Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasında görülüp kesinleşen önceki davada tespit edilen bedel esas alınmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Ancak; İlk davada vekalet ücretine hükmedildiği de gözönüne alınarak işbu dava bakımından 5.633.90 TL vekalet ücretine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden fazla vekalet ücretine karar verilmiş olması, Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının vekalet ücretine ilişkin 5.paragrafının çıkartılmasına, yerine (Davacı taraf yararına ilk davada hükmedilen vekalet ücreti de gözetilerek 5.633,90 TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacı tarafa verilmesine,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 16/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Şti. tarafından dava konusu hasar bedeli ve faizin ödenmesi suretiyle borcun ifasının gerçekleştiği, davanın konusuz kaldığı, ödemeyi yapan bu davalı bakımından yargılama gideri ve vekalet ücreti talep edilmediğinin fakat diğer davalı ...Tic A.Ş. bakımından yargılama gideri ve vekalet ücreti talep edildiğinin beyan edildiği anlaşılmakla, konusu kalmayan dava ile ilgili bir karar verilmesine yer olmadığına, davalılar arasındaki hukuki ilişkinin niteliği gereği davanın açıldığı tarihte davacının, dava açmakta haklı olduğu, yargılama harç ve giderlerinin haksız çıkan tarafa yükletileceği kuralı karşısında, davalılardan ...Tic. Ltd. Şti. bakımından talep edilmediğinden aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına, diğer davalı ...Tic A.Ş. bakımından ise yargılama gideri ve vekalet ücreti talep edildiğinden davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderinin davalı ......

      Mahkemece bu ilkeler doğrultusunda davacı yararına yıllık fark üzerinden nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde davacı yararına fazla vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil ise de bu yanlışlığın düzeltilmesi için hükmün bozularak yeniden yargılama yapılmasında usul ekonomisi yönünden yarar görülmediğinden hükümde '' Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca maktu vekalet ücretinden aşağı nispi vekalet ücreti verilemeyeceğinden 2.500.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine '' bendinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine '' davanın kısmen kabulüne karar verildiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 1.100....

        DAVA TÜRÜ :Vasi Tayini Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava reddedildiği halde davacı yararına vekalet ücreti verilmesi ve kendisini davada avukat ile temsil ettiren kısıtlı adayı lehine vekalet ücreti takdir edilmemiş olması doğru değildir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir....

          Ancak; 6111 Sayılı Yasanın 17. maddesinin 28. fıkrasının (b) bendinde yer alan “Bu fıkra uyarınca taksitlendirilen alacaklar ile ilgili olarak açılmış davalar karşılıklı olarak sonlandırılır, yapılan takiplere ilişkin yargılama giderleri, icra masrafları ile dava ve icra vekâlet ücretleri karşılıklı olarak talep edilmez.” hükmü gereğince taraflar lehine vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmemesi gerekirken, davacı taraf lehine vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmiş olması doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 3. paragrafında yer alan "Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 937,44 TL nispi ücreti vekalet takdiri ile davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine," ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine "6111 Sayılı Yasanın 17/28-(b) maddesi gereğince taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına...

            Dairemizce, dava tarihinde davacının konut kredisi borcu dışında borcunun bulunduğu iddia ve ispat olunamadığından davacının dava açmakta haklı olduğu belirtilmekle davacı lehine vekalet ücreti hükmedilmesi gerekirken davalı lehine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuş ve davalı lehine takdir edilen vekalet ücretine ilişkin kısım hükümden çıkarılarak davacı lehine vekalet ücreti takdiri yönünde düzzelterek onama yapılmıştır. Ancak, davacı yargılamanın hiç bir safhasında vekille temsil edilmemiş olup vekalet ücretine hak kazanamamıştır....

              İcra Müdürlüğünün 2003/8465 sayılı icra takip dosyası ile takibe konularak asıl alacak ve feriyle birlikte ilamla birlikte hükmedilen vekalet ücreti de dahil olmak üzere tahsil edildiğini, davacının bu tahsilattan her türlü alacağını aldığını, tahsil edilen eski hükmün devamı niteliğinde bulunan ikinci kararın yine aynı icra dosyası üzerinden takip edilmesi gerekirken davacının kötüniyetle ayrı ayrı takipler başlattığını, takip tarihinden sonra yurt dışına giderek dosyadaki tahsilatı kendisine bağımlı hale getirdiğini, davacının önceki kararla tahsil edilen vekalet ücretini düşmeden ayrı bir takip başlatması nedeniyle dosya borçlusunun da ikinci kez vekalet ücreti talebinde bulunarak ilama bağlanan alacağından mükerrer vekalet ücreti kesintisi yaptığını, davacının anlatılan davranışlarının ... duygusunu zedelediğini bu nedenle haklı olarak azlettiğini savunarak davanın reddini dilemiştir....

                Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 40.311,33-TL vekalet ücreti alacağının 5.000,00-TL'sinin icra takip tarihi 27.03.2012, 35.311,33-TL'sinin ıslah tarihi 05.10.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'den tahsili ile davacıya verilmesine, 40.311,33-TL vekalet ücreti alacağının, 5.000,00-TL'sinin icra takip tarihi 27.03.2012, 35.311,33-TL'sinin ıslah tarihi 05.10.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ... mirasçıları ..., ... ve ...'...

                  KARAR Davacı davalının avukatı olarak vekaletname alarak Kumluca Kadastro Mahkemesindeki davalarını takip edip sonuçlandırdığı halde ücretini ödemediği gibi haksız olarak azledildiğini bildirerek şimdilik 20.000 YTL vekalet ücreti alacağının tahsili için başlattığı icra takibine yapılan itirazın iptalini ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı yetkili mahkemenin ikametgahı mahkemesi olan Kumluca Mahkemeleri olduğunu savunarak yetki itirazında bulunmuştur. Mahkemece HMUK ‘un 15.maddesi hükmü uyarınca vekalet ücretine dayanak davaların Kumluca’da görülmesi nedeniyle Kumluca mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiş,hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı davalının vekili olarak Kumluca Kadastro Mahkemelerinde görülen davalarını sonuçlandırdığı halde ücreti vekaletinin ödenmemesi ve azledilmesi nedeniyle vekalet ücretinin tahsili için eldeki davayı açmıştır....

                    Bu durumda davalılar vekil ile temsil edildiklerinden ret olunan miktar dikkate alınarak yürürlükteki tarifeye göre vekalet ücretine hükmedilmek gerekirken bu yönde hataya düşülerek fazla vekalet ücreti verilmesi doğru değildir. Diğer yandan davacı lehine de hüküm altına alınan asıl alacak tutarı üzerinden vekalet ücreti takdiri gerekir.Mahkemece bu yönde de yanılgıya düşülerek eksik vekalet ücreti takdiri hatalıdır. Ne var ki, belirlenen yönlerdeki hatalar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

                      UYAP Entegrasyonu