesi oluşturmakta olup, özen borcuna aykırılığa dayandırılmıştır (B.K. 386-390)....
Adli Tıp İhtisas Kurulunun 29/07/2020 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli rapor içeriğine göre; davacıya yapılan operasyonun tanı ve endikasyonunun doğru olduğu, gelişen fibular paralizinin her türlü özene rağmen meydana gelebilecek bir komplikasyon olduğu gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, doktor hatasına dayalı tazminat talebine ilişkin olup, davacı, davalı hastanede davalı doktor tarafından yanlış teşhis ve tedavi uygulandığını ileri sürerek; maddi ve manevi zararların tazminini istemiş, davalılar kusur ya da ihmalleri olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Hemen belirtilmelidir ki, vekil, vekalet görevine konu işi görürken yöneldiği sonucun elde edilmemesinden sorumlu değil ise de, bu sonuca ulaşmak için gösterdiği çabanın, yaptığı işlemlerin, eylemlerin ve davranışların özenli olmayışından doğan zararlardan dolayı sorumludur....
nın haksız tutuklu kaldığı döneme ilişkin maddi zararının tespitinde, belirtilen döneme ilişkin davacının doktor olarak çalıştığı kurumun çalışan personel için performansa dayalı olmayacak şekilde sabit bir şekilde döner sermayeden ödeme yapıp yapılmadığı araştırılıp, sabit ödeme yapıldığının tespiti halinde ancak bu bedelin maddi tazminat kapsamında hüküm altına alınabileceği, diğer yandan tutuklandığı tarihte öğretmen olan davacı ... için de performansa dayalı olmayacak şekilde ek dersten kaynaklı, sabit bir gelirin bulunup bulunmadığı araştırılarak, sonucuna göre hüküm tesis edilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırmaya dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi ve davacılar lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması, gerekçeleri ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, davacı ... hakkında 2.880,00 TL maddi, 7.000,00 TL manevi tazminatın, davacı ... hakkında 60.00 TL maddi, 4.500,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma...
Yine her iki dosyada da tedavi giderleri için maddi tazminat, çalışma gücünün azalması ve yitirilmesi ile ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kazanç kaybı için maddi tazminat ve maruz kaldığı fiilden kaynaklı hayata küsmesi ve insanlarda oluşan ön yargı ve ruhsal çöküntünün bir nebze giderilmesi için manevi tazminat talep edildiği ve mahkememizin 2013/199 esas 2016/109 karar sayılı dosyasında, bu üç nedene dayalı olarak ileri sürülen tazminat talepleri hakkında karar verildiği, davanın kısmen kabulü ile, 15.000.00 tl maddi tazminatın (tedavi giderleri için kabul, kazanç kaybı için red) 01/01/2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 15.000.00 tl manevi tazminatın 01/01/2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacılardan ..., ..., ... ve ...'un annesi ve ...'ın eşi olan müteveffa ... ...'ın 07/12/2011 günü davalı hastaneye şiddetli göğüs ağrısı ile başvurduğunu, diğer davalı doktor tarafından gerekli müdahale yapılmadan müteveffanın eve geri gönderildiğini, akabinde aynı gece hasta ... ...'ın vefat ettiğini, davalı hastane ve doktorun görevini yerine getirmemesinden dolayı ... ...'...
Mahkemece, Adli Tıp Raporuna dayanılarak; davacıların maddi tazminat taleplerinin reddine, manevi tazminat taleplerini kısmen kabulü ile davacı ......
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nden alınan bilirkişi raporları bütün olarak değerlendirildiğinde davalı T2, diğer doktor Bülent Halaçlar ve davalı hastanenin kusurlu olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına ve itirazları doğrultusunda yeniden hüküm kurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER:Yazılı beyanlar, Adana 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2017/416 Esas sayılı dosyası, 23/02/2017 tarihli İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Genel Kurulu raporu, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, davacıların murisinin tedavisini üstlenen davalı şirkete ait hastane ve davalı doktorun vekillik sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırılıktan dolayı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355....
veya yürüteç ile hareket edebildiğini, hem bedensel hemde ruhsal anlamda büyük çöküş yaşadığını, ailecek acı ve ızdırap duyduklarını, başka hastanede tedavi ve ameliyat olmak için daha fazla masraf yapmak zorunda kaldığını ileri sürerek 20.000.00.TL manevi ve şimdilik 5.000.00.TL maddi tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiştir....
T5’nin uygulamalarının tıp biliminin genel kabul görmüş ilke ve kurallarına uygun olduğu bu kapsamda davalı doktor ile davalı hastanenin 6502 sy. 13. Maddesi kapsamında kusur ve sorumluluklarının bulunmadığı, ayıplı hizmet olmadığı bu nedenle davacıların 6502 sy. 14. Maddesi gereği maddi ve manevi tazminat talep edemeyecekleri sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." GEREKÇESİ İLE; "Davanın Reddine,. .." şeklinde hüküm tesis edilmiştir. Kararı davacılar vekili istinaf kanun yoluna getirmiştir....